17. Hukuk Dairesi 2014/6376 E. , 2016/162 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki maddi ve manevi tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili; davalıların işleteni/sürücüsü ve zorunlu mali sorumluluk sigortacısı oldukları aracın müvekkilinin kullandığı motosiklete çarpması sonucu müvekkilinin yaralandığını ve geçici iş gücü kaybı oluştuğunu, motosikletinin hasar gördüğünü belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, araç hasarı için 1.000 TL, geçici iş göremezlik nedeniyle 4.500 TL maddi, 15.000 TL manevi tazminatın kaza tarihinden (davalı ... şirketinden poliçe limiti ile sınırlı ve dava tarihinden) itibaren işleyecek yasal faiziyle tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ... şirketi vekili; müvekkilinin sigortalının kusuru oranında ve poliçe limitiyle sınırlı olmak üzere maddi tazminattan sorumlu olduğunu, kaza ile talep edilen hasar arasındaki uyumsuzluk bulunduğunu, faturaların gerçeği yansıtmadığını öne sürerek, davanın reddini savunmuştur.
Davalı ...; maddi ve manevi tazminat taleplerinin fahiş olduğunu ileri sürerek, davanın reddini istemiştir.
Davalı ... davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile, motosiklet hasar bedeline ilişkin olarak davalı .... tarafından davadan sonra ödenen 577 TL düşüldükten sonra kalan 73,02 TL hasar bedeli ile 1.125 TL geçici iş görmezlik bedeli olmak üzere toplam 1.198,02 TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan (davalı .... yönünden poliçe limitiyle sınırlı olmak üzere dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte) müştereken ve müteselsilen tahsiline; 5.000 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar ... ve ..."dan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde, özellikle, oluşa ve dosya içeriğine uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda maddi tazminata ilişkin hesaplamanın hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına, manevi tazminatın takdirinde BK."nun 47. maddesindeki (6098 s. TBK. md. 56) özel haller dikkate alınarak hak ve nesafet kuralları çerçevesinde hüküm kurulmuş olmasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Karar tarihi itibariyle yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 10. maddesinin 1 ve 2. fıkralarında; "Manevi tazminat davalarında avukatlık ücreti, hüküm altına alınan miktar üzerinden Tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenir. Davanın kısmen reddi durumunda, karşı taraf vekili yararına Tarifenin üçüncü kısmına göre hükmedilecek ücret, davacı vekili lehine belirlenen ücreti geçemez."
12/1 maddesinde ise; "Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde gösterilen hukuki yardımların konusu para veya para ile değerlendirilebiliyor ise avukatlık ücreti, (yedinci maddenin ikinci fıkrası, dokuzuncu maddenin birinci fıkrasının son cümlesi ile onuncu maddenin son fıkrası hükümleri saklı kalmak kaydıyla,) Tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenir." düzenlemeleri yer almaktadır.
Mahkemece, reddedilen 3.802 TL maddi tazminat için 1.500 TL; reddedilen 10.000 TL manevi tazminat için 1.500 TL davalılar lehine maktu vekalet ücreti takdir edilmesi doğru değil bozma nedeni ise de; bu yanılgıların giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden hükmün 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun geçici 3/2 maddesi delaletiyle 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 438/7 maddesi uyarınca düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm fıkrasının (8) numaralı bendindeki "1.500 TL (maktu)" ibaresinin hükümden çıkarılarak "456 TL (nispi)" ibaresinin; (9) numaralı bendindeki "1.500 TL (maktu)" ibaresinin hükümden çıkarılarak "1.200 TL (nispi)" ibaresinin eklenerek hükmün bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, 12.01.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.