19. Ceza Dairesi Esas No: 2016/13719 Karar No: 2017/9820 Karar Tarihi: 20.11.2017
1072 Sayılı Kanuna Aykırılık - Kumar Oynanması İçin Yer ve İmkan Sağlama - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2016/13719 Esas 2017/9820 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir hükümde, sanık 1072 Sayılı Kanuna Aykırılık ve Kumar Oynanması İçin Yer ve İmkan Sağlama suçlarından mahkum edilmiştir. Temyiz isteği reddedilerek, sanık sadece en ağır cezayı gerektiren 1072 sayılı Kanun'un 2. maddesi uyarınca cezalandırılmıştır. Ancak, sanığın hak yoksunluğuna hükmedilmesi Anayasa Mahkemesinin kararı nedeniyle yeniden değerlendirilerek bozulmuştur. TCK'nın 228/1. maddesi ve 1072 sayılı Kanun'un 2. maddesi arasındaki hukuki farka rağmen, sanığın cezası sadece 1072 sayılı Kanun’un 2. maddesi uyarınca verilmiştir. Kanıtlar ve belgeler dikkate alınarak verilen kararda, eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve suç tipine uyduğu hükme bağlanmıştır. Sanığın hak yoksunluğuna hükmedilmesinin yeniden değerlendirilmesi gerektiği belirtilerek, TCK'nın 53. maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanması kararlaştırılmıştır. Kanun maddeleri 1072 Sayılı Kanun'un 2. maddesi ve TCK'nın 228/1 ve 53. maddeleridir.
19. Ceza Dairesi 2016/13719 E. , 2017/9820 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇLAR : 1072 Sayılı Kanuna Aykırılık, Kumar Oynanması İçin Yer ve İmkan Sağlama HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. TCK"nın 228/1. maddesinde yer alan suç ile 1072 sayılı Kanun"un 2. maddesinde yer alan suçun koruduğu hukuki yararın farklı olmasına karşın; sanık hakkında TCK"nın 44. maddesi gerekçe gösterilerek sadece en ağır cezayı gerektiren 1072 sayılı Kanun"un 2. maddesi uyarınca cezalandırılmasına karar verilmesi, karşı temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Yükletilen suçun sanık tarafından işlendiğinin kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanun’da öngörülen suç tipine uyduğu, Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır. Ancak, Kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesi uyarınca hak yoksunluklarına hükmedilmiş ise de, 24/11/2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı ile anılan maddenin bazı hükümlerinin iptal edilmiş olması nedeniyle yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu, Bozmayı gerektirmiş ve sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün BOZULMASINA, bu aykırılık yeniden yargılama yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte olduğundan, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 322. maddesi uyarınca, hükümden TCK’nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün çıkartılıp, yerine ""24/11/2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı iptal kararı da gözetilerek, kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak, TCK’nın 53. maddesinin uygulanmasına," ibaresi yazılmak suretiyle, başkaca yönleri kanuna uygun bulunan hükmün, tebliğnameye kısmen uygun olarak, DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 20/11/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.