14. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/11564 Karar No: 2015/11225 Karar Tarihi: 03.12.2015
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2015/11564 Esas 2015/11225 Karar Sayılı İlamı
14. Hukuk Dairesi 2015/11564 E. , 2015/11225 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 28.06.2013 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 16.12.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Dava, kadastrodan önceki nedenlere dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davacılar vekili, davalıların murisi .. tarafından davacıların murisi .. harici satış sözleşmesi ile .. Köyünde bulunan 4 adet taşınmazın satıldığını ve zilyetliğin devredildiğini, tüm bedelinin ödendiğini, taşınmazları nizasız ve fasılasız olarak kullandıklarını belirterek dava konusu taşınmazların tapu kaydının iptali ile davacılar adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı .. davayı kabul etmiş; bir kısım davalılar, davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir Hükmü, bir kısım davalılar vekili temyiz etmiştir. Dava şartları mahkemece, davanın her aşamasında re"sen dikkate alınır. Hak düşürücü süre, özel kanun olan 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nda düzenlenmiştir. Kadastro Kanunu"nun 12/3. maddesi uyarınca, kadastro tespitinin kesinleşmesinden itibaren 10 yıl geçtikten sonra artık, "kadastrodan önceki nedenlere" dayanılarak dava açılamaz. Somut olayda, dava konusu taşınmazların bulunduğu ..Köyünde tapulama işlemleri 1962 yılında yapılmıştır. Tespitin kesinleştiği günden dava tarihine kadar 3402 sayılı Kadastro Kanununun 12/3 maddesinde yazılı 10 yıllık hak düşürücü süre geçmiş bulunmaktadır. Bu açıklamalar karşısında kadastro yoluyla oluşan kesinleşmiş sicile karşı açılmış bulunan davanın hak düşürücü süre yönünden reddine karar verilmelidir. Davalılardan .. davayı kabul etmiş ise de aynı davada olumsuz dava koşulu olan hak düşürücü süre ile kabul beyanının karşılaşması halinde uyuşmazlığın kabul beyanı çerçevesinde çözüme kavuşturulması gerekir. Davalı tapu kaydına göre taşınmazın 1/4 payının elbirliği ortaklarındandır. Elbirliği mülkiyetinde kabul beyanının geçerli olabilmesi için aynı ortaklıkta yer alan tüm mirasçıların davayı kabul etmeleri gerekir. Bu itibarla mahkemece davanın hak düşürücü sürenin dolmuş olması nedeniyle reddi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda yazılı nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatıranlara iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 03.12.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.