13. Hukuk Dairesi 2016/13435 E. , 2019/4924 K.
"İçtihat Metni"......
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
K A R A R
Davacı, kendisinin .... ... Bayii olduğunu, davalının kendisinden takas yolu ile sıfır kilometre 2012 model ..... aracı 53.750,00 TL bedelle satın aldığı, davalının kendisine ait olan 2010 model ......marka aracı karşılığında takas olarak verdiğini ve aracın güncel bedelinin 46.750,00 TL olarak satıştan düşüldüğünü, davalıya ait araçta hasar kaydının bulunduğu hususunda herhangibir olumsuz bilgiye ulaşılamadığını, ancak aracın 2. el olarak satışa çıkarıldığında tramer kaydında plakasında 45.000,00 TL civarında hasar kaydının olduğu, davacının bu sebeple zarara uğradığını belirterek şimdilik 10.000,00 TL zararının ticari faizi ile davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı, 11 ay geçtikten sonra davanın açılmasının haksız olduğunu, davacının oto alım işleri yaptığını, ...... servis ve bayisi olduğunu ve trafik kayıtlarını kontrol etmesi gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Davanın açıldığı 29.03.2013 tarihinde yürürlükte bulunan 4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı yasanın amaç başlıklı 1.maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2.maddesinde “Bu kanun, birinci maddede belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar” hükmüne yer verilmiştir. Yasanın 3.maddesinde mal; alışverişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri gayri maddi malları ifade eder. Satıcı; kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişileri kapsar. Tüketici ise mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen kullanan veya yararlanan gerçek yada tüzel kişiyi ifade eder.” şeklinde tanımlanmış, 10. maddesinde de, “Tüketici kredisi, tüketicilerin bir mal veya hizmet edinmek amacıyla kredi verenden nakit olarak aldıkları kredidir” hükmü getirilmiştir. Aynı yasanın 23. maddesinin 1. fıkrasında ise “bu kanunun uygulanmasıyla ilgili olarak çıkacak her türlü ihtilaflara tüketici mahkemelerinde bakılır” hükmüyle kanunun uygulanmasından doğacak ihtilaflara bakacak görevli mahkeme belirtilmiştir.
Davacı tacir olup, bu işi ticari ve mesleki amaçla yaptığından, taraflar arasındaki uyuşmazlık Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında kaldığından davaya bakmaya Tüketici Mahkemesi görevlidir. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında resen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak söz konusu olmaz. O halde, mahkemece, Tüketici Mahkemelerine görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, işin esasına girilerek yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
2-Bozma nedenine göre davacının temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenle temyiz olunan hükmün BOZULMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacının temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 15/04/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.
......