Esas No: 2021/15319
Karar No: 2022/660
Karar Tarihi: 18.01.2022
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/15319 Esas 2022/660 Karar Sayılı İlamı
4. Hukuk Dairesi 2021/15319 E. , 2022/660 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Manisa 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalı ... vekilince istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 18/01/2022 Salı günü davacı vekili Av. ... ile davalı vekili Av. ... geldi. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan tarafların vekilleri dinlendikten sonra vaktin darlığından dolayı işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmış olup dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı alacaklı vekili, davalı borçlu şirket hakkında takip yaptığını, takibin semeresiz kaldığını, borçlunun mal kaçırma amacı ile dava konusu taşınmazını diğer davalı ...'ye sattığını belirterek, davalılar arasındaki tasarrufun iptalini talep etmiştir.
Davalı ... vekili, müvekkilinin alım gücü olduğunu, raiç bedelden aldığını ve borçlu ile bir yakınlık ve tanışıklığı olmadığını belirterek, davanın reddini istemiştir.
Davalı .... cevap dilekçesi sunmamıştır.
Mahkemece, davalılar arasındaki tasarrufun işyeri devri niteliğinde olduğu, İİK'nın 280/son fıkrasındaki ilan ve bildirimlerin yapıldığının iddia ve ispat edilmediğinden bahisle davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar davalı ... vekili tarafından istinaf edilmiştir.
İstinaf mahkemesi de, davalı-borçlu şirketin malvarlığında önemli bir yeri tutan ve şirketin işleyişinin devamı için var olması gereken işyerinin satışına ilişkin tasarrufun, örtülü işletme devri niteliğiyle alacaklı lehine karinenin oluştuğu, aksinin de davalı tarafından ispatlanmadığı, bu nedenle açılan davanın kabulüne karar verilmiş olmasında usul ve yasaya aykırılık görülmediği, ilk derece mahkemesinin vermiş olduğu karar doğru olduğu, gerekçesi ile HMK 353/1-b.1 maddesi gereğince istinaf talebi esastan red edilmiş, anılan karar davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava İİK’nın 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali istemine ilişkindir.
Tasarufun iptali davalarının görülebilmesi için diğer dava koşullarının yanında, dava dayanağı alacağın gerçek olması gerekir.Bu koşulun gerçekleşmesi için davacı alacaklı ile borçlunun anlaşarak, aslında gerçek olmayan bir alacağın varmış gibi muvazaalı bir ilişki yaratarak, aralarında bir alacak -borç ilişkisi varmış gibi takibe geçilmesi ve nihai amaç olarak borçlu ile üçüncü kişi arasında gerçekleşen tasarrufun iptalini sağlayabilmektir. Böyle bir durumda davalı üçüncü kişi alacağın gerçekte var olmadığını, muvazaalı olarak yaratıldığını ileri sürebilir.
Somut olayda, davalı üçüncü kişi davacı alacaklı ile borçlu arasındaki alacak ilişkisinin gerçek olmadığını iddia etmiştir. Takip dosyası içeriğine ve diğer belgelere göre, borç kaynağı 05/12/2016 tanzim 15/02/2017 vade tarihli bono 27/04/2021 tarihinde takibe konulmuş, ödeme emri bono adresinde daimi çalışan işyeri sahibi Veli Tekdan isimli şahsa yapılmıştır. Borçlu şirketin yetkilisi olarak kayıtlarda ... ve ... isimli şahıslar görülmesine rağmen borç kaynağı bono ... isimli şahis tarafından imzalanmıştır. Buna rağmen borç bir itiraza uğramamıştır.
Bu halde, mahkemece, davacı ve borçlunun şirket olmaları nedeni ile tutmak zorunda oldukları ticari defterlerinde, konusunda uzman bilirkişi aracılığı inceleme yaptırılarak, borç kaynağı bonoya ve bu bononun düzenlemesine neden olan ticari alışverişe ilişkin kayıtların yer alıp almadığı araştırılarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekmektedir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular dikkate alınmadan eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olmuştur.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile; temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının HMK 373/1. maddesi gereğince kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının HMK 371. maddesi uyarınca BOZULMASINA, dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin de İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 3.815,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak duruşmada vekille temsil olunan davalı ...'ye verilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 18/01/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.