Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2011/5253 Esas 2012/1680 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/5253
Karar No: 2012/1680
Karar Tarihi: 12.03.2012

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2011/5253 Esas 2012/1680 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2011/5253 E.  ,  2012/1680 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil

    ... ile ... aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair Akçaabat 2. Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 08.04.2011 gün ve 21/113 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davacı vekili ve davalı taraflarından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:

    KARAR

    Davacı; 158 ada 38 nolu parselin kendisi ve kardeşi adına tapuda kayıtlı olduğunu, komşu 158 ada 39 sayılı parselin davalı kardeşi adına kayıtlı olduğunu, 38 parselden tahmini 60 m2 yerin davalının parseline katıldığını, davalı adına yazılan bu kısmın kendi evinin çıkacağı olduğunu 1955 yılından beri dedesi zamanından beri bu evin çıkacağı olduğunu, bu kısmın 39 parselden iptali ile 38 parsele katılmasına ve bu şekilde tapuya tescilini istemiştir.
    Davalı, 08.02.2005 tarihli dilekçesinde; mahkemece yapılan keşif sonucu hazırlanan rapora mutabık bulduğunu, belirlenen sınırların 1986 yılında köy muhtarı ve ihtiyar heyetince belirlendiğini davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece; 38 ve 39 nolu parselin tarafların babalarından intikal ettiği, binalar arasındaki dava konusu yerin müşterek olduğu, A ile gösterilen kısmın kabulüne, B ile işaretlenen kısmında mirasçıların haklarını davacıya devrettiği davalının ise bu kısımdaki hissesini devretmediği, burada hakkı olduğu anlaşılmakla bu kısma ilişkin talebin reddine karar verilmiştir. Hüküm, davacı vekili ve davalı tarafından ayrı ayrı temyiz edilmiştir.
    Toplanan deliller, tüm dosya kapsamından; 158 ada 39 parsel taşınmazın kagir ev ve tarla vasfı ile senetsizden davalı Ali oğlu ... adına 23.12.1997 tarihinde yapılan kadastro sonucunda tespit edildiği, tespitin 08. 09. 1998 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır. Dava kazanmayı sağlayan zilyetliğe dayalı tapu iptal tescil davasıdır. Her ne kadar mahkeme A ile gösterilen kısma ilişkin kabul kararı vermişse de bu karar hatalıdır. Şöyle ki, yapılan keşif, alınan fen bilirkişisi raporundan; davacı ve davalıya ait her iki parselin kadastral yola çıkışının mevcut olduğu görülmüş ve davacı iddiasını ispat edemediği sonucuna varılmış olup mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Daha açıkçası teknik bilirkişinin krokisinde A harfiyle işaretlenen yerin, babaları tarafından davacı ile davalının kullanımına bıraktığı ve ikisi tarafından kullanılan bir yer olduğu, B harfi ile belirlenen oda yerinin ise davalı ..."a ait bulunduğu keşif tutanağı kapsamı ile sabit bulunduğundan davanın reddi gerekmektedir.
    Davalının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde olduğundan kabulü ile yerel mahkeme hükmünün açıklanan nedenlerle ve 6100 sayılı HMK.nun Geçici 3.maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK.nun 428.maddesi uyarınca BOZULMASINA, davacı vekilinin temyiz itirazlarının REDDİNE ve 18,40 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davacı ve davalıya ayrı ayrı iadesine 12.03.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.












    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.