Esas No: 2015/33549
Karar No: 2017/9813
Karar Tarihi: 20.11.2017
6222 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/33549 Esas 2017/9813 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
SUÇ : 6222 Sayılı Kanuna Aykırılık
HÜKÜM : Beraat
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1) Gerekçeli karar başlığında suç tarihinin son müsabaka tarihi olan "08.04.2013" yerine "01.04.2013" olarak gösterilmesi,
2) I. GENEL OLARAK
Adli kontrol benzeri bir kurum olarak öngörülen seyirden yasaklanma tedbiri, 14.4.2011 tarihli ve 27905 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6222 sayılı Sporda Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanun"un 18. maddesinin sekizinci fıkrasında düzenlenmiştir. Buna göre, spor müsabakalarını seyirden yasaklanan kişi, yasaklama kararının sebebini oluşturan fiilin işlendiği müsabakanın tarafı olan ve taraftarı olduğu takımın katıldığı spor müsabakalarının yapılacağı gün, yurt içinde bulunduğu takdirde, müsabakanın başlangıç saatinde ve bundan bir saat sonra bulunduğu yere en yakın genel kolluk birimine başvurmakla yükümlüdür. Anılan yükümlülüğe aykırı hareket eden kişi, yirmişbeş günden az olmamak üzere adli para cezası ile cezalandırılır (m.18/9).
Bu kanunda, spor müsabakalarını seyirden yasaklanma tedbiri üç halde söz konusudur.
Birincisi, anılan Kanun"un 18. maddesinin birinci fıkrasında düzenlenmiştir. Bu fıkra hükmüne göre, 6222 sayılı Kanun"da sayılan veya bu Kanun"un yollama yaptığı suçlardan herhangi birinin işlenmesi dolayısıyla yapılan yargılama sonucunda suçun işlendiğinin sabit görülmesi halinde, mahkemece kurulacak olan hükümde, kişi hakkında yaptırım niteliğindeki spor müsabakalarını seyirden yasaklanma güvenlik tedbirine hükmedilecektir.
Güvenlik tedbirleri, kanunda öngörülen toplumsal savunma vasıtaları olup, toplum için tehlike oluşturan suçun işlenmesinden sonra tehlikeli failler hakkında ceza yerine veya ceza ile birlikte hakim tarafından hükmedilen yaptırımlardır.
5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun genel hükümler bölümünde 53. ve 60. maddeleri arasında güvenlik tedbirleri sayılmıştır. Bu tedbirler arasında "seyirden yasaklanma" tedbirine yer verilmemiştir. Spor müsabakalarını seyirden yasaklanma güvenlik tedbirinin yasal dayanağını ise, 6222 sayılı Kanun"un 18. maddesinin birinci fıkrası oluşturmaktadır. Buna göre, bu tedbir 6222 sayılı Kanunda tanımlanan veya bu Kanunun yollama yaptığı diğer suçlar için uygulanabilen, bir hakkın yasaklanması sonucunu doğuran, kanun ile öngörülmüş ve yasaklanma kararının sebebini kovuşturan hakim tarafından ceza yerine veya ceza ile birlikte hükmedilen yaptırım niteliğindeki bir güvenlik tedbiridir. Bu tedbir ile faildeki tehlikelilik halinin ortadan kaldırılması, onun tedavi ve ıslah edilmesi amaçlanmaktadır.
Kişi hakkında hükmolunan cezanın hapis veya adli para cezası olması halinde, seyirden yasaklanma güvenlik tedbirinin infazına hükmün kesinleşmesiyle derhal başlanır ve söz konusu güvenlik tedbirinin infazı, cezanın infazının tamamlanmasından itibaren bir yıl geçmesiyle sona erer.
Kişi hakkında kamu davasının açılmasının ertelenmesine, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına, kısa süreli hapis cezası yerine seçenek yaptırım olarak tedbire veya hükmedilen hapis cezasının ertelenmesine karar verilmesi halinde de, seyirden yasaklanma güvenlik tedbirinin infazı hükmün/kararın kesinleştiği tarihten itibaren bir yıl geçmesiyle sona erer (m.18/6).
Bu güvenlik tedbirine, kusurun bulunmaması nedeniyle ceza verilmesine yer olmadığı kararı ile birlikte hükmedilmesi halinde ise, hükmün kesinleştiği tarihten itibaren bir yıl geçmesiyle bu güvenlik tedbirinin uygulanmasına son verilir.
İkincisi ise, anılan Kanun"un 18. maddesinin üçüncü fıkrasında düzenlenmiştir. Bu fıkra hükmüne göre, 6222 sayılı Kanun"da tanımlanan veya yollamada bulunulan ilgili kanunlardaki suçlardan birinin işlendiği şüphesinin olması ve bu şüphe nedeniyle hakkında soruşturma başlamış olması durumunda hiçbir karara gerek olmaksızın Kanun gereği derhal uygulamaya konulan özgün ve önleyici koruma tedbiri olarak spor müsabakalarını seyirden yasaklama tedbiridir.
Ceza muhakemesinde koruma tedbirleri, kişinin suçluluğu yargı kararıyla tespit edilmeden önce temel bir hakkın sınırlandırılması sonucunu doğuran ve amacı muhakemenin yapılabilmesini veya ileride verilmesi muhtemel olan hükmün infazının yerine getirilmesini sağlamak olan işlemlerdir. Koruma tedbirleriyle ulaşılmak istenen amaçlar arasında şüpheli kişinin veya sanığın hazır bulunmasını ve delillerin karartılmamasını güvence altına almak başta gelir ayrıca koruma tedbirleriyle, kişi hak ve özgürlüklerini sınırlandırmanın kanunla yapılması, geçici olması ve amaç değil araç olması esastır.
Seyirden yasaklama tedbiri bakımından 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanun"undaki koruma tedbirlerine ilişkin genel kuralların dışına çıkılmıştır. Nitekim, ceza yargılamasına konu seyirden yasaklama kararının sebebini oluşturan eylemden ayrı olarak mahkeme kararı olmaksızın uygulanması, ceza muhakemesinin yapılmasını veya yapılan muhakemenin sonunda verilecek kararları etkileme özelliğinin bulunmaması, verilmesi muhtemel hapis veya adli para cezasının infazını güvence altına alma ile delil temini ve muhafazası amaçlarını taşımaması, anılan Kanun"un 18/3. maddesi uyarınca yerine getirilen seyirden yasaklama tedbirini ceza yargılamasında uygulanan diğer koruma tedbirlerinden farklı kılmaktadır. Özellikleri dikkate alındığında seyirden yasaklama koruma tedbiri, klasik koruma tedbirlerinin sahip olduğu amaca hizmet etmemekte, suçun önlenmesi amacını taşıdığı anlaşılmaktadır.
6222 sayılı Kanun"da tanımlanan veya anılan Kanun"un yollamada bulunduğu diğer kanunlarda belirtilen suçlarla ilgili olarak başlatılan ceza muhakemesinin anılan Kanun"un 18/1. ve 18/6. maddesinde belirtilen kararlardan biri ile sonuçlanması halinde, koruma tedbiri niteliğinde olan seyirden yasaklama tedbiri, güvenlik tedbiri niteliğinde olan seyirden yasaklanma yaptırımına dönüşür ve anılan Kanun"un 18/1. ve 18/6. maddelerinde belirtilen sürelerle spor müsabakalarını seyirden yasaklanma tedbirinin uygulanmasına devam edilir.
6222 sayılı Kanun"un 18/5. maddesinde, koruma tedbiri olarak verilen "seyirden yasaklama" kararına karşı itiraz mercileri gösterilerek hangi hallerde "seyirden yasaklama"nın kaldırılacağı belirtilmiştir.
Birinci hal; soruşturma aşamasında "seyirden yasaklama" kararına karşı Cumhuriyet savcısına yapılacak itirazın, kovuşturma aşamasında kovuşturmayı yürüten mahkemeye yapılacak itirazın yerinde görülüp kabul edilmesiyle veya re"sen anılan makamlar tarafından seyirden yasaklama koruma tedbiri derhal kaldırılır.
İkinci hal; 6222 sayılı Kanunda yer alan suçlar ile bu kanunla yollamada bulunulan kanunlardaki suçlar hakkında soruşturma başlamasıyla verilecek seyirden yasaklama koruma tedbiri; koruma tedbirinin uygulanmasına neden olan suça bağlı yapılan soruşturma neticesinde CMK 171. veya 172. maddelerine göre kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmesi halinde derhal kaldırılır.
Üçüncü hal; 6222 sayılı Kanunda yer alan suçlar ile bu kanunla yollamada bulunulan kanunlardaki suçlar hakkında soruşturma başlamasıyla verilen seyirden yasaklama türündeki koruma tedbiri; koruma tedbirinin uygulanmasına neden olan suça bağlı yapılan kovuşturma neticesinde sanık hakkında CMK 223/2. maddesine göre beraat veya 223/8. maddesine göre düşme kararları verilmesi halinde derhal kaldırılır.
6222 sayılı Kanun"un 18/6. maddesindeki düzenlemede ise, önödeme halinde, önödemede bulunulduğu tarihten itibaren, bir yıl süreyle spor müsabakalarını seyirden yasaklama tedbirinin uygulanmasına devam edileceği belirtilmiştir.
Bu halde; 6222 sayılı Kanunda yer alan suçlar ile bu kanunla yollamada bulunan kanunlardaki suçlarla ilgili olarak soruşturma başlamasıyla verilecek seyirden yasaklama koruma tedbiri; koruma tedbirinin uygulanmasına neden olan suça bağlı yapılan soruşturma ve kovuşturma sırasında önödemede bulunulduğu takdirde, sanık hakkında TCK 75. maddesine göre kamu davası açılmaması veya CMK 223/8. maddesine göre düşme kararı verilmesi halinde, önödemede bulunulduğu tarihten itibaren, bir yıl süreyle spor müsabakalarını seyirden yasaklama tedbirinin uygulanmasına devam edilir.
Anayasa Mahkemesinin koruma tedbirinin anayasaya aykırılık iddialarına ilişkin karar örneklerinde ise;
Erzurum 3. Sulh Ceza Mahkemesi, Demirci Sulh Ceza Mahkemesi ve Derik Sulh Ceza Mahkemesi"nin başvuru kararlarında, Cumhuriyet savcısının ya da mahkemenin kararı olmaksızın yasaklama tedbirinin uygulanmasının masumiyet karinesine aykırı olduğu, özgürlük ve güvenlik hakkı ile insan haklarına saygı yükümlülüğü ile bağdaşmadığı ve seyahat hakkının kısıtlandığı, bu tedbirlere karşı itiraz hakkının tanınmamasının hak arama hürriyetine ters düştüğü, temel hak ve özgürlüklerin ölçüsüz olarak sınırlandığı, ayrıca kurallarda yer alan "taraftar" kavramı ile yükümlülüklerin uygulanmasına ilişkin kavramların belirsiz olduğu belirtilerek 6222 sayılı Kanun"un 18. maddesinin 3., 8. ve 9. fıkralarının, Anayasa"nın 2., 5., 10., 12., 13., 15., 19., 23., 36., 38. ve 59. maddelerine aykırı olduğu ileri sürülmüştür. Anayasa Mahkemesi 11.09.2014 tarih ve 2014/138 karar sayılı kararında, söz konusu madde fıkralarının anayasaya aykırı olmadığını kabul etmiştir.
Tavşanlı 1. Asliye Ceza Mahkemesi"nin başvuru kararında, suçta ve cezada, geçerli olan kanunilik ilkesi gereği idarenin düzenleyici işlemleri ile ceza ihdas edemeyeceği, suçu oluşturan eylemin ve suçun unsurlarının kanun ile belirlenmediği, seyirden yasaklama tedbirine ilişkin kararın kim tarafından verileceğinin ve uygulanacağının düzenlenmediği, bazı hususlarda kanun yerine yönetmelikle düzenleme yapıldığı, tedbire uyulmaması durumunda verilecek cezanın hapis cezası olarak infaz edilme ihtimalinin bulunmasına rağmen konunun yönetmelikle düzenlenmesi ve idareye bu konuda yetki verilmesinin kanunilik ilkesini ihlal ettiğini, ayrıca belirlilik ve öngörülebilirlik açısından da hukuka uygun olmadığını belirtilerek 6222 sayılı Kanun"un 18. maddesinin 3. fıkrasının birinci cümlesi ile 9. fıkrasının, Anayasa"nın 38. maddesine aykırı olduğu ileri sürülmüştür. Anayasa Mahkemesi 13.11.2014 tarih ve 2014/167 karar sayılı kararında, söz konusu madde fıkralarının anayasaya aykırı olmadığını kabul etmiştir.
Sivas Çocuk Mahkemesi"nin başvuru kararında, hakkında soruşturma başlatılmış kimse hakkında hakim ya da mahkeme kararı olmaksızın kolluk tarafından idari bir işlem ile spor müsabakalarını seyirden men tedbiri uygulandığı, bu tedbirin açık ve belirli bir tedbir olmadığı ayrıca kuralların kanunilik ilkesini ve hiç kimsenin fiilin işlendiği zaman suç oluşturmayan fiilden mahkum edilemeyeceği kuralını ihlal ettiği belirtilerek 6222 sayılı Kanun"un 18. maddesinin 3. ve 9. fıkralarının, Anayasa"nın 38. maddesine aykırı olduğu ileri sürülmüştür. Anayasa Mahkemesi 18.02.2015 tarih ve 2015/17 karar sayılı kararında, söz konusu madde fıkralarının anayasaya aykırı olmadığını kabul etmiştir.
Son olarak da, anılan Kanun"un 18. maddesinin yedinci fıkrasında önleyici idari tedbir öngörülmüştür. Bu fıkra hükmüne göre, alkol ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde etkisinde olduğu açıkça anlaşılan kişi, spor alanına alınmaz. Bu şekilde spor alanlarına giren ve dışarı çıkmamakta ısrar eden kişi zor kullanılarak dışarı çıkarılır ve bu madde hükümlerine göre bir yıl süreyle spor müsabakalarını seyirden yasaklanır. Bu durumda ilgili kişi hakkında spor müsabakalarını seyirden yasaklama tedbirine karar vermeye Cumhuriyet savcısı yetkilidir (m.23/3). Eylem suç oluşturmasa bile, kişi önleyici idari tedbir olarak spor müsabakalarını seyirden yasaklanabilmektedir. Cumhuriyet savcısının bu konuda verdiği karara karşı Kabahatler Kanunu hükümlerine göre kanun yoluna başvurulabilir.
II. SUÇLA KORUNAN HUKUKİ YARAR
6222 sayılı Kanun"un 18/9. maddesinde öngörülen suçla korunan hukuki değer, faildeki tehlikelilik halinin ortadan kaldırılması, bu yolla kişilerin güvenli ve huzurlu bir ortamda spor müsabakalarını izlemesi ve dolayısıyla kamu güvenliğinin sağlanmasıdır.
III. SUÇUN FAİLİ VE MAĞDURU
Bu suçun faili, spor müsabakalarını seyirden yasaklanan bir kimse olabilir, suçun mağduru ise, soyut tehlikeye maruz kalan toplumun bireyleridir.
IV. SUÇUN MADDİ UNSURU
Bu suçun maddi unsuru, güvenlik ya da koruma veya önleyici idari tedbir gereği spor müsabakalarını seyirden yasaklanan kişinin, yasaklama kararının sebebini oluşturan fiilin işlendiği müsabakanın tarafı olan ve taraftarı olduğu takımın katıldığı spor müsabakalarının yapılacağı gün, yurt içinde bulunduğu takdirde, müsabakanın başlangıç saatinde ve bundan bir saat sonra bulunduğu yere en yakın genel kolluk birimine başvurma yükümlülüğüne aykırı davranmasıdır. Soyut tehlike suçu niteliğinde bulunan bu suçta, anılan başvurma yükümlülüğüne aykırı davranış gerçekleştirilmesinin güvenli ve huzurlu bir ortamda spor müsabakalarını izleyen kişiler açısından genel olarak tehlike (zarar doğurabilme olasılığı) meydana getirmesi yeterli sayılmış, ayrıca somut bir tehlikenin ve zararın doğması aranmamıştır.
V. SUÇUN MANEVİ UNSURU
Bu suçun manevi unsuru genel kast olup, fail, müsabaka günü bulunduğu yere en yakın genel kolluğa iki kez başvurma yükümlülüğünün olduğunu bilerek bu yükümlülüğünü yerine getirmeme halinde cezalandırılır ve failin saiki önem taşımaz.
VI. SUÇA ETKİ EDEN HALLER
Bu suçla ilgili olarak cezanın artırılmasını veya daha az ceza verilmesini gerektiren herhangi bir hüküm öngörülmemiştir.
VII. SUÇUN ÖZEL GÖRÜNÜŞ BİÇİMLERİ
a)Teşebbüs: Soyut tehlike suçu niteliğinde bulunması ve başvurma yükümlülüğüne aykırı davranma halinde suçun oluşması nedeniyle bu suça teşebbüs mümkün değildir.
b)İştirak: Başvurma yükümlülüğüne aykırı davranma biçimindeki hareket bakımından özgü suç niteliği söz konusu olduğundan, bu durumda böyle bir yükümlülüğü bulunmayan üçüncü kişilerin bu suça ancak azmettiren veya yardım eden konumunda iştirakleri mümkündür.
c)İçtima: Suçların içtimaı bakımından özel bir hüküm düzenlenmediğinden bu hususta genel hükümler uygulanacaktır.
VIII. SONUÇ
Yukarıda belirtilen kanun ve yönetmelik hükümleri, Anayasa Mahkemesi kararları ile koruma tedbiri olarak spor müsabakalarını seyirden yasaklama kararının hukuki niteliği nedeniyle, kolluk tarafından spor müsabakalarını seyirden yasaklama tedbiri uygulanmasında ve sanığın, yurt içinde bulunduğu takdirde, yasaklama kararının sebebini oluşturan fiilin işlendiği müsabakanın tarafı olan ve taraftarı olduğu takımın katıldığı spor müsabakasının başlangıç saatinde ve bundan bir saat sonra bulunduğu yere en yakın genel kolluk birimine başvurmasında hukuka aykırılık bulunmamaktadır.
Koruma tedbiri olarak spor müsabakalarını seyirden yasaklama kararının şüpheliye tebliğ edilmesi biçimini öngören yasal mevzuatımızda açık bir düzenleme yer almamaktadır. Uygulamada görünen şüphelinin de imzasının bulunduğu tebliğ - tebellüğ belgesi ile faile yükümlülük yükletilmemekte, genel kolluk biriminin şüpheliyi aydınlatma ve soruşturma evresinde yapılan işlemlerin tutanağa bağlanması kapsamında, müdafii veya vekil sıfatıyla bir kimsenin hazır bulunma koşulunun olmadığı, bizzat muhatabına yapılması gereken, kanundan doğan ve derhal uygulanmaya konulan yükümlülüklere ilişkin bildirim niteliğinde bir işlem olup anılan suçun kanuni bir unsuru değildir.
6222 sayılı Kanun"un 18/9. maddesinde tanımlanan suçun manevi unsuru genel kast olup, fail, maç günü kolluğa iki kez başvurma yükümlülüğünün olduğunu bilerek bu yükümlülüğünü haklı ve kabul edilebilir bir mazeret ileri sunmamak suretiyle yerine getirmediği takdirde, bu suçtan cezalandırılması mümkündür.
Bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde;
11/05/2012 tarihinde Beşiktaş – Trabzonspor futbol takımları arasında yapılan spor müsabakası öncesinde sanığın stadyum dışarısında 6222 sayılı Kanun"un 13/3. maddesi kapsamında spor alanlarına yasak madde sokulması eylemi sonrası başlatılan soruşturma gereğince spor müsabakalarını seyirden yasaklama koruma tedbiri derhal uygulamaya konulması, sanığın, haklı ve kabul edilebilir bir mazaret sunmaksızın yasaklama kararının sebebini oluşturan fiilin işlendiği müsabakanın tarafı olan ve taraftarı olduğu Beşiktaş takımının 01.04.2013 ve 08.04.2013 tarihlerinde oynanan futbol müsabakalarının başlangıç saatinde ve bundan bir saat sonra bulunduğu yere en yakın genel kolluk birimine başvurmaması ve sanık hakkında derhal uygulamaya konulanan koruma tedbirinin, kolluk birimine başvurma yükümlülüğünden sonra kalkması (İstanbul 4. Sulh Ceza Mahkemesi"nin18.04.2013 tarih ve 2012/1527 Esas, 2013/367 Karar) karşısında, koruma tedbirinin gereklerine uymayan sanığın eyleminin 6222 sayılı Kanun"un 18. maddesinin 9. fıkrasında tanımlanan suçu oluşturduğu gözetilmeden; sanığın mahkumiyeti yerine yasal olmayan ve yerinde görülmeyen gerekçeyle yazılı şekilde beraat kararı verilmesi,
Kabule göre de;
3)6222 sayılı Kanun"un 18/3. maddesinin ikinci cümlesinde yer alan ".... kovuşturma evresinde mahkeme tarafından bu tedbirin kaldırılmasına karar verilmediği takdirde ..." hükmü karşısında, 6222 sayılı Kanunda yer alan suçlar ile bu kanunla yollamada bulunulan diğer kanunlardaki suçlar hakkında soruşturma başlamasıyla verilecek seyirden yasaklama koruma tedbirinin kaldırılması hususunda, kovuşturma evresinde yasaklama kararının sebebini oluşturan eylemin görüldüğü mahkemece karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, sanığın koruma tedbirinin gereği olan kolluğa müracaat etme yükümlülüğünün ihlalini kovuşturan mahkemece, beraat kararı ile birlikte yasaklama kararının kaldırılmasına karar verilmesi,
Kanuna aykırı ve O Yer Cumhuriyet savcısının temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, tebliğnameye aykırı olarak HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 20/11/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.