12. Ceza Dairesi 2014/9165 E. , 2015/724 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : 2863 Sayılı Kanuna Aykırılık
Hüküm : Beraat
2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Gerekçeli karar başlığında suç tarihinin “15/03/2011” yerine “03/08/2011” olarak gösterilmesi, mahallinde düzeltilebilir yazım hatası olarak değerlendirilmiştir.
Katılan vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
2863 sayılı Kanunun 7. maddesinde 6498 sayılı Kanun ile getirilen değişikliğin amacının, korunması gerekli taşınmaz kültür ve tabiat varlığı ya da sit alanı olarak tescil kararlarının, ilgililerince öğrenilmesini sağlamak olduğu, başka bir deyişle, tek yapı ölçeğindeki kültür ve tabiat varlıkları yönünden tebliğ; sit alanları yönünden Resmi Gazete"de yayım ve internet üzerinden duyuru kurallarının, kişilerin, sahip oldukları taşınmazların durumunu bilmelerini ve ona göre hareket etmelerini sağlama amacı taşıdığı, belirtilen kuralların, 2863 sayılı Kanunun 65. maddesinde düzenlenen suçun oluşumu için şekil şartı niteliği bulunmayıp, aksi yöndeki kabulün, 6498 sayılı Kanunun amacına da ters düşeceği;
Dolayısıyla, sözü edilen değişiklik öncesinde yapılan tescil işlemleri bakımından, tek yapı ölçeğindeki kültür ve tabiat varlıkları ile korunma alanlarına ilişkin olarak, taşınmaza ait tapu kaydının beyanlar hanesinde tescil şerhi bulunup bulunmadığına; sit alanları, tabiat varlıkları ve tek yapı ölçeğinde tescil edilen taşınmazlar da dâhil olmak üzere malikleri idarece tespit edilemeyen taşınmazlara ilişkin olarak, tescil kararının mahallinde mutat vasıtalarla ilan edilip edilmediğine bakılması gerektiği;
Bu kapsamda somut olay değerlendirildiğinde; sanığın, ... I Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu"nun 07/07/1993 tarih ve bila sayılı kararı ile belirlenen ... kentsel sit alanı içerisinde kalan, ... II Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu"nun 09/06/2006 tarih ve 366 sayılı kararı ile II. grup korunması gerekli taşınmaz kültür varlığı olarak tescil edilen taşınmazın sanığın kardeşi olan..."ya ait 2. kat bağımsız bölümünde, anılan Kurulun 15/12/2010 tarih ve 4045 sayılı kararı ile onaylanan restitüsyon ve röleve projesine aykırı olarak cepheye çelik konstrüksiyonlu merdiven eklendiği ve iç mekanda duvar yıkımı yapıldığının, taşınmazın halen tadilat halinde olduğunun belirlendiği, sanığın kovuşturma aşamasında verdiği ifadesinde, Koruma Kurulunun izni olmamasına rağmen dava konusu taşınmaza yangın merdiveni ilave ettiğini, ancak hakkında dava açılınca merdiveni kaldırdığını beyan ettiği, bu itibarla, sanığın dava konusu taşınmazın korunması gerekli kültür varlığı niteliğini haiz olduğunu bildiği, buna rağmen suça konu izinsiz uygulamaları gerçekleştirdiği anlaşılmakla, mahkemece konusunda uzman arkeolog, sanat tarihçi ve inşaat mühendislerinden oluşan bilirkişi marifetiyle keşif icra edilerek, suça konu uygulamaların halen mevcudiyetini koruyup korumadığı, söz konusu imalatların, bizatihi korunması gerekli kültür varlığı olarak tescilli bulunan taşınmazın mimari yapı öğelerine ve özgün dokusuna zarar verip vermediği belirlenerek, söz konusu uygulamaların fiili zeminde mevcudiyetini koruduğu ve kültür varlığına zarar verdiğinin veya anılan uygulamaların kaldırılmasına rağmen kültür varlığına verilen zararın giderilmesinin mümkün olmadığının belirlenmesi halinde 2863 sayılı Kanunun 6498 sayılı Kanun ile değişik 65/1 ve değişiklik öncesi yürürlükte bulunan 65/a maddesinin, her hangi bir zararın mevcut olmadığının belirlenmesi halinde ise taşınmazın aynı zamanda kentsel sit alanı içerisinde yer aldığı ve ... ilçesinin bağlı bulunduğu ... Büyükşehir Belediye Başkanlığı bünyesinde suç tarihi itibariyle faaliyette olan koruma uygulama ve denetim bürosunun bulunduğu hususları nazara alınarak 6498 sayılı Kanun ile 2863 sayılı Kanun"da, 65/1 ve 65/4 maddelerinin uygulanmasına ilişkin olarak getirilen değişiklikler yönünden sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerektiği gözetilmeksizin, eksik inceleme ve hatalı gerekçe ile yazılı şekilde karar verilmesi,
Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 20/01/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.