16. Hukuk Dairesi Esas No: 2019/4971 Karar No: 2020/1940 Karar Tarihi: 15.06.2020
Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2019/4971 Esas 2020/1940 Karar Sayılı İlamı
16. Hukuk Dairesi 2019/4971 E. , 2020/1940 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : KULLANIM KADASTROSU KANUN YOLU: TEMYİZ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Yargıtay bozma ilamında özetle; "Mahkemece, çekişmeli taşınmazın yargılama sırasında 6292 sayılı Kanun uyarınca satılarak, dava dışı ... adına tescil edildiği ve bu nedenle zilyetliğe dayalı taleplerin ileri sürülmesinin mümkün bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verildiği, davaya zilyetliğin şerhine yönelik olarak devam edilemez ise de, davacının taşınmaz üzerindeki zilyetliğinin tespiti yönünden hüküm kurulmasına engel yasal bir düzenleme mevcut olmadığı gibi, davacının zilyetliğinin tespiti isteminde bulunmasında da sonrasında ileri sürülecek hak talepleri açısından hukuki yararının mevcut olduğu belirtilerek, Mahkemece, öncelikle davacı tarafa, ..."yi davaya dahil etmeleri için süre ve imkan tanınması, bundan sonra işin esasına girilerek kullanım kadastrosunun yapıldığı tarihte davacı lehine zilyetlik şartlarının oluşup oluşmadığının belirlenmesi ve oluştuğunun kabul edilmesi halinde ise tespit hükmü kurulması" gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne, teknik bilirkişinin 02.10.2014 tarihli ek bilirkişi raporunda (D2) harfiyle gösterilen 783,67 metrekarelik alanda davacı ..."ın zilyet olduğunun tespitine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili, davalı Hazine vekili ile dahili davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosya içeriğine, mahkemece hükmüne uyulan bozma ilamında açıklandığı gibi işlem yapılıp sonucuna göre hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak, 6100 sayılı HMK"nın 297. maddesi uyarınca hakim; doğru, infazı kabil, infaz sırasında tereddüt oluşturmayacak şekilde bir karar vermek zorundadır. Mahkemece, hakkında hüküm kurulan taşınmazın ada ve parsel numarası belirtilmeksizin hüküm kurulmuş olması isabetsiz ve bozmayı gerektirmekte ise de; bu yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün 1. fıkrasında yer alan “kısmen kabul, kısmen reddine” kelimelerinden sonra gelmek üzere, “dava konusu 2126 parsel sayılı taşınmazın” kelimelerinin yazılmasına ve hükmün DÜZELTİLMİŞ bu şekliyle ONANMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 15.06.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.