Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/26630
Karar No: 2016/5362
Karar Tarihi: 11.04.2016

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2014/26630 Esas 2016/5362 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2014/26630 E.  ,  2016/5362 K.

    "İçtihat Metni"


    Mahkemesi :İş Mahkemesi


    Davacı Kurum, 506 sayılı Kanunun 26’ncı maddesi gereği, 23.07.2003 tarihli iş kazası sonucunda sürekli iş göremez hale gelen sigortalı için bağlanan peşin değerli gelirler ile sarf olunan giderlerin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Mahkemece, ilamında belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Hükmün, davacı Kurum avukatı ve davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasanın 26. maddesindeki halefiyet ilkesi uyarınca, Kurumun rücu alacağı; hak sahiplerinin tazmin sorumlularından isteyebileceği maddi zarar (Tavan) miktarı ile sınırlı iken, Anayasa Mahkemesi’nin, 21.03.2007 gün ve 26649 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan 23.11.2006 gün ve Esas: 2003/10, Karar: 2006/106 sayılı kararı ile 26. maddedeki “…sigortalı veya hak sahibi kimselerin işverenden isteyebilecekleri miktarla sınırlı olmak üzere…” bölümünün Anayasaya aykırılık nedeniyle iptaline karar verilmiş olması nedeniyle; ilk peşin değerli gelirin, tazmin sorumlularının kusuruna isabet eden miktarıyla sınırlı şekilde hüküm kurulması gerekmektedir.
    Diğer taraftan, 818 sayılı Borçlar Kanunu"nun 50. maddesi (tam teselsül) yâda birden çok kimsenin değişik nedenlerle meydana getirdikleri aynı zarardan sorumluluklarını düzenleyen Borçlar Kanunu"nun 51. maddesi (eksik teselsül) uyarınca ve aynı yasanın 142. maddesi hükmüne dayanarak davacı, zararının tümünü müteselsil sorumlulardan biri aleyhine açacağı tek bir dava ile isteyebileceği gibi sorumluların hepsi aleyhine açacağı tek bir dava ile de talep edebilir.
    6098 sayılı Türk Borçlar Kanununda da, öğretideki eleştiriler doğrultusunda tam ve eksik teselsül ayırımı kaldırılmışsa da (61. madde gerekçesi), teselsül esasına dayanan sorumluluk ilkesine ilişkin düzenlemeler korunmuş ve anılan Kanun’un birden çok kimsenin birlikte neden oldukları zarardan sorumluluklarını düzenleyen 61. maddesinde de; “Birden çok kişi birlikte bir zarara sebebiyet verdikleri veya aynı zarardan çeşitli sebeplerden dolayı sorumlu oldukları takdirde, haklarında müteselsil sorumluluğa ilişkin hükümler uygulanır.” hükmü yer almıştır. Aynı Kanun"un 163. maddesinde de davacının,
    zararının tümünü müteselsil sorumlulardan biri aleyhine açacağı tek bir dava ile isteyebileceği gibi sorumluların hepsi aleyhine açacağı ayrı ayrı davalar ile de talep edebileceği öngörülmüştür. Anılan yasanın 163. maddesi gereğince teselsül, ister yasadan, ister sözleşmeden doğmuş olsun, bu kuraldan yararlanmak için, zarara uğrayanın, talebi gereklidir.
    Eldeki davada ise, Mahkemece alınan kusur raporunda davalı işveren nezdinde çalışan ...ın da kusurlu olduğu belirtilmesine ve davacı kurumun ıslah dilekçesinde teselsüle dayalı talepte bulunmuş olmasına göre, tüm kusur oranı dikkate alınarak karar verilmemesi usul ve yasaya aykırı olduğu gibi, Anayasa Mahkemesinin yukarıda anılan kararına aykırı şekilde bağlanan gelirin başladığı tarihteki ilk peşin sermaye değeri yerine artışlı tutarların dikkate alınması ile yazılı şekilde karar verilmesi, bozma nedenidir.
    Ne var ki; bu aykırılığın giderilmesi, yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, karar bozulmamalı, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun Geçici 3. maddesi delaletiyle, 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmalıdır.
    SONUÇ: Hükmün tamamen silinmesi ile yerine;
    1-Davanın kabulü ile, 14.286,93 TL toplam Kurum zararından, 8.414,52 TL’lik peşin değerli gelirin, gelir onay tarihinden, 5.872,41 TL’lik masrafların sarf ve ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsili ile davacı kuruma verilmesine,
    2-Alınması gereken 975,95 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
    3-Davacı tarafça yapılan toplam 1.458,00 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine;
    4-Kendisini avukat ile temsil ettiren davacı kurum lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT. gereğince hesaplanan 1.714,43 TL Vekâlet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine; dosyada kalan gider avanslarının talepleri halinde taraflara iadesine” hükmünün yazılmasına ve hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının davalıdan alınmasına, 11.04.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi