17. Ceza Dairesi Esas No: 2015/250 Karar No: 2015/1355 Karar Tarihi: 28.04.2015
Hırsızlık - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2015/250 Esas 2015/1355 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, bir bilgisayar odasında meydana gelen hırsızlık olayında sanığın suçlu olduğuna karar verdi. Ancak mahkeme, suçun vasfını yanlış belirledi ve kanun maddelerini yanlış uygulayarak hüküm kurdu. Bu nedenle, mahkeme kararı bozuldu. Sanık, hırsızlık, mala zarar verme ve işyeri dokunulmazlığını bozmak suçlarını işlemişti. 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 142/1-a maddesi, hırsızlık suçunu, 142/1-b maddesi ise suç vasfının farklı olduğu durumlarda uygulanır. 765 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 492 ve 493 maddeleri, konut dokunulmazlığı ihlali suçunu kapsar. Mahkeme, sanığın suçu 142/1-b maddesi uyarınca hırsızlık suçu olarak nitelendirdi ancak 142/1-a maddesi uygulanması gerekiyordu. Ayrıca, mala zarar verme ve işyeri dokunulmazlığını bozmak suçları da suç vasfını belirleyen maddeler arasında yer almalıydı. Son olarak, mahkeme, kanunların uygun şekilde uygulanabilmesi için zorlanarak açılan kapının dayanıklılığına dair araştırma yapmayı ihmal etti.
17. Ceza Dairesi 2015/250 E. , 2015/1355 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle incelenerek, gereği görüşülüp düşünüldü: Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri de yerinde görülmemiştir. Ancak; Sanığın geceleyin saat 23:00 sıralarında katılan...Teknik Üniversitesinin Fen-Edebiyat Fakültesi binasında bulunan bilgisayar odasına, ahşap olan giriş kapısını zorlayarak açıp girdiği, görgü tespit ve olay yeri inceleme tutanağına göre, çift kanatlı olan kapının zemine geçen kısmında zorlama izlerinin tespit edildiği olayda; 1-Sanığın eyleminin 5237 sayılı Yasa"nın 142/1-a maddesindeki suçu oluşturduğu düşünülmeden aynı yasanın 142/1-b maddesi ile uygulama yapılması 2-5237 sayılı TCK’nın 141 ve 142. maddelerinde tanımlanan hırsızlık suçu ile, 765 sayılı TCK’nın 492 ve 493 maddesinde yer alan suçun öğelerinin farklı olduğu; eylemin 5237 sayılı Yasanın 142/1-a maddesinde belirtilen hırsızlık suçunun yanı sıra aynı Yasanın 116/2-4, maddesinde belirtilen işyeri dokunulmazlığını bozma ve 152/1-a maddesinde belirtilen mala zarar verme suçlarını da oluşturduğu gözetilmeden bu konuda değerlendirme yapılmaması 3-Yakınanın odanın kilitli olduğuna dair bir beyanının olmadığı, kapıda zorlama izleri dışında kilit kısmından kırılma veya başka bir ize dair tespitin bulunmadığı, sanığın da kapının kilitsiz olduğunu savunması dışında açılan tahta kapının ne şekilde sağlam ve muhkem olduğu tartışılmadan lehe yasa değerlendirmesinde 765 sayılı Yasa"nın 493/1.maddesi ile kıyas yapılması, 4-5237 sayılı Yasanın 7/2 ve 5252 sayılı Yasanın 9/3 maddesi uyarınca, sanık yararına olan hüküm önceki ve sonraki kanunların ilgili bütün hükümleri olaya uygulanarak ortaya çıkan sonuçların birbiriyle karşılaştırılması suretiyle bulunacağından, öncelikle zorlanarak açılan kapının kanunun aradığı anlamda dayanıklı olup olmadığı duraksamaya yer bırakmayacak şekilde araştırılıp saptanarak, 765 sayılı Yasaya göre suç vasfının belirlenmesinden sonra, 5237 sayılı Yasaya göre hırsızlık, mala zarar verme ve işyeri dokunulmazlığını bozmak suçlarını oluşturan eylemleri nedeniyle uygulama yapılıp, her iki Yasaya göre denetime olanak sağlayacak şekilde uygulanan Yasa maddeleriyle, verilmesi gereken cezalar ayrı ayrı tespit edilip, sonuç cezalar karşılaştırılarak lehe olan yasa belirlenerek uygulama yapılması gerekirken, yazılı şekilde eksik ve denetime olanak vermeyecek biçimde hüküm kurulması, Bozmayı gerektirmiş, katılan ... vekili ile sanık ... müdafiinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 28.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.