Esas No: 2021/2109
Karar No: 2022/6468
Karar Tarihi: 29.09.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/2109 Esas 2022/6468 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Dava, kredi sözleşmelerinden kaynaklı olan alacağın tahsili için yapılan takip sonrasında davalıların itirazlarının iptali ve icra inkar tazminatına yöneliktir. İlk Derece Mahkemesi, davanın kısmen kabulüne karar vermiş, Bölge Adliye Mahkemesi ise yapılan istinaf başvurusunu esastan reddetmiştir. Davacı taraf, Bölge Adliye Mahkemesi kararına karşı temyiz başvurusunda bulunmuştur. Temyiz incelemesi sonucunda, diğer temyiz itirazlarının reddine karar verilmiş, ancak davalıların vekalet ücretlerine ilişkin feragat etmeleri nedeniyle davacının bu yönde yaptığı temyiz itirazları kabul edilmiştir. Bu nedenle Bölge Adliye Mahkemesi kararı bu yönden bozulmuş, dava dosyası İlk Derece Mahkemesi'ne gönderilmiştir. HMK'nın 353/b-1 ve 373/1 maddeleri uyarınca karara karşı yapılan istinaf başvurusu esastan reddedilmiş, dava dosyası İlk Derece Mahkemesi'ne gönderilmiş ve davacının ödediği temyiz harcı isteği halinde iade edilecektir.
Kanun Maddeleri: HMK'nın 353/b-1 ve 373/1 maddeleri.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 11. HUKUK DAİRESİ
Taraflar arasında görülen davada Antalya 1. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 21.06.2019 tarih ve 2017/114 E- 2019/412 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi'nce verilen 17.12.2020 tarih ve 2019/2432 E- 2020/1669 K. sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, dava dışı Haskal Tur. ... Ltd. Şti ile 17/07/2012 tarihli 2.000.000,00 TL bedelli 10/03/2013 tarihli 5.000.000,00 TL bedelli, 30/04/2014 tarihli 5.250.000,00 TL bedelli, 06/11/2014 tarihli 7.500.000,00 TL bedelli kredi sözleşmeleri ve ekli kefalet sözleşmelerinin imzalandığını, davalıların kredi sözleşmelerini müşterek ve müteselsil kefil sıfatı ile imzaladıklarını, kredi borçlarının ödenmemesi üzerine asıl borçlu şirket ile birlikte davalılara 21/06/2016 tarihinde gönderilen kat ihtarnamesinin sonuçsuz kaldığını, kredi borcunun teminatı olarak asıl borçlu şirketin bir adet taşınmazına 16.000.000,00 TL bedelle ipotek tesis edildiğini, kefil olan davalılar aleyhine Antalya 7. İcra Müdürlüğünün 2016/11900 esas sayılı dosyasında icra takibi başlatıldığı, davalıların haksız itirazları nedeni ile takibin durduğunu, icra takibinde nakit kredi alacağı yönünde 29 adet çekten kaynaklı 37.410,00 TL tutarındaki gayri nakit riskin deposunun talep edildiğini, takip sonrasında on adet çek sorumluluk bedelinin davacı banka tarafından tazmini neticesinde 12.900,00 TL tutarında gayri nakit riskin nakde dönüşerek asıl alacağa eklendiğini ileri sürerek, davalıların itirazlarının iptali ile alacağın %20 si oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar davaya cevap vermemiştir.
İlk Derece Mahkemesince, iddia, savunma, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamınına göre davanın kısmen kabulü ile davalıların takip dosyasında; 6.101.371,52 TL asıl alacak, 844.735,59 TL işlemiş faiz, 57.469,89 TL gider vergisi olmak üzere toplam 7.003.577,00 TL alacağa yapmış oldukları itirazın iptaline, hüküm altına alınan alacağın (7.003.577,00 TL) üzerinden hesap edilen %20 oranındaki icra inkar tazminatının davalılardan tahsiline, takip tarihinden itibaren asıl alacak miktarına %48,48 oranında, nakte dönüşen çekler için %30,24 oranında temerrüt faizi ve faiz üzerinden %5 gider vergisi uygulanmasına, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
Karara karşı, davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesince, banka tarafından sunulan bila tarihli çek taahhütnamesinde sadece müşteri Haskal Turizm... Ltd. Şti 'nin kaşesi ve imzası bulunduğu, davalı kefillerin imzalarının bulunmadığı, faiz oranlarının TCMB tarafından bildirilen faiz oranlarına göre hesaplandığı, çek depo bedelinden davalıların sorumlu olduğuna ilişkin herhangi bir sözleşme hükmü olmadığı, çek taahhütnamesinde davalı kefillerin imzaları bulunmadığı, sigorta prim borcu kredi sözleşmelerinin eki niteliğinde olmayıp, primlerin tahsilatlarla sona erdiğinin kabulü ve kefillerin sorumlu olmadığı, gayri nakdi nitelikte çek depo talebi asıl alacaktan ayrı bir talep olduğundan hüküm fıkrasında bu talebe yönelik ayrı bir hüküm fıkrası oluşturulması ve karar tarihi itibariyle davalı lehine 2.725,00 TL vekalet ücretine hükmedilmesinin doğru olduğu gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
1- Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK'nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından davacı vekilinin aşağıdaki bent dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, itirazın iptali istemine ilişkindir. Yukarıda yapılan özetten de anlaşılacağı üzere Bölge Adliye Mahkemesi kararının davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya Dairemize gönderilmiş olup bu aşamada davalılar vekili Av. ...'ın 07.03.2022 havale tarihli dilekçesi ile 21.06.2019 tarihli karar gereği davalılar lehine hükmedilen vekalet ücretinden ve taraflarınca yapılan masraflardan feragat ettiğini bildirdiği anlaşılmıştır. Davalılar vekilinin dosyada bulunan vekaletnamesinde feragat yetkisinin bulunduğu da görülmüştür. Feragat, HMK’nın 307. maddesi uyarınca istemde bulunanın talep sonucundan vazgeçmesidir.
Bu durumda davacı vekilinin vekalet ücretine ilişkin temyiz itirazlarının davalılar vekilinin 07.03.2022 havale tarihli dilekçesi kapsamında kabulü ile Bölge Adliye Mahkemesi'nce verilen kararın bu yönden bozularak ortadan kaldırılmasına, dava dosyasının davalılar vekilinin 07.03.2022 tarihli dilekçesi kapsamında bir hüküm kurulmak üzere İlk Derece Mahkemesi'ne gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin vekalet ücretine ilişkin temyiz itirazlarının davalılar vekilinin 07.03.2022 havale tarihli dilekçesi kapsamında kabulü ile İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının bu yönden BOZULARAK KALDIRILMASINA, HMK'nın 373/1. maddesi uyarınca dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davacıya iadesine, 29/09/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.