Esas No: 2021/2039
Karar No: 2022/6343
Karar Tarihi: 27.09.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/2039 Esas 2022/6343 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi, Ankara 4. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi'nin verdiği bir kararı incelemiş ve davacı vekilinin marka hakkına tecavüz iddiaları doğrultusunda davalıya maddi ve manevi tazminat talebinin kabul edilmesine karar vermiştir. Bölge Adliye Mahkemesi, İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul ve yasaya uygun olduğu sonucuna vararak istinaf başvurusunu reddetmiştir. Kararda, Sınai Mülkiyet Kanunu'nun 7. ve 29. maddeleri ile 556 sayılı KHK'nın 9. ve 61. maddeleri kapsamında marka hakkına tecavüz teşkil eden kullanımlardan bahsedilmiştir. Ayrıca 556 sayılı KHK'nın 66/2-b maddesi de, marka hakkına tecavüz edenin markayı kullanmak yoluyla elde ettiği kazanca göre hesaplanan maddi tazminat taleplerini düzenlemektedir. Kararın detayında ise davalının, davacının izni olmadan tescilli markaları kullanmak suretiyle marka haklarına tecavüz ettiği tespit edilmiş ve maddi tazminat talebinin belirli bir kar miktarına göre hesaplanarak kabul edildiği belirtilmiştir. Kararın sonunda, temyiz ilam harcının kimden alınacağına dair bir bilgi bulunmaktadır.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada Ankara 4. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 22.10.2018 tarih ve 2016/456 E- 2018/379 K. sayılı kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf istemlerinin esastan reddine dair Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi'nce verilen 24.12.2020 tarih ve 2020/1564 E- 2020/1174 K. sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davalının Türkiye çapında 150'yi aşkın şubesinde ve "www.modalife.com", "www.evmanya.com", "www.hepsiburada.com", "www.n.ll.com" isimli internet sitelerindeki "TASSANA GENÇ ODASI TAKIMI" ile "TASSANA GARDROP" biçimindeki kullanımlarının, müvekkilinin 2013/05544 ve 2009/13052 sayı ile tescilli "TASSANA" ibareli markalarından kaynaklanan haklarını ihlal ettiğini ileri sürerek, 556 sayılı KHK'nın 66. maddesi uyarınca marka hakkına tecavüzün tespitini, önlenmesini, giderilmesini, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla 5.000.-TL maddi ve 250.000.-TL manevi tazminatın temerrüt faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkilinin "tassana" işaretini “modalife” mağazalarında sergilemediğini, hiç bir mal veya ambalajı üzerinde ve hiçbir reklamda kullanmadığını, “tassana” ibaresinin, ayırt edici nitelikte olan ve müvekkili adına tescilli bulunan, “modalife” ve “mobetto” esas ibareli markalarının yanında, ürünlerin tip/model sınıflandırması olarak yer aldığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
İlk Derece Mahkemesince, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamından, davalıya ait mobilya mağazasında iki adet katalogda "MODALİFE MOBETTO", "TASSANA GENÇ ODASI TAKIMI" ile "TASSANA GARDROP"un satışa sunulduğu, "www.modalife.com", "www.evmanva.com", "www.hepsiburada.com", "www.n.ll.com", "www.evida.com" ve "www.evidea.com" alan adlı internet sitelerinde satışa sunulan ürünler arasında "TASSANA" marka gardropun bulunduğu, 2013/05544 ve 2009/13052 sayılı markalar açısından, taklit markalı malların katalog ve internet siteleri vasıtasıyla satışa sunulmasının, gerek 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu 7 ve 29. maddeleri, gerekse 556 sayılı KHK 9 ve 61. maddeleri kapsamında marka hakkına tecavüz teşkil eden kullanımlar olduğu, bilirkişi tarafından maddi tazminat 63.151,16 TL olarak hesap edilmiş ise de dava dilekçesinde 5.000,00 TL maddi tazminat talep edildiğinden, maddi tazminat yönünden taleple bağlı kalınarak davanın kısmen kabulüne, davalı kullanımlarının davacının marka hakkına tecavüz oluşturduğunun tespitine, önlenmesine, giderilmesine, (internet ortamı dahil), 5.000,00 TL maddi ve 20.000,00 TL manevi tazminatın 19.12.2016 tarihinden itibaren en yüksek ticari faiz ile birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Karara karşı davacı vekili ve davalı vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesince, dosyaya sunulan bilgi ve belgelerden, davalının, davacının izni olmadan davacının "Tassana" ibareli tescilli markalarının birebir aynısını, davalıya ait mağazada bulunan iki adet broşür, sevk irsaliyeleri ve sipariş formları ile yine davalıya ait internet sitesinde kullanmak suretiyle davacının markasından kaynaklanan haklarına davalı tarafça tecavüz edildiğinin açıkça tespit edildiği, davacının maddi tazminat talebini 556 sayılı KHK.'nın 66/2-b maddesinde belirtilen, marka hakkına tecavüz edenin markayı kullanmak yoluyla elde ettiği kazanca göre hesaplanmasını istediği, davalının muhasebe kayıtlarının da incelenmesi suretiyle, tanzim edilen bilirkişi raporu ile, dava konusu ürünün kullanıldığı belirlenen 2003 yılından itibaren, ürün adetleri de bildirilmek suretiyle davalının "Tassana" markalı ürünlerin satışından elde ettiği net kar miktarının, 63.151,16 TL olarak tespit edildiği, mahkemece hükmedilen manevi tazminat tutarının da oluşa uygun bulunduğu, dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle taraf vekillerinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili ve davalı vekili temyiz etmiştir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK'nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, taraf vekillerinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK'nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 1.280,75 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, aşağıda yazılı bakiye 21,40 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 27/09/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.