Esas No: 2021/19150
Karar No: 2022/319
Karar Tarihi: 13.01.2022
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/19150 Esas 2022/319 Karar Sayılı İlamı
4. Hukuk Dairesi 2021/19150 E. , 2022/319 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki sigorta tahkim davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı itirazın reddine dair verilen kararın süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili, 05/08/2018 tarihinde davalı ... nezdinde kasko poliçeli müvekkiline ait aracın, karıştığı kaza sonucunda hasarlandığını belirterek, 179.686,00 TL sigorta bedelini talep etmiştir.
Davalı vekili, başvurunun reddini savunmuştur.
Sigorta Hakem Heyeti tarafından, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; başvurunun kısmen kabulü ile 58.945,47 TL hasar tazmnatının davalıdan tahsiline karar verilmiş; karara davalı vekili tarafından itiraz edilmiştir.
Sigorta İtiraz Hakem Heyeti tarafından itirazın reddine dair verilen karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı vekili, 05/08/2018 tarihinde davalı ... nezdinde kasko poliçeli müvekkiline ait aracın, karıştığı kaza sonucunda hasarlandığını belirterek, 179.686,00 TL sigorta bedelini talep etmiştir.
Davalı vekili, başvurunun reddini savunmuştur.
Sigorta Hakem Heyeti tarafından, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; başvurunun kısmen kabulü ile 58.945,47 TL hasar tazmnatının davalıdan tahsiline karar verilmiş; karara davalı vekili tarafından itiraz edilmiştir.
Sigorta İtiraz Hakem Heyeti tarafından itirazın reddine dair verilen karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dava, kasko poliçesinden kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.
Anayasanın 35. ve 36. maddeleri ile 6100 sayılı HMK'nın 27. maddesi uyarınca, taraflar dinlenilmeden, iddia ve savunmalarını beyan etmeleri için davet edilmeden hüküm verilemez. Aksi halde savunma hakkı kısıtlanmış olur.
7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 11., Avukatlık Kanunu'nun 41. ve 6100 sayılı HMK.nın 71 ve devamı (1086 sayılı HUMK.nın 62., 68. maddeleri) maddeleri gereğince vekille takip edilen işlerde tebligatın vekile yapılması zorunludur.
Davalı ...Ş. vekili tarafından davaya cevap dilekçesi ile ekinde usulüne uygun olarak düzenlenen vekaletname sunulmasına ve cevap dilekçesinde mail adresi bildirilmiş olmasına karşın bilirkişi raporları davalı asilin mail adresine gönderilmiştir. Vekille takip edilen davalarda, tebligatın vekile yapılması zorunlu olup davalı asile tebliğ edilerek savunma hakkının kısıtlanması doğru görülmemiş, kararın bozulması gerekmiştir.
Kabule göre ise TTK'nun 1456/1. maddesinde "Sınırlı ayni hak ile takyit edilmiş bir mal üzerindeki, malike ait menfaat sigortalandığı takdirde, kanunda aksi öngörülmemişse, sınırlı ayni hak sahibinin hakkı sigorta tazminatı üzerinde de devam eder" düzenlemesine; 1456/2. maddesinde ise "Sigortacıya, mal üzerinde sınırlı ayni hak bulunduğu bildirildiği takdirde, ayni hak sahiplerinin izni bulunmadıkça, sigortacı sigorta tazminatını sigortalıya ödeyemez. Ayni hakkın sicille alenileştiği veya sigortacının bunu bildiği durumlarda bildirime gerek yoktur. Sigortalı menfaate konu malın tamiri veya eski hâline getirilmesi amacıyla ve teminat gösterilmesi şartıyla, tazminat sigortalıya ödenebilir" düzenlemesine yer verilmiştir.
Ayrıca Türk Medeni Kanunu’nun 879. maddesi uyarınca, sigorta tazminatının öncelikle rehin hakkı sahibine verilmesi veya rehin hakkı sahibinin açık muvafakatının alınması gereklidir.
Böyle bir durumda, sigortalı durumda olan rehin hakkı sahibi olduğundan sigorta şirketinden tazminat talep etme hakkının da öncelikle ona ait olması gerekir ve sigorta ettiren, ancak sigortalı malın dain ve mürtehini olan ve lehine sigorta edilenin açık muvafakatını almak suretiyle sigortadan, şayet kendi menfaati de zedelendiği takdirde, tazminat istemek hakkına sahip olur. Öncelikle talep hakkının rehin hakkı sahibinde olması, yani sigorta bedelinin rehin hakkı sahibine ödenmesi gerektiği durumda, rehin hakkı sahibinin muvafakatinin bulunması halinde sigortalıya sigorta bedeli ödenebilir. Bu durumda dava açma hakkı da öncelikle rehin hakkı sahibinde olduğundan bir dava şartı olarak aktif dava ehliyeti olan davacı sıfatının da rehin hakkı sahibinde olduğu, buna karşın daini mürtehinin muvafakati halinde bu şartın yerine getirilmiş sayılacağı Dairemiz yerleşik içtihatları ile de ortaya konulmuştur.
Dosya kapsamındaki poliçe incelendiğinde ihbar olunan ... Finansman A.Ş.'nin dain-i mürtehin sıfatının bulunduğu anlaşılmaktadır.
Bu durumda davacıya ait aracın kasko poliçesinde dain-i mürtehin sıfatı bulunan dava dışı ... Tüketici Finansman A.Ş.'nin tazminatın davacıya ödenmesine muvafakatı olup olmadığı hususu hakem heyetince araştırılmadan karar verilmesi doğru görülmemiştir.
2- Bozma neden ve şekline göre davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıdaki (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile İtiraz Hakem Heyeti kararının bozulmasına; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile İtiraz Hakem Heyeti kararının BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 13/01/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.