12. Ceza Dairesi 2014/9242 E. , 2015/716 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık
Hüküm : 5271 sayılı CMK"nın 223/2-c maddesi uyarınca beraat
2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanıkların beraatine ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Gerekçeli karar başlığında karar tarihinin “16/03/2012” yerine “14/05/2012” olarak gösterilmesi, mahallinde düzeltilebilir yazım hatası olarak değerlendirilmiş olup;
Suç tarihinde, ... Müze Müdürlüğü görevlileri tarafından... II Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulunun 08/06/1988 tarih ve 296 sayılı kararı ile 1. derece arkeolojik sit alanı olarak tescil edilen ve aynı zamanda Maliye Hazinesi adına kayıtlı bulunan ... İli, ... İlçesi, ... Köyü,... Mevkii, 785 parsel sayılı taşınmaza Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Yüksek Kurulunun Arkeolojik Sitler, Koruma ve Kullanma Koşullarına ilişkin 658 sayılı ilke kararının (d) maddesine aykırı olarak toprak ve mıcır döküldüğünün belirlenmesi üzerine başlatılan soruşturma kapsamında, sanık ..."in Yamadı Gölüne sınır 100 dönüm kadar tapulu arazisinin bulunduğu, sanığın 2011 yılının 10. ve 11. aylarında tapulu arazisinden çıkardığı torf toprağını belirtilen sit alanının batı kesimine kurutmak amacıyla serdiği, suça konu yerde mevcut olan mıcır yığının ise 2009 yılında gerçekleştirilen yol yapım çalışmaları sırasında ... İl Özel İdaresi Yol ve Ulaşım Hizmetleri Müdürlüğü tarafından bırakıldığı, bahse konu çalışmada kullanılan araçların sevk ve idaresi ile yapılan diğer iş ve işlemlerden sanık ..."ın sorumlu olduğu hususlarının belirlendiği, mahkemece icra edilen keşifte, dava konusu alana dökülen toprak ve mıcırın keşif tarihinde mevcut olmadığının ve kaldırılmış olduğunun gözlemlendiği, sanıkların aşamalarda alınan savunmalarında dava konusu yerin sit alanı özelliği taşıdığını bilmediklerini beyan ettikleri,
08/10/2013 tarih ve 6498 sayılı Kanun ile değişik 2863 sayılı Kanunun 7. maddesine göre, tek yapı ölçeğindeki kültür ve tabiat varlıkları ile korunma alanlarına ilişkin tescil kararlarının, 7201 sayılı Tebligat Kanunu uyarınca maliklere tebliğ edileceği; sit alanlarının, tabiat varlıklarının ve tek yapı ölçeğinde tescil edilen taşınmazlar da dâhil olmak üzere malikleri idarece tespit edilemeyen taşınmazlara ilişkin tescil kararlarının da Resmî Gazete’de yayımlanmakla birlikte, Bakanlığın internet sayfasında bir ay süreyle duyurulacağı, belirtilen değişiklik öncesinde işlenen suçlar bakımından ise, tek yapı ölçeğindeki kültür ve tabiat varlıkları ile korunma alanlarına ilişkin olarak, taşınmaza ait tapu kaydının beyanlar hanesinde tescil şerhi bulunup bulunmadığına; sit alanları, tabiat varlıkları ve tek yapı ölçeğinde tescil edilen taşınmazlar da dâhil olmak üzere malikleri idarece tespit edilemeyen taşınmazlara ilişkin olarak, tescil kararının mahallinde mutat vasıtalarla ilan edilip edilmediğine bakılması gerektiği, bu açıklamalar ışığında somut olay ele alındığında, dava konusu yerin 1. derece arkeolojik sit alanı olarak tespit ve tesciline ilişkin... II Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulunun 08/06/1988 tarih ve 296 sayılı kararı mahallinde ilan edildiği gibi suça konu taşınmazın tapu kaydında da sit alanı içerisinde bulunduğuna dair şerhin mevcut olduğu, kaldı ki dava konusu taşınmazın maliye hazinesi adına kayıtlı olması nedeniyle eylemin hukuka uygun bir zeminde icra edilmediği, bu itibarla sanıkların suça konu taşınmazın sit alanı içerisinde bulunduğunu bilmediklerine dair savunmaları itibar edilebilir nitelikte bulunmamakla birlikte, mahkemece icra edilen keşifte, sanıklar tarafından dava konusu alana dökülen torf toprağı ile mıcırın kaldırılmış olduğunun belirlenmesi, fiziki müdahale sona erdirilerek 2863 sayılı Kanunun 9. maddesine aykırılığın giderildiğinin saptanması karşısında, sanıkların üzerine atılı suçun manevi unsurunun oluşmadığını kabul etmek gerektiği, sonuç olarak mahkemece beraat kararı verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla,
Yapılan yargılama sonunda yüklenen suç açısından sanıkların kastının bulunmadığı, sanıklara atılı suçun manevi unsurunun gerçekleşmediği gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılan vekilinin, gerekli inceleme ve araştırmanın yapılmadığına ilişkin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, beraate ilişkin hükmün isteme uygun olarak ONANMASINA, 20/01/2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.