8. Hukuk Dairesi 2012/581 E. , 2012/1376 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil
... ile ... ve müşterekleri aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının kabulüne dair Uşak 1. Sulh Hukuk Mahkemesinden verilen 18.06.1999 gün ve 1029/1013 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davalı ... ve ... vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:
KARAR
Davacı vekili, dava dilekçesinde; 1013 ada 13 sayılı parselde davalıların murisine ait 150/300 payın bulunduğunu, kadastro öncesinde davalıların murisinin payını davacı vekil edenine satttığını, anılan parselde davalılara intikal eden payların iptaliyle vekil edeni adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini istemiştir.
Davalı-mirasçılardan ......, ... ..., ..., ..., ..., ...,...ve ... 16.06.1999 tarihli yargılama oturumunda davayı kabul ettiklerini açıklamışlar,..., ..ve ...tarafından imza yerine parmak kullanılmış, diğer adı geçenler ise beyanlarını imzalamışlardır. Davalı-mirasçılardan ... ve ..."ın imzaları alınmamıştır. Adı geçen kişilerin keşif tutanağına geçen beyanları altında imzaları ve parmak izleri olduğu halde, isimleri açılmakla birlikte ... ve ..."nin imzaları yine alınmamıştır. Ancak, parmak izi ve imzası bulunan kişilerin kimlik tespitleri de yapılmamıştır.
Davalı-mirasçılardan Hüseyin ve ... davanın reddine karar verilmesini savunmuşlardır.
Mahkemece, 1029 ada 13 sayılı parselde 150-300 payın iptaliyle davacı ... kızı ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesi üzerine; hüküm, davalılardan Hüseyin ve ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kadastrodan önceki kazanmayı sağlayan zilyetlik ve harici satın alma hukuki sebeplerine dayalı olarak TMK.nun 713/1 ve 3402 sayılı Kanunun 14.maddesi gereğince açılan mülkiyetin aktarılmasına ilişkin tapu iptali ve tescil davasıdır.
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalıların murisinden satın alınan 1013 ada 13 sayılı parselde bulunan ve davalılara geçen paylar bakımından tapu kaydının iptal ve tesciline karar verilmesini istemiş, yerel mahkeme ise isteğe aykırı olarak 1029 ada 13 sayılı parselin tapu kaydının iptaline karar verilmiştir. 1013 ada 13 sayılı parsel kadastro yoluyla birden çok
kişi adına verasette tam iştirak biçiminde tapuya tescil edilmiştir. Uşak kadastro fen elemanı teknik bilirkişi Mehmet Şendur 16.06.1999 tarihli raporunda; dava konusu parselin 1029 ada 13 sayılı parsel olduğunun açıklaması üzerine mahkemece, bu parsel yönünden hüküm kurulduğu kanaatine varılmıştır. Öte yandan Uşak Tapu Sicil Müdürlüğünün 01.09.2010 tarih 101.03/3644 sayılı karşılık yazılarında bilgisayar kayıtlarında yapılan araştırma sonucu 1029 ada 13 parselin kaydına rastlanılmadığı bildirilmiştir. Bu durum karşısında dava konusu parselin 1029 ada 13 mü, yoksa 1013 ada 13 sayılı parsel mi olduğu konusunda duraksama söz konusudur. Bu konuda özellikle davacı tarafın bilgisine başvurulması gerekmektedir.
Bundan ayrı 1013 ada 13 sayılı parselin tapu kaydı kadastro yoluyla 14.09.1987 tarihinde oluşmuştur. Yani kadastro tutanağı 14.09.1987 tarihinde kesinleşmiştir. Eldeki dava ise 16.06.1999 tarihinde açılmıştır. Bu nedenle 3402 sayılı Kadastro Kanununun 12/3.maddesinin olayda değerlendirilmesi gerekmektedir.
O halde mahkemece yapılacak iş; öncelikle dava konusu parselin 1029 ada 13 ya da 1013 ada 13 sayılı parsellerden hangisi olduğunun saptanması, keşif ve yargılama tutanaklarına parmak izi ve imzaları bulunan kişilerin mahkemece, kimlik tespitleri yapılmadığından söz konusu kişilerin açık kimlik tespitleri yapıldıktan sonra önceki beyanları kendilerine hatırlatılarak kabul etmeleri halinde imzalarının ve parmak izlerinin alınması, kabul beyanları gözetilerek ve kabulün hak düşürücü süreden önce geldiği gözönünde tutularak koşulların varlığı halinde bunlar açısından yine davanın kabulüne karar verilmesi, temyiz edenler yönünden ise kabulleri söz konusu olmadığından 3402 sayılı Kadastro Kanununun 12/3.fıkrasının değerlendirilmesi ve hasıl olacak sonuca göre hüküm kurulması gerekirken, açıklanan hususlar gözardı edilerek yazılı gerekçeyle hüküm kurulmuş bulunması usul ve kanuna aykırıdır.
Davalılardan Hüseyin ve ... vekilinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulüyle hükmün 6100 sayılı HMK.nun Geçici 3.maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK.nun 428.maddesi uyarınca BOZULMASINA ve 14,00 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davalılar ... ve ..."a iadesine 01.03.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.