Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/16671
Karar No: 2013/4329
Karar Tarihi: 26.03.2013

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2012/16671 Esas 2013/4329 Karar Sayılı İlamı

Özet:


İstanbul 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görülen bir tapu iptali tescil davası hakkında verilen karar incelenmiştir. Davanın muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali tescil, aksi takdirde tenkis istekleriyle birlikte açıldığı ancak davalılardan birinin vekili istifa ettiği için davaya katılmadığı ve diğer davaya ayrıldığı, duruşmaya çağrılmayan davacının bu sebeple gerekçe gösterilerek davanın açılmamış sayıldığı belirtilmiştir. Ancak yapılan tebligatın usulsüz olduğu ve davacının duruşma gününden haberdar olmadığı anlaşıldığından karar hatalı bulunmuştur. Bu sebeple davanın yeniden ele alınıp karara bağlanması gerektiği belirtilmiştir.
Kanun Maddeleri:
- Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 150/5 maddesi
- Tebligat Kanunu'nun Uygulanmasına Dair Yönetmelik'in 28/1 maddesi
- 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 27. maddesi (HUMK'nun 73. maddesi)
1. Hukuk Dairesi         2012/16671 E.  ,  2013/4329 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : İSTANBUL 3. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 13/03/2012
    NUMARASI : 2009/315-2012/109

    Yanlar arasında görülen muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali tescil, aksi takdirde tenkis davası sonunda, yerel mahkemece davanın HMK"nun 150/5 maddesi uyarınca açılmamış sayılmasına ilişkin olarak verilen karar davacı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
    Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali tescil, aksi takdirde tenkis isteklerine ilişkindir.
    Mahkemece, C..L..B..tarafından açılan davanın HMK"nun 150/5 maddesi uyarınca açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.
    Dosya içeriği ve toplanan delillerden; C.. L.. B.. ve M.. B.."ın muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali tescil, aksi takdirde tenkis istekleriyle ayrı ayrı dava açtıkları, dava dosyalarının birleştirildiği, C..L.. B.. vekilinin, vekillikten istifa ettiği, mahkemece vekilin istifa dilekçesi ile duruşma gününü bildirir davetiyenin C..L.. B.."a “muhatabın tevziat saatinde adresinde bulunmadığından tebligat ilgili mahalle muhtarlığına imza karşılığı tebliğ edildi, keyfiyeti bildiren haber kağıdı kapıya yapıştırıldı, komşu C..K.."a haber verildi” açıklaması yazılarak Tebligat Kanununun 21.maddesine göre 01.02.2011 tarihinde tebliğ edildiği, tebligat parçasına muhatabın adreste bulunmama sebebinin yazılmadığı ve haber verilen komşunun imzasının alınmadığı, Mahkemece; vekilin istifa dilekçesi ve duruşma gününü bildirir davetiyenin C.. L.. B.."a tebliğ edildiği halde duruşmaya katılmadığı, davalılar vekillerininde davayı takip etmedikleri gerekçesiyle 26.5.2011 tarihli oturumda C..L.. B.. yönünden dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verildiği, daha sonra 13.3.2012 tarihli son oturumda M.. B.. tarafından açılan davanın ayrılmasına, C..L.. B.. tarafından açılan davanın HMK"nun 150/5 maddesi uyarınca 3 ay içinde yenilenmediği gerekçesiyle açılmamış sayılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır. 7201 sayılı Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmelik 25.01.2012 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe girmiş olup C..L.. B.."a 01.02.2011 tarihinde tebligat yapıldığından bu tarihte yürürlükte bulunan 7201 Sayılı Kanununun Yasasının Uygulanmasına Dair Tüzüğün uygulanacağı kuşkusuzdur.
    Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Tüzüğün 28/1.maddesinde “Muhatap veya muhatap adına tebliğ yapılabilecek olanlardan hiç biri gösterilen adreste bulunmazsa, tebliğ memurunun, adreste bulunmama sebebini bilmesi muhtemel komşu, yönetici, kapıcı, muhtar, ihtiyar kurulu veya meclisi üyeleri, zabıta amir ve memurlarından tahkik ederek beyanlarını tebliğ tutanağına yazıp altını imzalatması, imzadan çekinmeleri halinde de bu durumu yazarak imzalaması gerekir......” hükmüne yer verilmiştir.
    Hemen belirtilmelidir ki, yargılamanın sağlıklı bir biçimde sürdürülebilmesi, iddia ve savunma ile ilgili delillerin eksiksiz toplanıp tartışılabilmesi, davanın süratle sonuçlandırılabilmesi, öncelikle tarafların yargılama gününden haberdar edilmesi ile mümkündür. Kişinin, hangi yargı merciinde duruşmasının bulunduğunu, hakkındaki iddia ve isnatların nelerden ibaret olduğunu bilebilmesi, usulüne uygun olarak tebligat yapılması ile sağlanabilir.
    6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 27. maddesi (HUMK’nun 73. maddesi), uluslararası sözleşmeler ve Anayasanın 36. maddesiyle en temel yargısal hak olarak kabul edilen hukuki dinlenilme hakkı gözetilerek, mahkeme, tarafları dinlemeden, onların iddia ve savunmalarını bildirmeleri için usulüne uygun olarak davet etmeden hükmünü veremez. Bu bakımdan davetin ve bunun yazılı şeklinin (davetiyenin) davadaki önemi büyüktür.
    Esasen, taraf teşkilinin sağlanması Anayasanın 90/son maddesi delaletiyle AİHS’ nin 6. maddesi hükmü uyarınca adil yargılanma hakkının da bir gereğidir.
    Somut uyuşmazlıkta 01.02.2011 tarihli tebligat parçasına davacının adreste bulunmama sebebi yazılmadığı gibi, haber verilen komşudan davacının adresi sorulup imzasının alınmadığı, böylelikle davacıya tebligatın yapıldığı tarihte yürürlükte bulunan 7201 Sayılı Tebligat Kanunu ve bu Kanunun Uygulanmasına Dair Tebligat Tüzüğünün 28.maddesine uygun olarak tebligatın yapılmadığı ,davacının duruşma gününden haberdar olmadığı anlaşılmaktadır.
    Bu durumda davacının usulüne uygun olarak yapılan tebligatla çağrılmadığı duruşmaya gelmemiş olmasına bir hukuki sonuç bağlanmayacağından, dosyanın HMK"nın 150.maddesi uyarınca işlemden kaldırılması ve üç ay içerisinde yenilenmediğinden bahisle açılmamış sayılmasına karar verilmesi hatalı olmuştur.
    Hal böyle olunca, mahkemece M.. B.. tarafından açılan ve bu dosyadan ayrılan dava dosyası temyize konu dosya ile yeniden birleştirilerek, delil, kanıt ve belgelerin toplanması oluşacak sonuca göre davanın esası hakkında karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu üzere davanın HMK"nun 150/5 maddesi uyarınca açılmamış sayılmasına karar verilmesi doğru değildir.
    Davacının temyiz itirazının kabulü ile hükmün açıklanan nedenden ötürü (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK."nın 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 26.03.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

     

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi