Esas No: 2021/1461
Karar No: 2022/6643
Karar Tarihi: 04.10.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/1461 Esas 2022/6643 Karar Sayılı İlamı
11. Hukuk Dairesi 2021/1461 E. , 2022/6643 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 11. HUKUK DAİRESİ
Taraflar arasında görülen davada Antalya 2. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 25.02.2019 tarih ve 2018/27 E- 2019/149 K. sayılı kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi'nce verilen 11.11.2020 tarih ve 2019/2133 E- 2020/1439 K. sayılı kararın duruşmalı olarak Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili. tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, 6100 sayılı Kanun'un 369. maddesi gereğince miktar veya değer söz konusu olmaksızın duruşmalı olarak incelenmesi gereken dava ve işlerin dışında bulunduğundan duruşma isteğinin reddiyle
dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davacı şirket ile dava dışı Swing Latino Dans Okulu arasında yapılan sözleşme uyarınca "swing latino" isimli dans gösterisinin, 2018 yılı yaz sezonunda Türkiye’de davacı şirket adına yapılması konusunda sözleşme imzalandığını, davalının, davacının çalıştığı firmalara ihbarname göndererek "swing latino" isimli dans gösterisinin kendi şirketleri tarafından sergilendiğini, "swing latino" ve "El mulato swing latino" markalarının tescili için Türk Patent ve Marka Enstitüsü'ne başvuru yapıldığını, bu markanın tüm haklarının kendilerinde olduğunu, bu isimle gösteri yapılması halinde sözleşme kuran şirketlerin marka hakkını ihlal ve haksız rekabet hükümleri gereğince sorumlu olacağının bildirildiği, davalının davacının haklarını ihlal edebilmek için Türk Patent ve Marka Enstitüsü'ne belirtilen markaların kendi adına tescili için müracaat ettiğini, marka tescili için süreç tamamlanmadığı halde, belirtilen markaların kendisine ait olduğu konusunda yanıltıcı ihbarlarda bulunduğunu, ayrıca web sitesinde "swing latino" grubunun kendi organizasyonu içinde yer aldığını belirttiğini, davalının bu eylemleri sebebiyle davacının ticari faaliyetinin haksız olarak engellendiğini ileri sürerek, haksız rekabetin önlenmesi ve yanlış veya yanıltıcı beyanların düzeltilmesi, davalının yanıltıcı beyanlarının durdurulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının "swing latino" gösterisi yahut ibaresi üzerinde hiçbir hakkının olmadığını, davalının dans okulu ile 01.05.2014-30.12.2018 tarihini kapsayan 5 yıl süreli bir sözleşme imzaladığını, sözleşmenin nispiliği ilkesi gereği davacının yapmış olduğu sözleşmeye dayanarak davalıya bir hak yöneltemeyeceğini, davalının swing latino" ve "El mulato swing latino" markalarının tescili için başvuruda bulunduğunu belirterek, davanın reddini istemiştir.
İlk derece mahkemesince, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; davacı aslını sunabildiği bir sözleşmeye dayanarak "swing latino" ve "El mulato swing latino" isimli dans gösterilerinin 2018 yılı için Türkiye'de organizasyonunu yapmak üzere gösteri sahibi dans okulu ile anlaştığı, davalının ise 2014-2018 dönemi için yaptığını iddia ettiği sözleşmenin dosyaya fotokopisini sunduğu, aslını sunamadığı, bu durumda davacının sözleşme ilişkisini ispatladığının kabulü gerekeceği, davalının yargılama sürecinde marka tescil belgesi almasının somut uyuşmazlığı etkilemeyeceği, davalının kendi sözleşme ilişkisini ispat etmeden gösteriyi davacıya rağmen sergilemesi, bu amaçla 3. kişilere ihbarda bulunması web adresinde sergileme hakkı olan kişi olarak kendisini duyurması TTK’nın 54. maddesinde düzenlenen haksız rekabete ilişkin aldatıcı veya dürüstlük kuralına aykırı bir davranış olduğu, TTK’nın 56. maddesine göre davacının talebi değerlendirildiğinde, davalının fiilinin haksız olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, davalının davacının gösteri hakkını aldığı, swing latino isimli dans gösterisini kendisi de teşhir ve pazarlamasını yapmak suretiyle haksız rekabette bulunduğunun karar kesinleştiğinde tespitine, davalının Swing latino adıyla tanınan gösterileri yaptırma ve pazarlamasına ilişkin faaliyetlerinin bununla ilgili web adresindeki yayınlarının karar kesinleştiğinde durdurulmasına karar verilmiştir.
Karara karşı davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
Antalya bölge adliye mahkemesince, tüm dosya kapsamına göre; davacı yargılama sırasında sözleşmenin aslını ve tercümesini sunduğu, davalının sözleşmenin aslını sunamadığı, davanın açıldığı 16.01.2018 tarihi itibariyle davalının Türk Patent ve Marka Kurumuna “swing latino” marka başvurusunun tescili için 14.11.2017 tarihinde yapmış olduğu 2017/102975 numaralı başvurunun sonuçlanmadığı, yargılama sırasında 19.11.2018 tarihinde davalı adına tesciline karar verildiği, dava tarihi itibariyle davalı adına “swing latino” ya da “el mulato swing latino” markalarının tescil edilmediğinin anlaşıldığı, bu durumda davalı tescil edilmiş marka savunmasında bulunup, kendi hakkına öncelik tanınmasını talep edemeyeceği, kaldı ki aynı dans gösterisinin davacı nezdinde yapılması için dava dışı şirket tarafından davacı ile bir sözleşme de yapıldığı, bu sözleşmeye istinaden davacı şirketin dava dışı diğer şirketlerle animasyon sözleşmesi yapması ve gösteri kapsamına swing latino dans grubunun almasında yasaya aykırı bir durum bulunmadığı, davalının davacının animasyon sözleşmesi yaptığı şirketlere gönderdiği ihbarnameler TTK'nın 54 ve devamı maddelerince haksız rekabet niteliğinde olduğu, tensip tutanağında dava niteliğinin tespit olarak nitelendirilmesi yapılmış ise de dava dilekçesinde, eda davası niteliğinde, haksız rekabetin önlenmesi ve rekabet teşkil eden yayınların durdurulması da talep edildiği, ilk derece mahkemesince yazılı gerekçe ile davanın kabulüne karar verilmesi doğru ise de, gerekçe kısmında ayrıca ''davalının tercümesini sunduğu sözleşmeye göre Kolombiya'daki dans okulunun swing latino dans gösterisi için davacı ile sözleşme yapmasına engel bir düzenleme olmadığı, davacının Kolombiya’daki dans okulu ile yapmış olduğu sözleşmenin geçerli olup feshedilmediği, bu durumda davalının, davacının swing latino gösterisi sunmasına ve bu yönde animasyon sözleşmeleri yapmasına engel olamaz.'' ibaresinin eklenmesi ve gerekçenin bu şekilde düzeltilmesi ile hüküm fıkrasında 1 ve 2. bentlerdeki ''karar kesinleştiğinde'' ibarelerinin çıkartılarak, hükmün a bendini sonuna "ve önlenmesine" ibaresi de eklenerek, hükmün bu şekilde düzeltilmesi gerektiği gerekçesiyle istinaf başvurusunun re'sen tespit edilen nedenlerle kabulüne ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, gerekçenin yukarıda belirtilen şekilde düzeltilmesine, davanın kabulüne, davalının davacının gösteri hakkını aldığı, swing latino isimli dans gösterisini kendisi de teşhir ve pazarlamasını yapmak suretiyle haksız rekabette bulunduğunun tespitine ve önlenmesine, davalının Swing latino adıyla tanınan gösterileri yaptırma ve pazarlamasına ilişkin faaliyetlerinin bununla ilgili web adresindeki yayınlarının durdurulmasına karar verilmiştir.
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik olarak yapılan istinaf başvurusu üzerine HMK'nın 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi HMK'nın 369/1. ve 371. maddelerinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına göre usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK'nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 26,30 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 04/10/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.