5. Hukuk Dairesi 2015/4267 E. , 2015/9655 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İstanbul 10. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 02/10/2013
NUMARASI : 2013/181-2013/439
Taraflar arasındaki imar uygulaması sırasında bedele dönüştürülen davacı payına takdir edilen karşılığın arttırılması davasının reddine dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay"ca BOZULMASI hakkında Daireden çıkan kararı kapsayan 06.05.2014 gün ve 2014/725 Esas - 2014/12532 Karar sayılı ilama karşı davalı idare vekilince verilen dilekçe ile karar düzeltilmesi istenilmiş olmakla dosyadaki belgeler okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
- K A R A R –
İmar uygulaması sırasında bedele dönüştürülen davacı payına takdir edilen karşılığın arttırılması istemine ilişkin davanın reddine dair mahkemece verilen karar, davacı vekilinin temyizi üzerine Dairemizce bozulmuş, bu karara karşı davalı idare vekilince karar düzeltme isteminde bulunulmuştur.
13.03.2015 gün ve 29294 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesi"nin 13.11.2014 gün ve 2013/95 - 2014/176 sayılı kararı ile;
6487 sayılı Yasanın 21. maddesi ile 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun başlığı ile birlikte değiştirilen geçici 6. maddesinin; “2981 sayılı Kanuna göre yapılan imar uygulamalarından doğan ve ipotekle teminat altına alınanlarda dahil olmak üzere her türlü alacak ve bedellerinin borçlu idarelerce ödenmesine” ilişkin usulü düzenleyen on ikinci fıkrası Anayasanın 2, 35 ve 36. maddelerine aykırı görülerek iptal edilmiştir.
Bu durumda; imar uygulaması sırasında bedele dönüştürülen davacı payına takdir edilen ya da davacı lehine tesis edilen ipotek karşılığının arttırılması davalarında, 6487 sayılı Yasanın 21. maddesi ile 2942 sayılı Yasaya eklenen geçici 6. maddenin on ikinci fıkrasının uygulanması mümkün olmadığından,
Davalı idare vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 06.05.2014 gün ve 2014/725 Esas - 2014/12532 sayılı bozma ilamının kaldırılmasına karar verildikten sonra yapılan incelemede;
Dava, imar uygulaması sırasında bedele dönüştürülen davacı payına takdir edilen karşılığın arttırılması istemine ilişkindir.
Mahkemece, davacının aktif husumet ehliyeti bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Yapılan incelemede, dava konusu 6236 parsel sayılı taşınmazın 1988 yılında yapılan imar uygulamasına tabi tutulduğu ve 86 m²"sine karşılık 6171 ada 2 parsel sayılı taşınmazın verildiği, kalan 97 m²"sinin ise bedele dönüştürüldüğü, davacının bu parseli uygulama tarihindeki malik Mümin Dönmez"den satın aldığı ve ayrıca Beyoğlu 3. Noterliği"nce düzenlenen 17.01.2013 tarih 158 yevmiye nolu temlikname ile bu taşınmazın geçmişten kaynaklanan sebeplerden K.. B.., diğer resmi kurum ve kuruluşlar ile üçüncü kişilere karşı açılacak olan tüm dava ve alacak haklarını geri dönülmez biçimde davacıya temlik ettiği anlaşılmıştır.
Kamulaştırma Kanununda malikin imar uygulaması sonrası bedele dönüştürülen payının karşılığını talep etme hakkının üçüncü kişilere temlik edilmesine engel bir durum bulunmamaktadır. 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 31.maddesinde yasak işlemler sayılmış olup, yukarıda sözü edilen temlik işlemi, bu yasaklara girmemektedir. Bu yasaklara girse bile müeyyidesi dava açmamak olmayıp, aynı yasanın 33.maddesi uyarınca cezai sorumluluğu gerektirir.
Bu nedenle, işin esasına girilip sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı nedenlerle reddine karar verilmesi,
Doğru görülmemiştir.
Davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, davalı idareden peşin alınan karar düzeltme harcının istenildiğinde iadesine, davacıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 30.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.