Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2013/6786 Esas 2013/8107 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/6786
Karar No: 2013/8107
Karar Tarihi: 15.05.2013

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2013/6786 Esas 2013/8107 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2013/6786 E.  ,  2013/8107 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen nafaka davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
    Davacı dilekçesinde; boşanma davası ile davalı lehine 200 YTL yoksulluk nafakası hükmedildiğini, boşanma kararından sonra davalının ..."dan emeklilik aylığı almaya başladığını, kaldı ki daha evvel de babasından dul ve yetim aylığı aldığını böylece davalının yoksulluktan kurtulduğunu ileri sürerek nafakanın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı dilekçesinde; babasından kalma 200 TL ölüm aylığı dışında geliri olmadığını,geçimini zor karşıladığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Mahkemece, emeklilik maaşı bağlandığından davalının yoksulluk durumunun ortadan kalktığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    TMK nun 176.maddesine göre; yoksulluğun ortadan kalkması halinde mahkemece nafaka kaldırılabileceği gibi, tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılması veya azaltılmasına da karar verilebilir.
    Yargıtay HGK.nun 07.10.1998 tarih ve 2-656-688 sayılı kararında da kabul edildiği gibi yeme, giyinme, barınma, sağlık, ulaşım, kültür (eğitim) gibi bireyin maddi varlığını geliştirmek için zorunlu ve gerekli görülen harcamaları karşılayacak düzeyde geliri olmayanları yoksul kabul etmek gerekir. HGK.nun yerleşik kararlarında "asgari ücret seviyesinde gelire sahip olunması," yoksulluk nafakası bağlanmasını olanaksız kılan bir olgu kabul edilmemiştir. (HGK. 07.10.1998 gün 1998/2-656 E.,1998/688 K. 26.12.2001 gün 2001/2-1158-1185 sayılı ve 01.05.2002 gün 2002/2-397-339 sayılı kararları).
    Davalı kadın boşanma davası sırasında bir işte çalışmamaktadır. Kendisine aylık 200 TL yoksulluk nafakası bağlanmış, boşanmadan sonra ..."dan emekli olup 718,20 TL düzenli gelire kavuşmuştur. Aldığı nafaka ile geçinmesi günümüz ekonomik koşullarında mümkün görünmediğine göre aldığı nafaka ile, emekli maaşı miktarı toplamı ise, davalıyı
    yoksulluktan kurtaracak düzeyde değildir. Zira yoksulluk durumu, günün ekonomik koşulları ile tarafların sosyal ve ekonomik durumları ve yaşam tarzları değerlendirilerek takdir edilmelidir. Yoksulluk nafakası ahlaki ve sosyal düşüncelere dayanır. Mahkemece dava tarihindeki şartlara göre davalının yoksulluğunun zail olmadığı, asgari ücret sınırındaki gelirinin varlığının yoksulluk nafakasının tamamen kaldırılmasına neden olmayıp indirmeye karar verilmesi gerektiği, davacının dava dilekçesindeki kaldırma talebi içinde indirme talebinin de olduğu (çoğun içinde az da vardır ilkesi gereğince) gözetilerek bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu davanın tamamen kabulü doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
    Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 15.05.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.








    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.