
Esas No: 2015/13559
Karar No: 2016/5459
Karar Tarihi: 12.04.2016
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2015/13559 Esas 2016/5459 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :İş Mahkemesi
iğinin tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Davacıların murisi sigortalı Mustafa Bilgiç"in 19.08.2011 tarihinde vefat ettiği, 61 gün karşılığı askerlik süresinin borçlanan hak sahibi davacının 22.05.2013 tarihinde davalı Kuruma talepte bulunması üzerine Kurumun, 5510 sayılı Kanunun 32"nci maddesinde yer alan, "ölüm aylığı, her türlü borçlanma süreleri hariç en az 5 yıldan beri sigortalı bulunup, toplam 900 gün malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi bildirilmiş olması durumda iken ölen sigortalının hak sahiplerine, yazılı istekte bulunmaları halinde bağlanır" hükmü ile muris sigortalının 840 gün malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları priminin bildirilmiş olması ve borçlanma olmaksızın 900 gün şartının yerine getirilmediği gerekçesiyle talebi reddettiği anlaşılmaktadır.
506 sayılı Kanunun “Ölüm sigortasından aylık bağlama şartları” başlığını taşıyan 66’ncı maddesinde 5 yıldan beri sigortalı bulunup, sigortalılık süresinde en az 900 gün malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi ödemiş durumda ölen sigortalının hak sahibi kimselerine aylık bağlanacağı öngörülmüş iken, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu"nun 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren “Ölüm sigortasından sağlanan haklar ve yararlanma şartları” başlıklı 32’nci maddesinde ölüm aylığının, en az 1800 gün malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi bildirilmiş veya 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalı sayılanlar için, her türlü borçlanma süreleri hariç en az 5 yıldan beri sigortalı bulunup, toplam 900 gün malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi bildirilmiş durumda iken ölen sigortalının hak sahiplerine, yazılı istekte bulunmaları halinde bağlanacağının hüküm altına alınmış olması karşısında, hak sahiplerine yönelik ölüm aylığı tahsisinde sosyal güvenlik hukuku ilkelerine göre sigortalının yaşamını yitirdiği tarih itibarıyla yürürlükte bulunan yasal düzenlemenin uygulanması zorunludur.
Bu yasal düzenleme ve açıklama çerçevesinde; 19.08.2011 tarihinde vefat eden sigortalı için 5510 sayılı Kanun hükümlerinin uygulanması gerekmekte olup, sigortalının borçlanılan süreler gözetilmeksizin hizmet sözleşmesine dayalı prim gün sayısı 900 gün olmadığı gibi, askerlik süresinin borçlanılması durumunda da 1800 prim gün sayısı şartı bulunmadığından, 5510 sayılı Kanunun 32"nci maddesine göre davacı yönünden ölüm aylığı tahsisi şartlarının gerçekleştiğinden bahsedilemez. Hâl böyle olunca, muris sigortalının başka sigortalılık sürelerinin varlığı davacıdan sorularak, gerektiğinde Kurum"dan araştırılarak, varılacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve hatalı değerlendirme sonucu, yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 12.04.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.