11. Hukuk Dairesi 2017/4839 E. , 2019/1635 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada ... .... Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 14/07/2016 tarih ve 2015/278-2016/182 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin taraf vekilleri tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava, 6100 sayılı Kanun"un geçici .../.... maddesi delaletiyle uygulanması gereken HUMK 3156 sayılı Kanun ile değişik 438/1 maddesi hükmü gereğince miktar veya değer söz konusu olmaksızın duruşmalı olarak incelenmesi gereken dava ve işlerin dışında bulunduğundan duruşma isteğinin reddiyle incelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra
dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkillerinin tiyatro, oyunculuk alanında faaliyet gösterdiklerini, TPMK nezdinde 35 ve 41. sınıflarda tescil ettirmek üzere 2013/82648 sayılı “CRAFT OYUNCULUK ATÖLYESİ" ibareli marka başvurusunda bulunduğunu, başvuruya, davalı şirketin 2011/93010 ve 2010/70218 sayılı "KRAFT", "KRAFT+şekil" ibareli markasını gerekçe göstererek yaptığı itirazın kısmen kabul edilerek, başvurularının 41.sınıftaki hizmetler yönünden reddine karar verildiğini, bu ret kararına karşı yeniden inceleme taleplerinin bu kez TPMK"nın 2015-M-3104 sayılı ... karan ile nihai olarak reddedildiği, tarafların faaliyet alanlarının farklı olduğunu, işaretler bakımından görsel benzerlik bulunmadığını, TPMK tarafından verilen red kararının hukuka aykırı olduğunu belirterek, TPMK ...’nın 2015-M-3104 sayılı kararının iptali ile 41. sınıf hizmetler bakımından tescil işlemlerinin devamına karar verilmesini istemiştir.
Davalı TPMK vekili, dava konusu "KRAFT" ve "CRAFT" işaretinin hemen hemen birbirinin aynı olduğunu, bu benzerliğin iltibas yaratacağını savunarak davanın reddini talep etmiştir.
Davalı şirket vekili, müvekkilinin "KRAFT" markalarının sahibi olduğunu, TPMK nezdinde tanınmış marka statüsünde olduğunu, ayrıca davacı markasında yer alan “oyunculuk atölyesi” ibaresinin de ortalama tüketici açısından ilk etapta bebek ürünleri, oyuncaklar vs. gibi bebek ve çocuklara yönelik bir hizmet çağrışımı yapacağını, davacı markasının tescilinin davalı markalarının tanınmışlığını zedeleyeceğini, 556 sayılı KHK 8/4 maddesi ile aranan tüm koşulların somut olayda gerçekleştiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; davacının başvuru konus markası ile davalının markaları arasında işitsel benzerlik olduğu, davacının tescilini talep ettiği hizmetler ile davalı markasının tanınmış olduğu bebek araç ve gereçlerinin yani tarafların faaliyet alanlarının birbirlerinden çok farklı olduğu, davalı markasının 41. sınıf:” Sempozyum, konferans, kongre ve seminer düzenleme, idare hizmetleri. Spor, kültür ve eğlence hizmetleri. Dergi, kitap, gazete vb. gibi yayınların basıma hazır hale getirilmesi, okuyucuya ulaştırılmasına ilişkin (global iletişin ağları vasıtasıyla anılan hizmetlerin sağlanması da dahil). Film, televizyon ve radyo programları yapım hizmetleri. Haber muhabirliği hizmetleri, foto muhabirliği hizmetleri. Fotoğrafçılık hizmetleri. Tercüme hizmetleri”nde güçlü bir ayırt ediciliğinin bulunmaması karşısında, davacı ve davalı markaları açısından imaj transferi vb. bağlantıların kurulamayacağı, ortalama tüketicinin markaları farklı algılayacağı, bu nedenle tescile konu mal/hizmetler bakımından m.8/4 ile aranan üç koşuldan birinin gerçekleşme ihtimali bulunmadığı, 41. sınıftaki eğitim öğretim hizmetlerinin ise 28. sınıftaki oyunlar ve oyun kağıtları sınıfıyla benzerlik gösterdiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüyle sayılan sınıflar için ... kararının kısmen iptaline karar verilmiştir.
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacılar vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
...- 556 sayılı KHK’nın 8/1-b hükmüne göre; tescil için başvurusu yapılan marka, tescil edilmiş veya tescil için daha önce başvurusu yapılmış bir marka ile aynı veya benzer ise ve tescil edilmiş veya tescil için başvurusu yapılmış bir markanın kapsadığı mal veya hizmetlerle aynı veya benzer ise, tescil edilmiş veya tescil için başvurusu yapılmış markanın halk tarafından karıştırılma ihtimali varsa ve bu karıştırılma ihtimali tescil edilmiş veya tescil için başvurusu yapılmış bir marka ile ilişkili olduğu ihtimalini de kapsıyorsa, marka sahibinin itirazı üzerine reddedilir. Anılan hükmün lafzı itibariyle başvuruya konu markanın ayniyet ya da benzerliği ileri sürülen markanın tescil edilmiş olması aranmamakta, başvurusunun yapılmış olması yeterli görülmektedir.
Karara esas alınan bilirkişi raporunda ise davacının, Kurum tarafından reddedilen marka başvurusuna mesnet gösterilen, davalıya ait, 2010/70218 markasının, henüz tescil edilmediğinden bahisle değerlendirmeye alınmamış ve buna göre görüş sunulmuştur. Bu bağlamda yukarıda açıklanan kanun metninden de anlaşılacağı gibi benzerlik karşılaştırmasına alınacak markaya ait başvurunun önce olması yeterli olup; dava konusu marka başvurusunun tarihi 03/.../2013, davalının 2010/70218 sayılı markasının başvuru tarihi 03/11/2010’dur. Yapılan açıklamalar ışığında, aynı mal ve hizmet sınıflarında tescilli olup olmadıkları değerlendirmesine, davalıya ait 2010/70218 sayılı markanın da dahil edilerek alınacak sonuca göre hüküm kurmak yerine, eksik incelemeye dayanan bilirkişi raporu esas alınarak hüküm kurulması doğru olmamış kararın davalılar yararına bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının REDDİNE, (...) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı kurum ve şirket vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalılar lehine BOZULMASINA, aşağıda yazılı bakiye ...,00 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacılardan alınmasına, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davalılara iadesine, 27/02/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.