Abaküs Yazılım
6. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/420
Karar No: 2021/1707
Karar Tarihi: 23.11.2021

Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2021/420 Esas 2021/1707 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, bir inşaattan satın aldığı taşınmazın bedeline karşılık olarak davalı şirkete ödeme yaptıktan sonra inşaatın tamamlanmadığını öne sürerek ilamsız icra takibi başlatmıştır. Davalılar itiraz ederek takibin durdurulmasını talep etmiştir. Mahkeme davacının alacaklı olduğu kararını vererek davalıların itirazını iptal etmiştir. Adalet Bakanlığı ise tüm davalıların itirazlarının iptal edilmesi kararının hukuka uygun olmadığını, sadece belirli miktarlardaki itirazların iptal edilmesi gerektiğini gerekçe göstererek kanun yararına bozma talebinde bulunmuştur. Ancak mahkemenin kararı kesinleştiği için bu talep reddedilmiştir. Kanun yararına bozma yolu, kesinleşmiş kararlarda yanlış tespit edilmiş maddi hukuk veya kanuna açıkça aykırılık bulunduğunda kullanılabilir.
Kanun Maddeleri:
- HMK m. 363/1: Kanun yararına temyiz yolu, kesinleşmiş kararlarda yanlış tespit edilmiş maddi hukuk veya kanuna açıkça aykırılık bulunduğunda kullanılabilir.
6. Hukuk Dairesi         2021/420 E.  ,  2021/1707 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı vekili; davacının davalı şirketin müteahhitliğini yaptığı inşaattan satın almış olduğu taşınmazın bedeline mahsuben davalı ..."nın hesabına gönderdiği 24.000 TL ile davalı ..."ya elden vermiş olduğu 50.000 TL.nin iadesi için başlattığı ilamsız icra takibine davalılar tarafından itiraz edilerek itirazın durduğunu ileri sürerek, 24.000 TL yönünden tüm davalıların itirazının, 50.000 TL yönünden ise davalı şirket ve diğer davalı ..."nın yapmış olduğu itirazın iptaline ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davacı ile davalı şirket arasında sözleşme imzalandığını, davalılar .... ve .....’a yapılan ödemelerin şirket adına alındığını, davacının sözleşmeyi haksız yere feshettiğini, vekaletin azledilmesi ile de davalı şirketin inşaata devam edebilme imkanının kalmadığını bu nedenlerle davanın ... ve ... yönünden husumet yokluğundan, davalı şirket yönünden ise esastan reddedilmesini talep etmişlerdir.
    Mahkemece, davacı tarafından yapılan ödeme miktarının sabit olduğu, inkar edilmeyen belgeye göre davacının satın aldığı daire bedeli olarak tahsilatın yapıldığının anlaşıldığı, gayrimenkul satışına ilişkin mevcut hukuki düzenlemeler ve aradan geçen süreye rağmen müteahhit şirketin edimini ifa etmediği gerekçesiyle davacının davalılardan 74.000,00 TL alacaklı olduğunun kabulü ile icra takibine davalılar tarafından yapılan itirazın iptaline, takibin devamına, alacak miktarının likit olması nedeniyle icra inkar tazminatına karar verilmiştir.
    Kararı kanun yararına bozulması için Adalet Bakanlığı temyiz etmiştir.
    Kararı, Adalet Bakanlığı davacı vekilinin dava dilekçesinde borcun tamamına her üç davalı tarafından itiraz edilen takipte, 24.000 TL yönünden tüm davalıların itirazının, 50.000 TL yönünden ise davalı şirket ve diğer davalı ..."nın yapmış olduğu itirazın iptalini istediği gözetilmeksizin, talebi aşar şekilde takibin tamamı yönünden bütün davalıların itirazlarının tümden iptaline karar verilmesi doğru olmadığı gibi bu yönde hüküm kurulurken 24.000 TL.nin davalı ... tarafından, 50.000 TL.nin ise davalı ... tarafından diğer davalı şirket nam ve hesabına tahsil edildiği hususunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmadığı ve bu cihette alacağın tamamı yönünden davalıların müştereken ve müteselsilen sorumluluklarından da bahsedilemeyeceği gerekçesiyle kanun yararına bozulması için temyiz etmiştir.
    Kanun yararına bozma yolu olağanüstü bir kanun yolu olup, kesinleşmiş bulunan hükümlerde maddi hukukun yanlış tespit edilmiş olması veya kanunda açıklanan hususlara açık bir aykırılık bulunması halinde gidilebilir. İlk derece mahkemelerinin kesin olarak verdikleri kararlar ile istinaf incelemesinden geçmeden kesinleşmiş bulunan kararlarına ve bölge adliye mahkemesi hukuk dairelerinin ilk derece mahkemesi sıfatı ile kesin olarak verdikleri kararlar ile yine bu sıfatla verdikleri ve temyiz incelemesinden geçmeden kesinleşmiş bulunan kararlarına karşı, yürürlükteki hukuka aykırı bulunduğu ileri sürülerek Adalet Bakanlığı veya Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından kanun yararına temyiz yoluna başvurulur. (HMK m. 363/1)
    Mahkemece davacı vekilinin talebinde kısmi talep olmasına rağmen müştereken tahsile karar verilmiş ise de bu karar taraflara tebliğ edilmiş kararın taraflarca temyiz edilmemiş sayılması nedeniyle karar kesinleşmiştir. Kanunun yanlış uygulanmasından mağdur olan tarafın bunu temyize getirmesine engel bulunmamasına rağmen getirmemesi durumu kabullenmesi anlamına gelir. Bu kabul kamu düzenine aykırılık teşkil etmez çünkü somut olay bedele ilişkindir.
    Bu durumda Adalet Bakanlığının kanun yararına temyiz talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
    HÜKÜM: Yukarıdaki gerekçelerle Adalet Bakanlığının HMK’nın 363/1 maddesi uyarınca kanun yararına temyiz talebi yerinde görülmemiş reddine, 23.11.2021 gününde oy birliğiyle karar verildi.














    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi