23. Hukuk Dairesi 2016/5580 E. , 2019/1968 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatifin üyesi olduğunu, kooperatife ait D blok (1) no"lu dükkan arkası dairenin anahtar teslim satışı bedeli olan 12.000,00 TL"nin 2004 yılı itibariyle müvekkili tarafından peşin ödendiğini, müvekkiline tahsis edilen bağımsız bölümün 2008 yılı sonuna kadar teslim edileceği aksi halde müvekkiline kira bedeli ödeneceği taahhüdünde bulunulduğunu, D blok"a ait arsa mevcut olmasına rağmen inşaat yapılmasına başlanılmadığını ileri sürerek müvekkili tarafından yapmış olan tüm ödemelerin ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek yasal faizleri ile birlikte ve yıllara göre rayiç kira bedelinin tesbit edilerek davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, dosyaya cevap dilekçesi ibraz etmemiştir.
Mahkemece D blok arsasının üçüncü şahıslara satılmış olması sebebiyle ifa imkansızlığının oluştuğu gerekçesiye, davacının yapmış olduğu tüm ödemelerin güncellenmiş değerleri ve kira bedeli alacağı yönünden davanın kabulüne dair verilen karar davalı vekilinin temyizi üzerine Dairemizce, sair temyiz nedenleri reddedilerek, "Davacı, dava dilekçesinde kira tazmınatı talebinde bulunmuş mahkemece de kabul edilmiştir. Dosya kapsamından D blok dışında kalan diğer ortaklara bağımsız bölümlerin teslim edildiği anlaşılmaktadır. Konut tahsis edilemeyen üyeye kira tazminatı verilebilmesi için bu hususta alınmış genel kurul kararın bulunması veya bu yönde bir uygulamanın olması gerekir. Kooperatif başkanınca imzalanmış bir belge bu konuda kooperatifi bağlamaz. Bu nedenlerle kira tazminatı yönünden yukarıda belirlenen ilkeler doğrultusunda önceki bilirkişiden denetime elverişli bir rapor alınarak oluşacak sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir." gerekçesiyle bozulmuştur.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılamada; kooperatif üyesinin güncellenmiş bedeli ödendikten sonra ifaden vazgeçilmesi durumu söz konusu olduğundan hem ifadan vazgeçip, hemde ifaya bağlı cezai şart olan kira tazminatı talebinin Türk Borçlar Kanunu 125. maddesi gözönünde bulundurulduğunda mümkün olmadığı, davalı kooperatifin de kira tazminatı alacağı ödemesi yönünde de herhangi bir uygulaması ve genel kurulca da alınmış bir kararı olmadığı gerekçesiyle davacı tarafın kira tazminatı alacağı yönündeki davasının reddine karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2- Mahkemece her ne kadar davanın reddine karar verilmiş ise de gerekçe kısmında açıklama olmadığından mahkeme kararının bozma dışı bırakılan 82.146,33 TL’nin kesinleştiği ve davanın kira tazminatı yönünden reddine karar verildiği anlaşılmasına göre mahkemenin hüküm kısmındaki "Davacının" kelimesinden sonra gelmek üzere ‘davasının kira tazminatı yönünden reddine’ ibaresinin yazılması gerekmiş, yapılan yanlışlığın giderilmesi, yeniden yargılamaya gereksinim göstermediğinden, HUMK"nın 438/7. maddesi uyarınca hükmün aşağıda yazılı olduğu şekilde düzeltilerek onanması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda (1) nolu bentte açıklanan nedenle davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) no.lu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin diğer temyiz itirazının kabulü ile kararın (HÜKÜM) bölümünün ilk bendinde geçen “davacının’ kelimesinden sonra kira tazminatı yönünden’ ibaresinin eklenmesine ve hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz edene iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 15.05.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.