1. Ceza Dairesi 2017/2356 E. , 2020/684 K.
"İçtihat Metni"(KANUN YARARINA BOZMA İSTEMİ)
Uyuşturucu veya uyarıcı madde ticareti yapma veya sağlama ve 2313 sayılı Uyuşturucu Maddelerin Murakabesi Hakkında Kanun"a muhalefet suçlarından dolayı Manisa 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 28/01/2014 tarihli ve 2014/162 değişik iş sayılı içtima kararı ile 10 yıl 6 ay hapis cezasına hükümlü ..."un cezasının infazı aşamasında, adı geçen hükümlü hakkında Manisa Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim edilen 31/01/2014 tarihli müddetnameye yönelik itirazın reddine dair Manisa 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 11/02/2014 tarihli ve 2011/178 esas, 2011/355 sayılı ek kararına karşı yapılan itirazın reddine ilişkin mercii Manisa 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 20/02/2014 tarihli ve 2014/174 değişik iş sayılı kararı ile ilgili olarak;
Dosya kapsamına göre, Manisa Cumhuriyet Başsavcılığınca sanığın 2. kez mükerrir olduğu kabul edilerek müddetname tanzim edilmiş ise de, sanığın Aydın 2. Ağır Ceza Mahkemesinden 01/06/2004 tarihinde kesinleşmiş mahkumiyeti bulunduğu ve bu suçu müteakip 16/07/2005 tarihinde işlediği uyuşturucu veya uyarıcı madde ticareti yapma suçu sebebiyle Manisa Ağır Ceza Mahkemesinin 23/01/2007 tarihli kararı ile hakkında tekerrür hükümleri uygulandığı, bu nedenle Manisa 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 18/12/2012 tarihli ve 2012/422 esas, 2012/439 sayılı ilamında ikinci defa tekerrür hükümlerinin uygulanması koşulları gerçekleşmesine rağmen mahkemesince sanık hakkında bu konuda herhangi bir karar verilmediği, bu durumun ise Yargıtay 15. Ceza Dairesinin 12/03/2013 tarihli ve 2012/18507 esas, 2013/4438 sayılı, Yargıtay 13. Ceza Dairesinin 11/02/2013 tarihli ve 2011/26646 esas, 2013/2467 sayılı ilamlarda belirtildiği üzere, hükümlü lehine kazanılmış hak teşkil ettiği, bu nedenle hükümlü hakkında 2. kez tekerrür hükümlerinin uygulanamayacağı gözetilmeden, itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309.maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü"nün 10/10/2017 gün ve 94660652-105-20-8003-2017-Kyb sayılı yazılı istemlerine müsteniden Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının tebliğnamesi ile Dairemize ihbar ve dava evrakı gönderilmekle, incelenerek gereği düşünüldü;
TÜRK MİLLETİ ADINA
Dosya kapsamından;
Manisa 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 18.12.2012 tarihli ve 2012/422 esas,2012/439 sayılı kararı ile hükümlü ...’un, 14.10.2012 tarihinde işlemiş olduğu uyuşturucu veya uyarıcı madde ticareti yapma veya sağlama suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 188/3, 192/3. maddeleri uyarınca 4 yıl 6 ay hapis ve 1800 TL. adli para cezasıyla, izinsiz hint keneviri ekmek suçundan 2313 sayılı Kanunun 23/son maddesi uyarınca 1 yıl hapis cezasıyla cezalandırılmasına, tekerrüre esas sabıkası bulunduğundan, hakkında verilen cezanın aynı Kanunun 58/6. maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine, mükkerrir sanık hakkında 5275 sayılı Kanunun 108. maddesi hükümleri gözetildiğinde denetim süresinin infaz safhasında koşullu salıverilme kararını verecek mahkeme tarafından belirlenmesine, tekerrüre esas olarak Manisa 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 2006/796 esas, 2007/11 sayılı kararının alınmasına karar verildiği, verilen bu kararın Yargıtay 10. Ceza Dairesinin 22.04.2013 tarihli ve 2013/3177 esas, 2013/3752 karar sayılı ilamı ile onanarak kesinleştiği,
Manisa 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 17.11.2011 tarihli ve 2011/178 esas, 2011/355 sayılı kararı ile hükümlü ...’un, 13.10.2010 tarihinde işlemiş olduğu uyuşturucu veya uyarıcı madde ticareti yapma veya sağlama suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 188/3. maddesi uyarınca 5 yıl hapis ve 100 TL. adli para cezasıyla cezalandırılmasına, tekerrüre esas sabıkası bulunduğundan, hakkında verilen cezanın aynı kanunun 58/6. maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine, mükkerrir sanık hakkında 5275 sayılı Kanunun 108. maddesi hükümleri gözetildiğinde denetim süresinin infaz safhasında koşullu salıverilme kararını verecek mahkeme tarafından belirlenmesine, tekerrüre esas olarak Manisa 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 2006/796 esas, 2007/11 sayılı kararının alınmasına karar verildiği, verilen bu kararın Yargıtay 10. Ceza Dairesinin 24.12.2013 tarihli ve 2012/20997 esas, 2013/11692 karar sayılı ilamı ile onanarak kesinleştiği,
Mahkemece tekerrüre esas alınan Manisa 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 23.01.2007 tarihli ve 2006/796 esas, 2007/11 sayılı kararı ile hükümlünün 16.07.2005 tarihinde işlemiş olduğu uyuşturucu veya uyarıcı madde ticareti yapma veya sağlama suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 188/3, 62. maddeleri uyarınca 4 yıl 2 ay hapis ve 3000. TL. adli para cezasıyla cezalandırılmasına, tekerrüre esas sabıkası bulunduğundan, hakkında verilen cezanın aynı Kanunun 58/6. maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına karar verildiği, verilen bu kararın Yargıtay 10. Ceza Dairesinin 20.06.2007 tarihli ve 2007/6219 esas, 2007/7662 karar sayılı ilamı ile onanarak kesinleştiği,
Hükümlü hakkında Manisa 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 18.12.2012 tarihli ve 2012/422 esas, 2012/439 karar, 17.11.2011 tarihli ve 2011/178 esas, 2011/355 sayılı kararları ile verilen ve kesinleşen cezaların infazı aşamasında Cumhuriyet Başsavcılığının talebi üzerine Manisa 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 28.01.2014 tarihli ve 2014/162 değişik iş sayılı kararı ile 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 99 ve 101. maddeleri uyarınca 10 yıl 6 ay hapis cezası olarak toplanmasına karar verildiği,
Toplama kararından sonra Cumhuriyet Başsavcılığınca 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 108/3. maddesi uyarınca hükümlünün koşullu salıverilmeden yararlanma hakkı bulunmadığı belirtilerek bihakkın tahliye tarihinin 11.04.2023 olarak belirlendiği,
Hükümlünün kendisine tebliğ edilen müddetnameye 07.02.2014 tarihinde itiraz ettiği,
Manisa 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 11.02.2014 tarihli ve 2011/178 esas, 2011/355 karar sayılı ek kararı ile itirazın reddine karar verildiği, hükümlünün bu ek karara karşı da itiraz ettiği, itiraz mercii olarak inceleme yapan Manisa 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 20.02.2014 tarihli ve 2014/174 karar sayılı kararı ile itirazın reddine kesin olarak karar verildiği, verilen bu kararın yukarıda açıklanan gerekçeyle kanun yararına bozulmasının istendiği anlaşılmıştır.
5237 sayılı TCK"nin 58. maddesine göre;
(1) Önceden işlenen suçtan dolayı verilen hüküm kesinleştikten sonra yeni bir suçun işlenmesi halinde, tekerrür hükümleri uygulanır. Bunun için cezanın infaz edilmiş olması gerekmez.
(2) Tekerrür hükümleri, önceden işlenen suçtan dolayı;
a) Beş yıldan fazla süreyle hapis cezasına mahkûmiyet halinde, bu cezanın infaz edildiği tarihten itibaren beş yıl,
b) Beş yıl veya daha az süreli hapis ya da adlî para cezasına mahkûmiyet halinde, bu cezanın infaz edildiği tarihten itibaren üç yıl,
Geçtikten sonra işlenen suçlar dolayısıyla uygulanmaz.
(6) Tekerrür halinde hükmolunan ceza, mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilir. Ayrıca, mükerrir hakkında cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbiri uygulanır.
(7) Mahkûmiyet kararında, hükümlü hakkında mükerrirlere özgü infaz rejiminin ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanacağı belirtilir.
(8) Mükerrirlerin mahkûm olduğu cezanın infazı ile denetimli serbestlik tedbirinin uygulanması, kanunda gösterilen şekilde yapılır.
5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 108. maddesine göre;
(1) Tekerrür hâlinde işlenen suçtan dolayı mahkûm olunan;
a) Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasının otuzdokuz yılının,
b) Müebbet hapis cezasının otuzüç yılının,
c) Süreli hapis cezasının dörtte üçünün,
İnfaz kurumunda iyi hâlli olarak çekilmesi durumunda, koşullu salıverilmeden yararlanılabilir.
(2) Tekerrür nedeniyle koşullu salıverme süresine eklenecek miktar, tekerrüre esas alman cezanın en ağırından fazla olamaz.
(3) İkinci defa tekerrür hükümlerinin uygulanması durumunda, hükümlü koşullu salıverilmez.
TCK"nin 58. maddesinde belirtilen mükerrirlik konusu Türk Ceza Kanununun İkinci Bölümünde yer alan "Güvenlik Tedbirleri" bölümünde sayılmasına rağmen, gerek Yargıtay Daire İçtihatları ile gerekse Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 08.05.2012 tarih, 2012/364 esas ve 2012/180 sayılı kararları ile TCK"nin 58. maddesinde düzenlenen mükerrirlik "maddi ceza hukukuna" ilişkin olarak kabul edilmiştir.
Yasal mevzuata göre; tekerrür hükümlerinin uygulanabilmesi için önceki hükmün kesinleşmesi ve ikinci suçun kesinleşmeden sonra işlenmesi yeterli olup, cezanın infaz edilmiş olmasına gerek bulunmamaktadır, ayrıca infazdan sonra belirli bir sürenin geçmesi halinde tekerrür hükümlerinin uygulanması mümkün değildir. İlk defa suç işleyenlere göre mükerrirlerin cezalarının infaz koşulları ağırlaştırılarak koşullu salıverilme süresi, süreli hapis cezalarında cezanın dörde üçü olarak belirlenmiştir, birinci tekerrürün koşullarının oluşması nedeniyle, tekerrür hükümleri uygulandıktan ve bu tekerrür uygulanan mahkumiyet kesinleştikten sonra, yeniden tekerrür hükümlerinin uygulanmasını gerektiren bir suçun işlenmesi halinde ikinci defa tekerrür hükümleri uygulanacak ve hükümlü koşullu salıverilmeden yararlanamayacaktır. Hükümde tekerrüre esas alınan ilamın gösterilmesine gerek bulunmadığı gibi 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı hakkındaki Kanunun 108/3. maddesindeki düzenlemenin infaz aşamasını ilgilendirdiği gözetildiğinde, kararda sanığın ikinci kez mükerrir olduğuna ilişkin bir karar verilmesine de gerek bulunmamaktadır, sadece tekerrüre esas sabıkası bulunduğundan TCK"nin 58. maddesi uyarınca cezasının mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmesinin yeterli olduğu, ikinci kez mükerirlik durumunun müddetname düzenlendiği sırada infaz aşamasında dikkate alınabileceği, somut olayda 16.07.2005 tarihinde işlemiş olduğu suç nedeniyle hakkında tekerrür hükümleri uygulanan hükümlünün, 13.10.2010 ve 14.10.2012 tarihlerinde işlediği iki ayrı suçta 16.07.2005 tarihinde işlemiş olduğu suç nedeniyle verilen ve tekerrür hükümleri uygulanan mahkumiyet hükmünün tekerrüre esas alındığı ve hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanmasına karar verildiği ve ikinci kez mükerrirlik durumunun oluştuğu anlaşılmakla, ikinci kez mükerrirlik tespitinin kararda yapılmamış olmasının hükümlü lehine kazanılmış hak oluşturmayacağı, 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 108/3. maddesi uyarınca hükümlünün koşullu salıverilmeden yararlanmasının mümkün olmadığı anlaşılmakla, Cumhuriyet Başsavcılığınca 31.01.2014 tarihinde düzenlenen müddetnameye hükümlünün yaptığı itirazın reddine dair verilen kararda ve bu karara itiraz üzerine mercii Manisa 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 20.02.2014 tarihli ve 2014/174 değişik iş sayılı kararında isabetsizlik görülmediğinden, bu karara yönelik kanun yararına bozma isteminin CMK’nin 309. maddesi uyarınca REDDİNE, dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 24/02/2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.