Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/26614
Karar No: 2019/4941
Karar Tarihi: 15.04.2019

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2016/26614 Esas 2019/4941 Karar Sayılı İlamı

13. Hukuk Dairesi         2016/26614 E.  ,  2019/4941 K.

    "İçtihat Metni"

    ......

    Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
    KARAR

    Davacı, 26/07/2005 ile, 17/01/2012 tarihleri arasında nakliye işi yapan davalı bünyesindeki ...... plakalı araçta, mesai kavramı olmaksızın tek şoför olarak, aylık 1.000,00 TL ücret karşılığında çalıştığını, davalının hiç bir gerekçe göstermeksizin ihbar ve fesih bildirimi yapmaksızın 17/01/2012 tarihinde işine son verdiğini, ... İş Mahkemesi’nin 2012/145 Esas Sayılı dosyasında ihbar ve kıdem tazminatı, yıllık izin ücreti, hafta sonu ücreti ile ücret alacağı, ..... ücreti alacağının tahsilinin istendiğini, ancak fazla mesai ücreti istenmesinin unutulduğunu, yapılan yargılama sonucunda taleplerinin kabul edildiğini, yeni alınan aracın, işten çıkarıldığı zaman, km.’sinin 900.000 geçtiğini, yani çalışmasının günlük 15 saatin altına düşmediğini ileri sürerek fazlaya ilişkin talep hakkı saklı kalmak kaydıyla şimdilik 500,00 TL fazla mesai ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı, esasa cevap süresi içerisinde davaya cevap vermemiş ise de, 28/11/2013 tarihli dilekçesinde, davacının 26/07/2005 ile 17/01/2012 tarihleri arasında çalıştığını, Ocak 2012 ayında işi bildirimsiz terk ettiğini beyanla davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece, davanın ıslah nedeniyle tam kabulüne; brüt 4.116,84 TL fazla mesai ücretinin 500,00TL sinin dava tarihinden bakiyesinin ıslah tarihi olan 30/03/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine karar verilmiş ve hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    1-6100 sayılı HMK.nun 294. maddesi gereğince mahkeme, yargılamanın sona erdiği duruşmada hükmü vererek tefhim eder. Hükmün tefhimi her halde hüküm sonucunun duruşma tutanağına geçirilerek okunması suretiyle olur. Zorunlu nedenlerle sadece hüküm sonucunun tefhim edildiği hallerde, gerekçeli kararın tefhim tarihinden başlayarak bir ay içinde yazılması gerekir. HMK.nun 297/2 maddesi gereğince hükmün sonuç kısmında taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir. HMK.nun 298/2 maddesi gereğince de gerekçeli karar, tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamaz. Esasen kısa kararı yazıp, tefhim etmekle davadan elini çekmiş olan hakimin artık bu kararını değiştirmesine yasal olanak da yoktur. Kısa kararla gerekçeli kararın birbirinden farklı olması yargılamanın aleniyeti, kararların alenen tefhim olunmasına ilişkin Anayasanın 141. maddesi ile HMK.nun yukarıda değinilen buyurucu nitelikteki maddelerine de aykırı bir durum yaratır. Ayrıca bu husus kamu düzeni ile ilgili olup, gözetilmesi yasa ile hakime yükletilmiş bir görevdir. Somut olayda dava, davalının yanında şoför olarak çalışan davacının fazla mesai ücretlerinin ödenmesi gerektiği sebebine dayanılarak açılmıştır. Davalı ise davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur. Ancak mahkemece verilen kararın gerekçe kısmında davacının 26/07/2005 ile 17/01/2012 tarihleri arasında fazla mesaisi bulunduğu halde ödenmediği, iş akdinin gerekçesiz olarak feshedildiği gözönünde tutularak fazla mesai süresinin tam olarak tespiti de mümkün bulunmadığından takdiren % 30 hakkaniyet indirimi uygulanması gerektiği, fakat davacının üçüncü bilirkişinin hesaplama raporunun ekinde bulunan 30/06/2009 tarihinden itibaren toplayarak ıslah ettiği 6.595,49 TL ile bağlı kalınarak bundan % 30 hakkaniyet indirimi uygulanarak bulunan 4.616,84 TL sının hüküm fıkrasında gösterilen biçimde davalıdan tahsili gerektiği kabul edildiği halde, hüküm kısmında brüt 4.116,84 TL fazla mesai ücretinin 500,00TL sinin dava tarihinden bakiyesinin ıslah tarihi olan 30/03/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine ilişkin hüküm kurularak, hüküm ile gerekçe arasında çelişki oluşturulmuştur. Bu husus, az yukarıda açıklanan gerekçeli karar ve hüküm fıkrasının birbirine uygun olması gerektiğine ilişkin ilke ve yasa hükümlerine aykırı olduğu gibi, 10.4.1992 gün ve 1991/7 esas ve 1992/4 sayılı İ.B.K.’nada aykırıdır. Mahkemenin değinilen bu yönü gözardı ederek, gerekçe ile hüküm fıkrası arasında çelişki oluşturacak şekilde karar vermesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
    2-Bozma nedenine göre davalının temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, 2. bentte açıklanan nedenlerle davalının temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 15/04/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    .......


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi