12. Ceza Dairesi 2014/1621 E. , 2015/1090 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık
Hüküm : 5271 sayılı CMK"nın 223/2-a maddesi uyarınca Beraat
2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Gerekçeli karar başlığında suç tarihinin tespit tarihinden farklı olarak “2010” şeklinde gösterilmesi, mahallinde düzeltilebilir yazım yanlışlığı niteliğinde kabul edilmiştir.
Katılan vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Anayasa Mahkemesi"nin 11/04/2012 tarih ve 2011/18 Esas, 2012/53 sayılı kararı ile 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu"nun 23/01/2008 tarih ve 5728 sayılı Kanunun 408. maddesi ile değişik 65. maddesinin (a) ve (b) fıkralarının Anayasa"ya aykırı olduğuna ve iptaline karar verildiği, Anayasa"nın 153. maddesinin 3. fıkrası ile 6216 sayılı Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanunun 66. maddesinin 3. fıkrası gereğince iptal hükmünün, kararın Resmi Gazete"de yayımlanmasından başlayarak bir yıl sonra yürürlüğe girmesinin de karar altına alındığı, 13/10/2012 tarih ve 28440 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesi kararının, 13/10/2013 tarihinde yürürlüğe girmesi beklenirken, 2863 sayılı Kanun"da değişiklik yapan 08/10/2013 tarih ve 6498 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği;
08/10/2013 tarih ve 6498 sayılı Kanun ile değişik 2863 sayılı Kanunun 7. maddesine göre, tek yapı ölçeğindeki kültür ve tabiat varlıkları ile korunma alanlarına ilişkin tescil kararlarının, 7201 sayılı Tebligat Kanunu uyarınca maliklere tebliğ edileceği; sit alanlarının, tabiat varlıklarının ve tek yapı ölçeğinde tescil edilen taşınmazlar da dâhil olmak üzere malikleri idarece tespit edilemeyen taşınmazlara ilişkin tescil kararlarının da Resmî Gazete’de yayımlanmakla birlikte, Bakanlığın internet sayfasında bir ay süreyle duyurulacağı;
Belirtilen değişiklik öncesinde yapılan tescil işlemleri bakımından ise, tek yapı ölçeğindeki kültür ve tabiat varlıkları ile korunma alanlarına ilişkin olarak, taşınmaza ait tapu kaydının beyanlar hanesinde tescil şerhi bulunup bulunmadığına; sit alanları, tabiat varlıkları ve tek yapı ölçeğinde tescil edilen taşınmazlar da dâhil olmak üzere malikleri idarece tespit edilemeyen taşınmazlara ilişkin olarak, tescil kararının mahallinde mutat vasıtalarla ilan edilip edilmediğine bakılması gerektiği;
Bu kapsamda somut olay değerlendirildiğinde; sanığın, ...I Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu"nun 07/07/1993 tarih ve 4720 sayılı kararı ile belirlenen kentsel sit alanı içerisinde yer alıp; Gayrimenkul Eski Eserler ve Anıtlar Yüksek Kurulu Başkanlığı"nın 14/07/1978 tarih ve 10538 sayılı kararı ile korunması gerekli kültür varlığı olarak tescil edilen taşınmazı, 27/01/1989 tarihinde intikal yoluyla edindiği, taşınmaza ait tapu kaydının beyanlar hanesinde 23/06/1988 ve 18/08/2006 tarihli tescil şerhlerinin bulunduğu, ...Büyükşehir Belediye Başkanlığı bünyesindeki Koruma Uygulama ve Denetim Müdürlüğü teknik elemanlarınca 18/12/2009 tarihinde yapılan incelemede, taşınmaz üzerinde tabela ve klima gibi unsurlar bulunduğunun ve ayrıca son katın binaya uyum sağlamadığının tespit edildiği, Koruma Bölge Kurulu Müdürlüğü uzmanları tarafından düzenlenen 14/06/2010 tarihli raporda da, binanın zemin kat cephesinin değiştirildiğinin, zemin kat ve üzerinde reklam tabelaları bulunduğunun, komşu 9 parselin saçak kotunun geçildiğinin belirtildiği, sözü edilen tutanak ve raporlara dayanılarak 08/11/2010 tarihli iddianame ile sanık hakkında inceleme konusu davanın açıldığı, daha sonra, zabıta memurlarınca 21/03/2011 tarihinde yapılan tebliğ üzerine, tescilli binada mevcut tabela ve klimaların kaldırıldığının, ... Belediye Başkanlığı Zabıta Müdürlüğü tarafından 31/03/2011 tarihli yazı ile İmar ve Şehircilik Müdürlüğü"ne bildirildiği;
Olay yerinde 20/02/2012 tarihinde icra edilen keşif sonrası inşaat mühendisi bilirkişi tarafından düzenlenen 11/02/2013 tarihli raporda, kullanılan malzeme, işçilik ve yıpranma durumu dikkate alındığında, kentsel sit alanı içerisindeki tescilli taşınmazın çekme katının, komşu 9 parseldeki binanın saçak kotunu geçecek şekilde 2004 yılında yapıldığının, tabela ve klimaların ise keşif tarihi itibariyle zemin katta mevcut olduğunun belirtildiği, bununla birlikte, 14/06/2010 tarihli kurul uzman raporunda sözü edilen “zemin kat cephesinin değiştirilmesi” fiili yönünden herhangi bir inceleme ve değerlendirme yapılmadığı anlaşılmakla;
Suça konu tescilli taşınmaz ile ilgili olarak yukarıda adı geçen kurumlarda mevcut tüm bilgi, belge ve fotoğraflar getirtilip, inşaat ve sanat tarihi alanlarında uzman bilirkişiler refakate alınmak suretiyle olay yerinde yeniden keşif yapılarak, tescilli binanın zemin kat cephesindeki değişiklikler ile, kullanılan malzeme, işçilik ve yıpranma durumu dikkate alınarak anılan değişikliklerin yapılış zamanlarının, niteliklerinin, zemin kat cephesinde değişiklik yapılması ile binaya klima ve tabela takılmasının kültür varlığında zarar oluşumuna sebebiyet verip vermediğinin belirlenmesi, binanın zemin katı ile klima ve tabelaların bulunduğu bölümlerin, hangi tarihlerden itibaren hangi hukuki ilişkiye dayanılarak kim ya da kimler tarafından kullanıldığının, zemin kat cephe değişiklikleri ve klima – tabela takılması fiilleri ile sanığın bir ilgisi bulunup bulunmadığının araştırılması, böylece maddi gerçeğin her türlü şüpheden uzak biçimde tespiti ile sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerektiği gözetilmeksizin, eksik araştırmaya dayanılarak, karar tarihi itibariyle yürürlükte olan kanun maddesinin Anayasa Mahkemesince iptal edildiği gerekçesiyle beraate dair hüküm tesisi,
Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince beraate ilişkin hükmün isteme uygun olarak BOZULMASINA, 23/01/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.