17. Ceza Dairesi 2020/8611 E. , 2020/5609 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Yerel mahkemece suça sürüklenen çocuklar hakkında hırsızlık suçundan verilen hükümler temyiz edilmekle, başvuruların süresi, kararların niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
I)Suça sürüklenen çocuk ... Kiracı (Kurarer) hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde;
Suça sürüklenen çocuğun eylemine uyan 5237 sayılı TCK"nun 142/1-b ve 31/2. maddesinde düzenlenen suçun gerektirdiği cezanın türü ve üst sınırına göre; aynı Yasa"nın 66/1-e, 66/2, 67/4. maddelerinde öngörülen 6 yıllık uzamış dava zamanaşımı süresinin, suç tarihi olan 20/03/2013 gününden, incelemenin yapıldığı tarihe kadar geçmiş bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk ... Kiracı (Kurarer) müdafiinin temyiz nedeni bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK"un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak suça sürüklenen çocuk hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞÜRÜLMESİNE,
II)Suça sürüklenen çocuk ... hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde;
Suça sürüklenen çocuk ...’in nüfus kayıtları incelendiğinde, doğum tarihinin 28/09/1995 olduğu, suç tarihi olan 20/03/2013’te suça sürüklenen çocuğun 17 yaşını tamamlamış olduğu bu sebeple zamanaşımının henüz dolmadığı anlaşılarak yapılan incelemede;
İş yeri dokunulmazlığının ihlali suçundan dava zamanaşımı süresi içerisinde işlem yapılması mümkün görülmüştür.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hâkimin takdirine göre; suçun suça sürüklenen çocuk tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri de yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1)5237 sayılı TCK"nun 61/1. maddesine göre malın değerinin az ya da çok olması, cezanın temel cezanın belirlenmesinde alt sınırdan uzaklaşmak için bir kriter olup, hırsızlık suçuna konu malın değerinin az olmasının TCK"nun 145. maddesinde ayrı olarak düzenlenmesi, kanun koyucunun hırsızlık suçunda malın değerinin az olmasına verdiği önemi göstermektedir. Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 15.12.2009 gün ve 6/242-291 sayılı içtihadında belirtildiği üzere, "...daha çoğunu alabilme olanağı varken yalnızca gereksinimi kadar ve değer olarak az olan şeyi alma" görüşünün, TCK"nun 145. madde uygulamasında bütünüyle reddedilmesi mümkün değil ise de, maddenin yalnızca bu tanımlamayla sınırlandırılması da olanaklı değildir. 145. maddenin gerek ilk şekli, gerekse değiştirilmiş biçimi; ortak tanımlama ile, hırsızlık suçunun konusunu oluşturan değerin az olmasını temel almaktadır. TCK"nun 145. maddesine göre, faile verilen cezada indirim yapılabilmesi için malın değerinin az olması yeterli olup, hâkim indirim oranını TCK"nun 3. maddesinde öngörüldüğü üzere “işlenilen fiilin ağırlığıyla orantılı” olacak şekilde saptamalıdır.
Değer azlığı nedeniyle ceza vermekten vazgeçme kararı verilecek ise; malın değerinin azlığı yanında “Suçun işleniş şekli ve özellikleri” de dikkate alınmalıdır. TCK"nun 145. maddesinin uygulanmasında hâkime takdir hakkı tanınmış olup, hâkim takdir hakkını kullanırken keyfiliğe kaçmadan, her somut olaya uygun, yasal ve yeterli gerekçe göstermek suretiyle uygulama yapmalıdır.
Somut olayda ise; suça sürüklenen çocuğun çalmış olduğu forklifte ait demir parçalarının değer tespit tutanağında 75,00 TL edeceğinin belirlenmiş olması karşısında; suça sürüklenen çocuk hakkında TCK"nun 145. maddesi hükümlerinin tartışılmaması,
2)Suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık suçundan hüküm kurulurken TCK’nun 31/3. maddesi uyarınca 1/3 oranında indirim yapılması gerekirken TCK’nun 31/2. maddesi uyarınca cezasından ½ oranında indirim yapılarak eksik ceza tayini,
3)Suça sürüklenen çocuk ... hakkında SİR raporunun alınmaması veya gerekçesinin gösterilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, aleyhe temyiz bulunmadığından yeniden hüküm kurulurken 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK"nun 326/son maddesi uyarınca suça sürüklenen çocuğun kazanılmış hakkının korunmasına, 16/06/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.