Abaküs Yazılım
17. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/3771
Karar No: 2015/1689
Karar Tarihi: 27.04.2015

Hırsızlık - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2015/3771 Esas 2015/1689 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Mahkeme, bir iç giyim iş yerinde meydana gelen hırsızlık olayıyla ilgili olarak suça sürüklenen çocuğun mahkumiyetine karar verdi. Suça sürüklenen çocuk, tezgahtarın lavaboya gitmesinden yararlanarak kilitli olmayan kapıdan girerek yazar kasada bulunan 45 TL parayı çalmıştı. Ancak suça sürüklenen çocuğun beyanı soyuttu ve polislere 25 TL iade ettiğine dair bir teslim tutanağı yoktu. Müşteki, işyerinden çalınan 45 TL'yi de istemedi ve zararının giderilmediği ortaya çıktı. Dosya ve duruşma tutanakları incelendikten sonra, suçların sanık tarafından işlendiği kabul edildi ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadı. Ancak mahkeme, hırsızlık konusunu oluşturan malın değerinin az olmasına rağmen indirim yapılmamasını ve suça sürüklenen çocuk hakkında sosyal inceleme raporu alınmamasını gözlemledi. Bu nedenle suça sürüklenen çocuğun müdafiinin temyiz nedenleri yerinde bulundu ve karar BOZULDU. Kanun maddeleri olarak TCK'nın 61/1, 145 ve 3. maddeleri ile 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu'nun 35/1 ve 35/3 maddeleri belirtildi.
17. Ceza Dairesi         2015/3771 E.  ,  2015/1689 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Hırsızlık
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle incelenerek, gereği görüşülüp düşünüldü:
    28.07.2009 günü saat 09.00 sıralarında müştekiye ait iç giyim üzerine çalışan iş yerinde, suça sürüklenen çocuğun tezgahtarın lavaboya gitmesinden yararlanarak kilitli olmayan kapıdan girerek yazar kasada bulunan 45 TL parayı çalmış olduğu, eylemden bir gün sonra yakalanan suça sürüklenen çocuğun yapılan üst aramasında üst arama tutanağına göre üzerinden sadece 40 kuruş kadar para çıktığı ve 25 TL "nin polislere teslim edildiğine dair bir teslim tutanağının bulunmadığı, suça sürüklenen çocuğun çaldığı paranın 25 TL olduğu ve bunu polislere iade ettiğine dair beyanının soyut olduğu ve bu hususun ayrıca araştırılmasına gerek görülmediği anlaşıldığından, müştekinin ilk önce suça sürüklenen çocuktan şikayetçi olduğu daha sonra da suça sürüklenen çocuğun duruşmada gözlemlediği kadarı ile bir hata ile bu işi yaptığı kanaatine varıp, bu nedenle şikayetinden vazgeçtiği ve müşteki işyerinden çalınan 45 TL"yi de istemediğini belirtmiş ise de; müştekinin zararının giderilmediği, dolayısı ile suça sürüklenen çocuğun haksız kazanç elde etmesi ve etkin pişmanlık şartlarının bulunmaması nedeniyle; tebliğnamedeki bozma isteyen düşünce benimsenmemiştir.
    Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre, suçların sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    1- 5237 sayılı TCK"nın 61/1. maddesine göre malın değerinin az ya da çok olması, cezanın temel cezanın belirlenmesinde alt sınırdan uzaklaşmak için bir kriter olup, hırsızlık suçuna konu malın değerinin az olmasının TCK"nın 145. maddesinde ayrı olarak düzenlenmesi, kanun koyucunun hırsızlık suçunda malın değerinin az olmasına verdiği önemi göstermektedir. Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 15.12.2009 gün ve 6/242-291 sayılı içtihadında belirtildiği üzere, "...daha çoğunu alabilme olanağı varken yalnızca gereksinimi kadar ve değer olarak az olan şeyi alma" görüşünün, TCK"nın 145. madde uygulamasında bütünüyle reddedilmesi mümkün değil ise de, maddenin yalnızca bu tanımlamayla sınırlandırılması da olanaklı değildir. 145. maddenin gerek ilk şekli, gerekse değiştirilmiş biçimi; ortak tanımlama ile, hırsızlık suçunun konusunu oluşturan değerin az olmasını temel almaktadır. TCK"nın 145. maddesine göre, faile verilen cezada indirim yapılabilmesi için malın değerinin az olması yeterli olup, hâkim indirim oranını TCK"nın 3. maddesinde öngörüldüğü üzere “işlenilen fiilin ağırlığıyla orantılı” olacak şekilde saptamalıdır. Değer azlığı nedeniyle ceza vermekten vazgeçme kararı verilecek ise; malın değerinin azlığı yanında “suçun işleniş şekli ve özellikleri” de dikkate alınmalıdır. TCK"nın 145. maddesinin uygulanmasında hâkime takdir hakkı tanınmış olup, hâkim takdir hakkını kullanırken keyfiliğe kaçmadan, her somut olaya uygun, yasal ve yeterli gerekçe göstermek suretiyle uygulama yapmalıdır.
    Somut olayda ise; suça sürüklenen çocuğun müştekinin işyerinden gündüz vakti kapı açık ve içeride kimse olmadığı sırada girerek yazarkasadan sadece 45 TL çaldığının anlaşılması karşısında, suça sürüklenen çocuk hakkında suçun işleniş şekli ve özellikleri itibariyle ceza vermekten vazgeçilemeyecek ise de, hırsızlık konusunu oluşturan malın değerinin az olması nedeniyle TCK"nın 145. maddesi gereğince verilen cezadan belirlenecek oranda indirim yapılması gerektiğinin gözetilmemesi,
    2- 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu"nun 35/1. maddesi gereği suça sürüklenen çocuklar hakkında gerektiğinde mahkemesince sosyal inceleme raporu alınabileceği, alınmadığı takdirde de aynı kanunun 35/3. maddesi gereği bunun gerekçesinin kararda gösterilmesi gerektiğinin belirtildiği halde, suça sürüklenen çocuk hakkında sosyal inceleme raporunun alınmaması ve sebebinin gerekçeli kararda gösterilmemesi,
    Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi aracılığı ile 1412 sayılı CMUK’nun 326/son maddesi uyarınca ceza süresi yönünden kazanılmış hakkın korunmasına, 27.04.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi