Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/1454
Karar No: 2012/1744
Karar Tarihi: 13.03.2012

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2012/1454 Esas 2012/1744 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2012/1454 E.  ,  2012/1744 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil

    ... ile Hazine ve Taşağıl Köyü Tüzel Kişiliği aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının kısmen kabulüne ve kısmen karar verilmesine yer olmadığına dair Çumra Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 18.05.2010 gün ve 6/205 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davalı Hazine vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:
    K A R A R

    Davacı; satın alma ve kazanmayı sağlayan eklemeli zilyetlik nedenlerine dayanarak 127 ada 14 parselin Hazine üzerindeki tapu kaydının iptaliyle adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı Hazine vekili,davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
    Mahkemece, davanın kabulüne ve davalı ... hakkındaki ret hükmünün kesinleşmiş olması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
    Hükmün; kabule ilişkin bölümü, süresinde davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Davanın kabulüne ilişkin önceki hüküm davalı Hazinenin temyizi üzerine özet olarak, "... yapılan araştırma ve incelemeye göre, dava konusu taşınmaz Hotamış gölünün eski yatağıdır. Kural olarak bataklık göl ve benzeri yerlerin imar – ihya veya kazanmayı sağlayan zilyetlik nedeniyle edinilmesi mümkün değildir. Ancak, kendiliğinden kurumuş olan bir yer ise, koşulları oluştuğu taktirde kazanılması düşünülebilir. Bunun dışında 3621 sayılı Kıyı Kanunu ve ondan önceki yasal düzenlemelere göre bu tür yerlerin kazandırıcı zamanaşımı yoluyla edinilmesi mümkün bulunmamaktaydı. Taşınmazın göl yatağı veya bataklık olup olmadığı hususu gözönünde tutularak bozma sevk edilmiş, mahkemece bozmaya uyularak jeolog uzman bilirkişi dinlenmiş ise de, bilirkişinin raporu taşınmazın öncesi itibariyle niteliği, kurutma olgusu ve niteliği bakımından yukarıdaki hususları karşılayacak nitelikte ve genişlikte değildir. Eksik inceleme ve yetersiz rapora dayanılarak yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması yerinde görülmemiştir... " denilmiştir.
    Bozma sonrasında, 3 kişiden oluşan Jeolog uzman bilirkişiler 07.12.2009 tarihli heyet raporunda; eski göl sahasının bataklık alanı olan dava konusu taşınmazın, eski yıllarda bataklık iken bölgede yeraltı suyunun düşmesi nedeniyle kendiliğinden kuruduğunu ve bölgenin tarım arazisi olarak kullanılmaya başlandığının anlaşıldığını bildirmişlerdir. Bozma öncesinde ve sonrasında yapılan keşiflerde dinlenen yerel bilirkişi ve tanıkların birbirlerine uyumlu beyanlarına göre; yakınlarda bulunan Apa barajı gölündeki fazla gelen suyun dava konusu taşınmaza uzak bir alanda çukur ve bataklık oluşturduğu ve buradaki suyun taşması sonucu taşınmazın bazen su altında kaldığını ve kullanılamadığını, su kuruduktan sonra ekime devam edildiğini, bataklığın kendiliğinden kuruduğunu, davacının Hamza Avcı"dan satın alma yoluyla eklemeli olarak 1943 yıllarından beri kesintisiz olarak ekip biçtiğini beyan etmeleri üzerine davanın kabulüne karar verilmiş ise de, mahkemenin bu görüşüne katılma olanağı bulunmamaktadır.
    Şöyle ki, jeolog bilirkişilerin yukarıda belirtilen raporları ve ondan önceki Jeolog uzman bilirkişi raporlarına göre; dava konusu taşınmaz eski Hotamış gölü yatağı içinde kalmaktadır. Jeolog bilirkişilerin raporlarına ekli bulunan 1989 basım tarihli Harita Genel Komutanlığı tarafından yayınlanan paftada ve 1/25.000 ölçekli topoğrafik haritada dava konusu taşınmazın göl sahası içinde ve bataklık ile işaretli alanda kaldığı anlaşılmaktadır.
    02.05.2007 tarihinde yürürlükten kaldırılan 18.1.1950 tarih ve 5516 sayılı Bataklıkların Kurutulması ve Bundan Elde Edilecek Topraklar Hakkındaki Kanun uyarınca bataklıkların ne şekilde kurutulacağı ve nasıl kazanılacağı sözü edilen kanun maddelerinde açıkça belirtilmiştir. Yerin henüz bu kanun yürürlükteyken bataklık olduğu belirlenmiştir. Bataklık ve sazlık niteliğinde bulunan taşınmazlar TMK.nun 715, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 16/C maddesi gereğince Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olup bu taşınmazlar üzerinde sürdürülen zilyetlik süresi neye ulaşırsa ulaşsın kazanmayı sağlayan zilyetlik, imar ve ihya ile kazanılamazlar. TMK.nun 999.maddesi gereğince de bu gibi yerlerin özel mülkiyet niteliğinde tapuya tescilleri mümkün değildir.
    Saptanan bu somut ve hukuki olgular karşısında dava konusu taşınmazın niteliği, öncesinde; 1989 basım tarihli Harita Genel Komutanlığı tarafından yayınlanan paftada ve 1/25.000 ölçekli topoğrafik haritada bataklık olduğuna ve bu gibi yerlerin özel mülkiyet niteliğinde tapuya tescilleri mümkün bulunmadığına, aksi düşünülse dahi 1989 tarihli belgelerde bataklık olarak göründüğüne ve taşınmazın Hazine adına tapuya tescil olunduğu 03.05.1965 tarihine kadar 20 yıllık zilyetlikle kazanma süresi ve koşullarının davacı yararına oluşmadığı anlaşıldığına göre, davanın reddine karar verilmesi gerekirken, dosya kapsamına uymayan değişik düşüncelerle usul ve kanuna aykırı olarak davanın kabulüne karar verilmiş olması doğru olmamıştır.
    Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı Hazine vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan kabulü ile usul ve kanuna aykırı olan hükmün kabule ilişkin bölümünün 6100 sayılı HMK.nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, 13.03.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.










    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi