Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Mahkemece hükmüne uyulan Dairemizin bozma ilamında, borçluya gönderilen ödeme emrinin 7201 Sayılı Tebligat Kanunu"nun 39.maddesine aykırı tebliğ edildiğinden usulsüz olduğu ve aynı kanunun 32.maddesi hükmü gereğince ödeme emri tebliğ tarihinin düzeltilmesine karar verilmesi gerektiği belirtilmiştir. Bozma sonrası yapılan yargılama neticesinde, mahkemece bozmaya uyulduğu halde, tebliğ tarihinin düzeltilmesi yerine, usulsüz yapılan tebliğin sadece tarihinin düzeltilmesinin, usulsüzlük nedeni ile kullanılması engellenmiş olan hakların kullanılmasını sağlamayacağı gerekçesiyle, ödeme emri tebliğinin iptaline karar verilmiştir.
O halde, ahkemece 9.5.1960 günlü ve 21/9 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı gereğince hükmüne uyulan bozma ilamı doğrultusunda ödeme emri tebliğ tarihinin düzeltilmesine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle ve bozmaya aykırı olacak şekilde, ödeme emri tebliğinin iptaline karar verilmesi isabetsizdir.
SONUÇ : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 08.06.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.