Hukuk Genel Kurulu 2018/909 E. , 2021/597 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Yargıtay 4. Hukuk Dairesi (İlk Derece Mahkemesi Sıfatıyla)
1. Taraflar arasındaki “tazminat” davasından dolayı Yargıtay 4. Hukuk Dairesince ilk derece mahkemesi sıfatıyla yapılan yargılama sonunda, davanın esastan reddine karar verilmiştir.
2. Karar davacı tarafından temyiz edilmiştir.
3. Hukuk Genel Kurulunca dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
I. YARGILAMA SÜRECİ
Davacı İstemi:
4. Davacı şirket yetkilisi asıl dava dilekçesinde; asıl davada davalı, birleşen davada davacı sıfatıyla yer aldığı ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/261 E., 2013/7 K. sayılı davasında yapılan yargılama sonunda, şirketi ile hiç ilgisi olmayan....Danışmanlık firmasının çizdiği dört yıldızlı otel mimari projesine ait olan 26.04.2011 tarihli SİT kurulu kararına dayanılarak aleyhine hüküm kurulduğunu, temyiz üzerine Yargıtay 15. Hukuk Dairesince yapılan inceleme sonunda kararın düzeltilerek onandığını ve karar düzeltme talebinin reddedildiğini, temyiz ve karar düzeltme aşamasında ilgili hâkimlerin maddi hata itirazlarını dikkate almadan ağır kusurlu ve özensiz davranarak haksız onama yaptıklarını, HMK’nın 46/1-a-c-d-e maddesine göre yanlış hâkim kararı nedeniyle kendisine ait olmayan kanıtın açıkça aleyhine kullanılması suretiyle hak ihlali doğduğunu ileri sürerek fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 40.000TL maddi tazminat ile ticari itibarı zedelendiğinden 10.000TL manevi tazminatın tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
5. Davacı şirket yetkilisi birleşen 2016/75 E. sayılı dava dilekçesinde; asıl dava dilekçesini aynen tekrar ederek Yargıtay 15. Hukuk Dairesi ilgili tetkik hâkiminin, ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/261 E., 2013/7 K. sayılı davasında verilen hatalı kararın temyiz ve karar düzeltme aşamasında ileri sürdüğü maddi hata itirazlarını dikkate almayıp, ağır kusurlu ve özensiz davranarak haksız onama yapılmasına sebep olduğu iddiası ile fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 40.000TL maddi tazminat ile ticari itibarı zedelendiğinden 10.000TL manevi tazminatın tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
6. Davacı şirket yetkilisi birleşen 2016/76 E. sayılı dava dilekçesinde; ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/261 E., 2013/7 K. sayılı davasında ilk derece mahkemesi hâkiminin ağır kusuru ve dikkatsizliği sonucu kendisiyle hiç ilgisi olmayan 26.04.2011 tarihli SİT kurulu kararı sanki şirketine aitmiş gibi aleyhine karar verdiğini, SİT kurulu kararının şirketine ait olmadığı gerçeğini mahkeme görseydi hükmün lehine olacağını, HMK 46/1-a-c-d-e maddesine göre hatalı hâkim kararı nedeniyle devletin tazminat zorunluluğunun esas olduğunu iddia ederek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 100.000TL maddi ve ticari itibarı zedelendiğinden 50.000TL manevi tazminatın tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabı:
7. Davalı ... vekili asıl ve birleşen davalara cevap dilekçesinde; davanın süresinde açılmadığını, HMK’nın 46. maddesinde belirtilen koşulların mevcut olmadığını, HMK’nın 48. maddesine aykırı olarak dayanılan sorumluluk nedenlerine ilişkin delillerin açıkça belirtilmediğini ve sorumluluğu ispatlayacak yeterli delilin sunulmadığını ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Özel Daire Kararı:
8. Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin 13.02.2018 tarihli ve 2016/74 E., 2018/5 K. sayılı kararı ile;
“…DAVA: Davacı temsilcisi dava dilekçesinde; asıl davada davalı, birleşen davada davacı sıfatıyla yer aldıkları ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2011/261 esas, 2013/7 karar sayılı davasında yapılan yargılama sonunda, kendileri ile ilgili olmayan bir SİT kurulu kararına dayanılarak aleyhe hüküm kurulduğunu, temyiz üzerine Yargıtay 15. Hukuk Dairesi"nce yapılan inceleme sonunda kararın düzeltilerek onandığını ve karar düzeltme talebinin reddedildiğini belirterek, süreçte uğradıkları maddi ve manevi zararın tahsili isteminde bulunmuştur.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde; davanın süresinde açılmadığını, kararın yasal mevzuata uygun olarak verildiğini; işlemde kusur, kasıt veya hatanın bulunmadığını, HMK"nun 46. maddesindeki sorumluluk şartlarının oluşmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
GEREKÇE : Asıl ve birleşen davalar, hakimlerin hukukî sorumluluğuna dayalı olarak maddi ve manevi tazminat istemlerine ilişkindir.
Hakimlerin yargısal faaliyetleri nedeniyle sorumlulukları, HMK"nun 46-49. maddelerinde düzenlenmiş bulunmaktadır. Kanunda gösterilen sorumluluk nedenleri örnek niteliğinde olmayıp; sınırlı ve sayılı durumları ifade etmektedir.
Somut olayda sorumluluğa dayanak yapılan olgular; hakimlerin ağır kusurlu davranması, özensiz şekilde, yeterli inceleme yapılmaksızın yapılan yargılama sonucu yanlış kararlar verilmesidir.
... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin dosyasının örnekleri getirtilmiş; incelenmesinde, dava dışı Akşifa Sağ. Tur. Hiz. A.Ş. tarafından davacı şirkete yönelik menfi tespit ve alacak; birleşen davada ise davacı tarafından dava dışı şirkete yönelik itirazın iptali davalarının açıldığı, yargılama sonunda asıl davada dava dışı şirketin davalarının kabulüne, birleşen davada ise davacı şirketin itirazın iptali isteminin ise reddine karar verildiği, davacının temyizi üzerine Yargıtay 15. Hukuk Dairesi"nin 17/02/2014 günlü ilâmı ile kötü niyet tazminatı kısmının hükümden çıkartılarak düzeltilerek onandığı, karar düzeltme isteminin ise 16/10/2014 tarihinde reddedilerek mahkeme kararının kesinleştiği anlaşılmıştır.
Tazminat istemi, yasa yolları düzenlenmiş bulunan yargısal işlem ve kararlara ilişkindir. Davacının iddiası ve olayların gelişim biçimi itibarıyla, hukukî süreç işlemiş; davacı tarafından da yargısal yollara başvurulmuştur. Sınırlı ve sayılı hukukî sorumluluk nedenlerinden hiç birisi mevcut değildir. Şu durumda, asıl ve birleşen davaların reddine karar verilmesi gerekir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 49. maddesi uyarınca, davanın esastan reddi hâlinde disiplin para cezasının takdir edilerek hüküm altına alınması gerekir. Bu konuda, dava konusu olayın gelişim biçimi ve dosyaya yansıyan olgular göz önünde tutulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda gösterilen nedenlerle;
1-2016/74 esas sayılı asıl ve bu dosya ile birleşen 2016/75 esas ve 2016/76 esas sayılı dosyalarla açılan davaların HMK"nun 46. maddesindeki koşullar oluşmadığından ayrı ayrı reddine,
2-HMK."nun 49. maddesine göre takdiren 750,00-TL disiplin para cezasının davacıdan tahsiline ve hazineye gelir kaydedilmesine,
3-Asıl ve birleşen davalarda alınması gereken toplam 107,70-TL maktu karar ve ilam harcının peşin alınan toplam 4.270,00-TL harçtan düşümü ile bakiye 4.162,30-TL"nin istek hâlinde davacıya iadesine,
4-Asıl ve birleşen davalarda karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca her bir dosya için ayrı ayrı davalı yararına takdir olunan toplam 9.900,00-TL maktu avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,…” karar verilmiştir.
Kararın Temyizi:
9. Özel Daire kararı süresi içinde davacı şirket yetkilisi tarafından temyiz edilmiştir.
II. GEREKÇE
10. Dava, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 46. maddesine dayalı tazminat istemine ilişkindir.
11. HMK’nın 46. maddesinde sorumluluk nedenleri sınırlı olarak sayılmıştır. HMK’nın 46. maddesinde;
“(1) Hâkimlerin yargılama faaliyetinden dolayı aşağıdaki sebeplere dayanılarak Devlet aleyhine tazminat davası açılabilir:
a) Kayırma veya taraf tutma yahut taraflardan birine olan kin veya düşmanlık sebebiyle hukuka aykırı bir hüküm veya karar verilmiş olması.
b) Sağlanan veya vaat edilen bir menfaat sebebiyle kanuna aykırı bir hüküm veya karar verilmiş olması.
c) Farklı bir anlam yüklenemeyecek kadar açık ve kesin bir kanun hükmüne aykırı karar veya hüküm verilmiş olması.
ç) Duruşma tutanağında mevcut olmayan bir sebebe dayanılarak hüküm verilmiş olması.
d) Duruşma tutanakları ile hüküm veya kararların değiştirilmiş yahut tahrif edilmiş veya söylenmeyen bir sözün hüküm ya da karara etkili olacak şekilde söylenmiş gibi gösterilmiş ve buna dayanılarak hüküm verilmiş olması.
e) Hakkın yerine getirilmesinden kaçınılmış olması.” düzenlemesi bulunmaktadır.
12. Somut olayda HMK"nın 46. maddesinde sınırlı sayıda belirtilen sorumluluk sebeplerinden hiçbiri bulunmadığından ve hâkimlerin yargılama faaliyetinden dolayı tazminat davası açma şartları oluşmadığından Özel Dairece davanın reddine karar verilmesi yerindedir.
13. Hâl böyle olunca, yapılan açıklamalara, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bilgi ve belgelere, daire kararında açıklanan gerektirici nedenlere, delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, usul ve yasaya uygun olduğu tespit edilen Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin ilk derece mahkemesi sıfatıyla verdiği kararın onanması gerekir.
III. SONUÇ:
Davacı şirket yetkilisinin temyiz itirazlarının reddi ile Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin ilk derece mahkemesi sıfatıyla verdiği kararın ONANMASINA,
Gerekli temyiz ilam harcı peşin alındığından başka harç alınmasına yer olmadığına, 20.05.2021 tarihinde oy birliği ile kesin olarak karar verildi.