Esas No: 2021/15314
Karar No: 2022/659
Karar Tarihi: 18.01.2022
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/15314 Esas 2022/659 Karar Sayılı İlamı
4. Hukuk Dairesi 2021/15314 E. , 2022/659 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Osmaniye 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hüküm, süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf edilmiş, istinaf isteminin kabulü ile davanın kabulüne karar verilmiş, karar davalılar ..., ... ve ... vekilleri tarafından bu kararın temyiz edilmesi üzerine dosya duruşmalı olarak incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı alacaklı vekili, davalı borçlu ... hakkında takip yaptığını, takibin semeresiz kaldığını, borçlunun mal kaçırma amacı ile dava konusu ... plakalı aracını 19/04/2017 tarihinde davalı ...'e sattığını, ...'in 24.04.2017 tarihinde davalı ... sattığını, onun da 17/08/2017 tarihinde davalı ...'ya sattığını belirterek, davalılar arasındaki tasarrufun iptalini talep etmiştir.
Davalı ... vekili, dava koşullarının oluşmadığını, müvekkilinin galericilik yaptığını, daha önce de borçlu ile dorse ve çekici alım-satımı yapıldığını, belirterek, davanın reddini gerektiğini belirtmiştir.
Davalı ... vekili, aciz belgesi sunulmadığını, aracın galerici olan ...'e sattığını, alınan para ile borçların ödendiğini, belirtmiştir.
Davalı ... vekili, müvekkilinin karayolu ile şehirlerarası yük taşmacılığı yapan Nakliyeci olduğunu , dava konusu aracın galericiden ücret karşlığı aldığını, alnı galerinden başka araçlar da aldığını belirterek davanın reddini istemiştir.
... vekili, şirketin ...'de uluslararası taşımacılık yaptığını borçlu şirketi tanımadığını belirtmiştir.
Mahkemece, tarafların delillerinin toplanması ve yapılan tahkikat neticesinde davalı ...'nın tır galericiliği işi yaptığı, davalı borçlu ... tarafından dava konusu aracın galerici ...'ya satış yolu ile devredildiği, dava konusu aracın galerici ... tarafından ... Şırnak Merkezli davalı ...'ye satışının yapıldığı, aracın davalı ... tarafından nakliyecilik işi ile iştigal ettiği anlaşılan davalı ...'e satışının yapıldığı, davalılar arasındaki yapılan satış sözleşmeleri, banka yolu ile yapılan ödemeler, dava konusu aracın çekici olması nedeni ile nakliyeticilik işi yapan kişiler tarafından satın alınmasının ve kullanılmasının hayatın olağan akışına uygun olduğu, taraflar arasında yapılan ödemeler nazara alındığında davalılar arasındaki satış işlemlerinin gerçek satış işlemleri olduğunun anlaşıldığı, davacı tarafça davalıların alacaklılara zarar verme kastı ile bu işlemleri yaptığı hususlarının ve ispatlanamadığından bahisle davanın reddine karar verilmiştir. Karar davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
İstinaf mahkemesi, davalı borçlu ... ile ... 'in birbirlerini tanıdıkları,, ...'in davalı borçlu'ya verdiği borç karşılığı borçlunun aracına rehin koyduğu, davalı borçlu ile davalı ... birbirlerine borç verecek kadar tanıdıkları, borçluya ait olan 6 aracın önce ...'e sonra diğer davalı ...'ya devredildiği, davalı ...'in araç alım satım işi ile uğraşsa da davalı ...'nun nakliyecilik yaptığı, davalı ... 18/04/2017 ve 19/04/2017 tarihinde 5 aracı davalı borçludan satın aldığı, yerleşik Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin içtihatlarına göre davalının aynı gün içinde bu kadar araç satın alması hayatın olağan akışına aykırı olduğu, yine davalı ...'nun önce ...'e 19/04/2017'de, sonra da ...'de faaliyet gösteren (kendilerince kabul edildiği üzere) davalı ... .... Şirketine 24/04/2017'de devredilen ... plakalı çekiciyi ve dava konusu 80 EL 094 plakalı aracı satın alması (35.000,00 TL bedelli aracı 20.000,00 TL'ye ve 150.000,00 TL bedelli çekiciyi 130.000,00 TL'ye aynı gün, başka satıcılardan 17/05/2017'de devralması ancak tüm satış bedelinin davalı ...'e ödenmesi de hayatın olağan akışına aykırı olduğundan, davalıların tanıdık oldukları, bu sebeple borçlunun içinde bulunduğu mali durumun ve zarar verme kastının davalı tarafça bilindiği veya bilinmesini gerektiren emarelerin bulunduğu, davalı ... ile davalı borçlunun ticari ilişki içinde bulunduğu, davalı 3. kişi ...'in 2 gün içinde ve davalı ...'nun da aynı gün içinde davalı ... ve davalı ... .. Nakliye şirketinden araç alıp tüm bedeli davalı ...'e ödemesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğu ve davalılar arasında yapılan tasarrufun mal kaçırma amaçlı olduğu kanaatine varıldığı gerekçesi ile davacı vekilinin istinaf sebepleri yerinde görülmüş, ilk derece mahkemesi kararı kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmiş, anılan karar davalılar ..., ... ve ... vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
İlk derece mahkemesince verilen karara yönelik olarak davalılar ..., ... ve ... vekilleri tarafından yapılan istinaf başvurusu üzerine HMK'nın 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön bulunmamasına, göre usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
Dava İİK'nın 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali davasına ilişkindir.
1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, davalılar ... ve borçlu ... arasında önceye dayalı ticari ilişki bulunmasına göre, davalı ... vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir.
2-İİK.nun 282. maddesi gereğince iptal davaları borçlu ve borçlu ile hukuki muamelede bulunan veya borçlu tarafından kendilerine ödeme yapılan kimseler ile bunların mirasçıları aleyhine açılır. Ayrıca, kötü niyetli üçüncü şahıslar hakkında da iptal davası açılabilir. İİK’nın 283/II maddesine göre de iptal davası, üçüncü şahsın elinden çıkarmış olduğu mallar yerine geçen değere taalluk ediyorsa, bu değerler nispetinde üçüncü şahıs nakden tazmine (davacının alacağından fazla olmamak üzere) mahkûm edilmesi gerekir. Bu ihtimalde 3. kişinin sorumlu olduğu miktar, elden çıkarılan malın o tarihteki gerçek değeridir. Bir başka anlatımla dava ve tasarrufa konu malı elinde bulunduran şahsın kötü niyetli olduğunun kanıtlanamaması halinde dava tümden reddedilmeyip borçlu ile tasarrufta bulunan şahıs tasarrufa konu malı elinden çıkardıkları tarihteki gerçek değeri oranında ve alacak miktarı ile sınırlı olarak tazminata mahkum edilmeleri gerekir.
Somut olayda davalı ... aracı üçüncü kişi ...'den satın alana dördüncü kişi, ... ise anılan şirketter satın alan 5.kişi konumundadır. Bu davalıların borçlu ile doğrudan irtibatlı oldukları, borçlunun mali durumunu bilen veya bilmesi lazım gelen kişilerden olduğu iddia ve ispat edilmemiştir. ... Silopide faaliyet gösterdiği, ...'nun nakliyecilik belgesi olduğu ve bu işle iştigal ettiği, dava konusu araç alıp satmasında olağan dışı bir durumun olmadığı ortadır.
Bu halde davalılar, ... ve ... hakkındaki davanın reddi ile İİK'nın 283/2.maddesi gereğince davalı ...'in dava konusu aracı elinden çıkardığı, 24.04.2017 tarihindeki gerçek değeri ile sınırlı olarak tazminat ödemesine karar verilmesi verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olmuştur.
SONUÇ: Yukarda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalılar ... vekilinin temyiz itirazlarının reddine, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalılar ... Uluslararası Nakliyat Otomotiv Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi ve ... vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, HMK'nın 373/2. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının Adana Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesine, kararın bir örneğinin İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, 3.815,00 TL vekalet ücretinin davalı ... ve ...'den alınarak duruşmada vekille temsil olunan davacıya verilmesine, peşin alınan harcın istek halinde davalılara geri verilmesine, 18/01/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.