8. Hukuk Dairesi 2012/447 E. , 2012/1752 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Tescil
... ile Hazine ve Küçükler Köyü Tüzel Kişiliği aralarındaki tescil davasının reddine dair Şanlıurfa 1. Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 12.10.2011 gün ve 246/892 sayılı hükmün duruşma yapılması suretiyle Yargıtay"ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmiştir. Dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 13.03.2012 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü temyiz eden davacı vekili Avukat... ve karşı taraftan davalı Hazine vekili Avukat Ulviye Sarp geldi. Başka kimse gelmedi. Duruşmaya başlanarak temyiz isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan ve hazır bulunanların sözlü açıklaması dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek dosya incelendi gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı ... vekili tarafından davalılar Hazine ve Küçükler Köyü Tüzel Kişiliği aleyhine açılan tescil davasının yapılan yargılaması sonunda mahkemece teknik bilirkişi...’nun 10.6.2010 havale tarihli krokili raporunda B harfi ile gösterilen 7.657,75 m2’lik kısım yönünden açılan davanın atiye terkine ve esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına, aynı krokili raporda A harfi ile belirlenen 84.022,36 m2’lik kısımlar yönünden açılan davanın reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, reddedilen A ile işaretlenen bölüm yönünden davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kazanmayı sağlayan zilyetlik, imar ve ihya hukuki sebeplerine dayalı olarak TMK.nun 713/1, 996 ve 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14 ve 17.maddeleri gereğince açılan tescil isteğine ilişkindir.
Davacı vekili, dava tarihinden geriye 30 yıl önce imar-ihya yapılarak taşınmazın tarım arazisi olarak kullanıldığını iddia etmektedir. Dava konusu taşınmaz, 1976 yılında yapılan kadastro çalışmaları sırasında taşlık olarak tespit dışı bırakılmıştır. Böyle bir yerin emek ve masraf sarfı suretiyle imar-ihya işlemlerinin tamamlanarak tarıma elverişli hale getirilmesini müteakip, kazanmayı sağlayacak zilyetlik süresinin geçmesi suretiyle 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14 ve 17. maddeleri hükümlerine göre kazanılması mümkündür.
Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına, uygulanan 1999 tarihli hava fotoğrafında belirlenen durumun dava tarihi ile aradaki süre göz önünde bulundurulduğunda davada bir önemi olmadığı gibi 1985 tarihli hava fotoğrafında ise taşınmazın köye ait tespit harici yerde kaldığı dışında bir tespit yapılmadığına, yerel bilirkişi ve tanıklar taşınmazın 20 yılı aşkın davacının zilyetliğinde olduğu bildirmekle birlikte imar ihya ile ilgili bir açıklamada bulunmadıklarına, temyize konu teknik bilirkişi krokisinde A ile gösterilen taşınmaz bölümünün toprak derinliğinin 30-35 cm arasında, % 20-25 arası taşlılığa sahip arazi kullanım kabiliyetinin IV.sınıf olduğu 01.07.2010 tarihli uzman ziraatçi bilirkişi raporunda gerekçeli olarak açıklandığına, her ne kadar imar-ihyanın tamamlandığı açıklanmakta ise de raporda belirlenen nitelikler ve rapor ekinde bulunan taşınmaz bölümlerine ait renkli fotoğraflardan taşınmaz üzerinde imar-ihya işlemlerinin henüz tamamlanmadığı anlaşıldığına göre mahkemece yazılı şekilde davanın reddine karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik görülmemiştir.
Açıklanan nedenle davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde olmadığından reddi ile usul ve kanuna uygun görülen hükmün ONANMASINA, Yargıtay duruşmasının yapıldığı tarihte yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri uyarınca 900 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak Yargıtay duruşmasında avukat marifetiyle temsil olunan davalı Hazineye verilmesine ve aşağıda dökümü yazılı 18,40 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 2,75 TL"nin temyiz eden davacıdan alınmasına 13.03.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.