BAM Hukuk Mahkemeleri Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/908 Esas 2019/1157 Karar Sayılı İlamı
Esas No: 2018/908
Karar No: 2019/1157
Karar Tarihi: 03.12.2019
BAM Hukuk Mahkemeleri Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/908 Esas 2019/1157 Karar Sayılı İlamı
T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/908 Esas
KARAR NO : 2019/1157
DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/09/2018
DAVA : Tespit
DAVA TARİHİ : 15/03/2019
MAHKEMEMİZ DOSYASI ve BİRLEŞEN DOSYALAR YÖNÜNDEN;
KARAR TARİHİ : 03/12/2019
KARAR YAZILMA TARİHİ : 27/12/2019
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; Müvekkil şirketin akaryakıt dağıtım sektöründe lisanslı olarak faaliyet gösteren enerji firması olduğunu, müvekkil şirket ile ..... Ltd. Şti. arasında tapuda Konya İli, ..... İlçesi, ..... Mahallesi, ..... Mevkii, ... Ada, ..... Parsel no’da kayıtlı bulunan akaryakıt istasyonunun işletmeciliği için 27.06.2016 tarihinde 5 yıl süreli Akaryakıt Bayilik Sözleşmesi, eki sözleşme ve protokoller imzalandığını ve davalıya bayilik hakkının tanındığını, bayilik ilişkisinin başlangıcında müvekkil şirket tarafından davalıya sözleşme süresince bedelsiz olarak kullanılmak üzere ariyet menkuller verildiğini, bu malzemelerle ilgili Ariyet Sözleşmesinin imzalandığını ve ariyet menkullerinin (09.02.2016 tarih-....... no.lu fatura kapsamında 77.144,29 TL+KDV bedelli dev amblem dahil kurumsal kimlik ekipmanlan, 28.12.2015 tarih ..... no.lu fatura kapsamında demontaj hariç tutulmak üzere 19.072,94 TL+KDV bedelli tank ve pompa otomasyon sistemi, 23.03.2016 tarih .... no.lu fatura kapsamında 17.940,59 TL+KDV bedelli ....... sistemi) 27.06.2016 tarihinde davalı .....’e teslim edildiğini, devam eden süreçte davalı .....’ün ..... . Noterliği’nden keşide etmiş olduğu 30.06.2017 tarih - ...... yev. no.lu ihbarname ile taraflar arasında imzalanmış olan Akaryakıt Bayilik Sözleşmesini gördüğü lüzum üzerine tek taraflı olarak feshettiğini müvekkil şirkete bildirdiğini, davalının herhangi bir sebep göstermeksizin bayilik sözleşmesini süresinden önce tek taraflı olarak haksız surette feshettiğini ve Ahde Vefa ilkesine aykırı davrandığını, Sözleşmenin Sona Ermesi başlıklı 4.1 maddesine göre davaya konu edilen menkullerin mülkiyeti müvekkile ait olup, sözleşmenin sona ermesi nedeniyle bu menkullerin müvekkile iade edilmesi gerektiğini, bayilik sözleşmesinin sona ermesini müteakip müvekkil şirketin ariyet malzemelerinin teslim alınması için davalı şirket yetkilileri ile görüşme yapmasına ve teknik ekip göndermesine rağmen davalı şirket yetkililerinin demontaj işlemlerine müsaade etmediğini, müvekkil şirketin hizmet aldığı firma yetkililerinin bu durumu tutanak altına aldığını ancak davalı yetkililerinin söz konusu tutanakları imzalamaktan imtina ettiğini, tutanak tarihinden sonra müvekkil şirketin bölge müdürleri aracılığıyla yapılan tüm görüşmelere rağmen malzemelerin iadesinin mümkün olmadığını, davalı şirketin müvekkilin bayisi sıfatıyla faaliyet gösterdiği akaryakıt istasyonunun işletmeciliğini ..... Ürünleri Hayv. Yem. San. ve Tic. Ltd. Şti. unvanlı şirkete devrettiğini, davalı .....’e verilen ariyetlerin müvekkile teslim edilmediği gibi bu malzemelerin halen diğer davalı ..... firması tarafından kullanıldığını, davalı .....’ün sözleşmeyi sona erdirirken haklı bir sebebi olmadığını ve haksız fesih nedeniyle ariyet menkulleri iade etmek ve borçlarını ödemekle sorumlu olduğunu bildiğini, bu sebepten ötürü müvekkil şirketin ariyet menkulleri iade alma ve alacaklarını tahsil imkanını ortadan kaldırmak adına davalı .....’ün, ticari işletmesi olan akaryakıt istasyonunu .....’e devrettiğini, her iki şirketin de ..... ailesine ait olup, aralarında organik bağ 9 olduğunu, böyle olduğu için ..... sahip olduğu İşyeri Açma ve İşletme Ruhsatım aynı şartlarla herhangi bir menfaat elde etmeden .....’e devrettiğini, yapılan devir işlemlerinde bu firmaların müvekkilin alacaklarını tahsil etmesini engelleme amacıyla işbirliği içerisinde hareket ettiklerini, bu durumda arka planda sahibi aynı kişi olan bu firmaların işlettiği istasyonlarda sadece tabelaların değiştiğini, bu firmaların SGK kayıtlarına göre aynı çalışanlarla faaliyetlerine devam ettiğini, bu haliyle, gere muvazaalı devir sebebiyle, gerekse tek başına ticari işletmeyi devir alan sıfatıyla davalı .....’ün, diğer davalı .....’ün borçlarından dolayı sorumlu olduğunu, her iki davalı şirketin kötü niyetli hareket ettiklerini, müvekkile ait ariyet menkullerinin elden çıkarılması durumunda bu malzemelerin iade alınmasının imkansız hale geleceğinden söz konusu menkullerin ihtiyati tedbirle hukuki koruma altına alınması ve müvekkile yediemin olarak teslim edilmesi gerektiğini, taraflar arasında akdedilen Ariyet Sözleşmesi’nin Sözleşmenin Sona Ermesi başlıklı 4.4 maddesi kapsamında anılan hüküm doğrultusunda davalı şirketlerin dava konusu ariyet menkulleri iade etmediği ve 02.11.2017 tarihinden itibaren tesliminde geciktiği her bir gün için 300-USD cezai şart ödemesi gerektiğini, mülkiyetinin müvekkiline ait olduğunu, davalı .....’e sözleşme süresince bedelsiz olarak kullanılmak üzere ariyet olarak verilen menkullerin aynen müvekkile iadesine, davalıların söz konusu menkulleri elden çıkarmaları durumunda müvekkilin söz konusu menkulleri iade almasının imkansız hale gelmesi karşısında tensip zaptı ile teminatsız olarak veya Hakimliğinizce uygun görülecek teminat karşılığında dava kesinleşinceye kadar söz konusu ariyet malzemelerinin tedbiren yediemin sıfatıyla müvekkile teslimine, ariyetlerin aynen iadesi mümkün olmadığı takdirde Ariyet Sözleşmesi kapsamında ariyet menkullerin faturalarla sabit bedellerinin amortisman payları düşülmeksizin bayilik sözleşesinde belirlenen temerrüt faizi oranı üzerinden işleyecek faiziyle birlikte şimdilik 10.000,00 TL’sinin ve davalı şirketlerin dava konusu ariyet menkulleri iade etmediği 02.11.2017 tarihinden itibaren dava tarihine kadar teslimde geciktiği her bir gün için ödemesi gereken cezai şart bedelinin bayilik sözleşmesinde belirlenen temerrüt faizi oranı üzerinden işleyecek faiziyle birlikte şimdilik 600-USD (dava tarihi itibariyle 3.684,72 TL)’sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, yargılama masrafları ile vekalet ücretinin davalı taraflara yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dosya ile birleşen mahkememizin .... esas sayılı dosyanın dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin takip borçluları aleyhine Bakırköy ..... Asliye Ticaret Mahkemesi'nin ...... Esas sayılı dosyası ile '' tedbir talepli olarak sözleşme süresince kullanılmak üzere verilmiş ariyet menkullerin iadesi, mümkün değilse bedelinin tahsili ve cezai şart ile zarar ziyandan kaynaklanan alacağın tahsili '' talebiyle dava ikame edildiğini, mahkemece ekte de sunmuş oldukları 08/10/2018 tarihli tensip tutanağının 9.maddesi kapsamında davaya konu edilmiş olan menkullerin fatura toplamı olan 134.706,22 TL'nin %15'i teminat gösterilmesi kaydıyla fatura içeriği ürünlerin davacı müvekkile teslimi konusunda ihtiyatı tedbir kararı verildiğini, mezkur dava dosyasında alınan ihtiyatı tedbir kararı Bakırköy ......İcra Müdürlüğü'nün ..... esas sayılı dosyası ile icraya konularak alınan talimat ile ..... İcra Müdürlüğünün ..... Talimat numaralı dosyasından 29/11/2018 tarihinde saat 11:00'de tedbire konu menkullerin teslimi için ..... Mah. ...... mevkii, .....Cad. no:73 (.... ada, ..... parsel) ...../Konya adresinde bulunan hali hazırda .....'ün işletmesindeki istasyona gidildiğini, yapılan işlem esnasında .... sistemi ile tank pompa sisteminin haciz adresinde bulunmadığının anlaşıldığını, müvekkil tarafından verilen bu sistemlerin sökülerek yerlerine başka sistemlerin takıldığının görüldüğü ve müvekkile ait malzemelerin istasyonda olmadığının da anlaşıldığını ancak ariyet olarak verilen dev amblem dahil kurumsal kimlik ekipmanlarının istasyonda olduğu ve boyanarak hali hazırda bağlı olarak çalışan akaryakıt dağıtım firmasının markası olan ''..... '' yazıldığını taraflarınca sağlanan bilirkişi tarafından tespit edildiğini,bunun üzerine taraflarınca Bakırköy .....Asliye Ticaret Mahkemesinin ...... Esas sayılı dosyasından alınan kararın dev amblem dahil kurumsal kimlik ekipmanları için yerine getirilmesinin icra memurunsan talep edildiğini, icra memurunun işleme konu istasyonda bulunan dev amblem dahil kurumsal kimlik ekipmanlarının bir seri numarasının olmadığından bahisle muhafaza taleplerinin reddedildiğini, uygulamada kurumsal kimlik ekipmanlarına ait bir seri numarası bulunmamakta olup bayi ile dağıtım firması arasındaki anlaşmaya istinaden kurumsal kimlik ekipmanlarının bayiye ait olduğu durumlarda boyanması suretiyle ..... dağıtım firması ile çalışmaya başlanabildiğini, bu noktada borçlu şirketlerin kötü niyetli olup ..... dağıtıcı firma da kurumsal kimlik ekipmanlarının kime ait olduğunu sorgulamadığından kusurlu durumda olduğunu, iş bu kötüniyetin ve iddialarının ortaya konması adına müvekkil şirket tarafından yapılmış olan kurumsal kimlik uygulamasına ait görüntüleri de ekte sunduklarını, yine ..... markalı firmanın http://www.......com.tr/ .... uzantılı internet sitesinde bayilerine ait istasyon fotoğrafları incelendiğinde kurumsal kimlik ekipmanlarının dev amblemi fiyat panosu ve kanopi üzerinde olan parçaları ile oldukça farklılık gösterdiğini, yapılacak karşılaştırma neticesinde müvekkilin verdiği kurumsal kimlik ekipmanlarının boyanmış olduğunun açıkça anlaşılacağını, işlem sırasında icra memurunun tüm bu beyan ve itirazlarına rağmen gözle dahi görülen bu unsurların hiç yokmuşçasına seri numaralarının olmadığından bahisle taleplerinin reddedildiğini, kanaatlerince icra memurunun olağan bir haciz işlemi ile huzurdaki tedbiren teslim alma olayını karıştırdığını, işlem sırasında müvekkil markasına ilişkin araştırma yaptığını halbuki mahkeme kararının net olup istasyonda mevcut kurumsal kimlik ekipmanlarının alınması yönünde olduğunu, kaldı ki borçlu firma yetkilileri bu dev amblem dahil kurumsal kimlik ekipmanlarının .....'e ait olduğunu iddia etmiş iseler de bu hususla alakalı dosyaya ariyet sözleşmesi veya fatura vb. bir belge sunamadıklarını buna rağmen icra memurunun taleplerini reddetmesinin usul ve yasaya aykırılık teşkil ettiğinden müvekkil şirketin hak ve hukukunu korumak adına mahkemeye başvuru zorunluluğunun hasıl olduğunu belirterek 29/11/2018 tarihinde Bakırköy ..... Asliye Ticaret Mahkemesinin ...... Esas sayılı dosyasında 08/10/2018 tarihli tensip zaptının 9.maddesi kapsamında verilmiş ihtiyatı haczin kurumsal kimlik ekipmanları bakımından reddedilmesine yönelik kararın kaldırılmasına, kurumsal kimlik ekipmanlarının müvekkile teslim edilmesine karar verilmesi ile yargılama gideri ve vekalet ücretinin borçlulara yüklenmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Davalılar usulüne uygun meşruhatlı davatiyeye rağmen davaya cevap vermemiş, duruşmalara katılmamışlardır.
Davacı vekili tarafından sunulan 01/07/2019 tarihli ıslah dilekçesiyle, ariyet menkullerinin iadesine ilişkin talepten ve mahkememiz dosyası ile birleşen mahkememizin ..... esas sayılı dosyasından feragat edildiğinin bildirildiği ve ariyet malzemeleri bedeli olarak talebin 108.576,82 TL ve cezai şart bedeli talebi ise 15.000 USD'nin dava tarihindeki kur üzerinden çevrilmesiyle 92.167,50 TL olarak ıslah edildiği görüldü.
Dava, bayilik sözleşmesinin feshi nedeniyle ariyet menkullerinin aynen iadesi, olmadığı takdirde bedeli ve cezai şart alacağı istemine ilişkindir.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re'sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Taraflar tacir olup delil olarak ticari defterlere dayanıldığından TTK'nun 83 ilâ 85 ve HMK'nun 222. maddeleri uyarınca tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde konusunda uzman bilirkişi marifetiyle bilirkişi incelemesi yapılmıştır.
Bilirkişi 04/03/2019 havale tarihli raporunda; davacının 2016, 2017 ve 2018 yılları ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğunu, davalı ..... Gıda Hayv. Nak. Ltd. Şti. ve ..... Ürn. Hayv. Yem San. Ltd. Şti.nin mahkemece bildirilen 16.01.2019 tarihli incelemeye katılmadığı ve yerinde inceleme talebi olmadığından ticari defter ve belgeleri üzerinde inceleme yapılamadığını, Ariyet Sözleşmesinin 2. Maddesinde belirtilen “taraflar arasında imzalanan Ariyet sözleşmesi ile sözleşme ekindeki listelerde vazıh olan .... ’ve teslim edilmiş veya is bu sözleşme tarihinden sonra teslim edilecek mülkiyeti ......’e ait tesisat. araç ve gereçlerin (malzeme olarak anılacaktır) ....’nin isletmecisi bulunduğu akaryakıt satış istasyonunda ariveten kullanılması ve belirli bir süre kullanıldıktan sonra iade edilmesi şartları karşılıklı olarak kabul ve taahhüt edilmiştir” ifadesinin yer aldığı ve ariyet sözleşmesi ile davacı ile davalı ..... arasında düzenlenen ve tarafların kaşe/imzasının bulunduğu teslim tesellüm tutanağındaki ürünlere ait fatura toplamlarının 135.721.03 TL olduğunu, Davalının dava konusu yapılan ariyetleri teslim etmediği kabul edilerek, 27.06.2016 tarihli “Ariyet ve Emanet Sözleşmesi”nin 4/3 ve 4/4. maddelerine göre dava tarihi olan 26.09.2018 itibariyle davalının tazminle mükellef olduğu cezai şart miktarı 133.800 USD olduğu (Dava tarihi itibariyle TCMB Efektif Satış Kuru olan 1 USD=6,1445 TL üzerinden 133.800 USD x 6,1445 TL/USD = 822.134,10 TL olarak hesap edilmiştir.), .... hesabına göre sözleşmenin 4 yıl kala davalı tarafından feshedildiğinden listelenen ürünlere istinaden davacıya verilmesi gereken ariyet bedelinin 108.576,82 TL olduğunu bildirmişlerdir.
İncelenen tüm dosya kapsamına, tarafların iddia ve savunmalarına, bilirkişi raporu içeriğine göre; davacı ile davalı ..... Ltd. Şti arasında 27/06/2016 tarihinde 5 yıl süreli akaryakıt bayilik sözleşmesi imzalandığı, bayilik ilişkisi kapsamında davacı tarafından davalıya sözleşme süresince bedelsiz olarak kullanılmak üzere ariyet menkullerinin verildiği ve bu konuda taraflar arasında aynı tarihli ariyet sözleşmesinin imzalandığı ve sözleşmeye konu menkullerin davalı .....'e teslim edildiği, davalı ..... tarafından ..... . Noterliği'nin 30/06/2017 tarih,..... yevmiye no'lu ihbarname ile taraflar arasındaki sözleşmenin tek taraflı olarak feshedildiği, taraflar arasındaki ariyet sözleşmesinin 2.maddesine göre ariyetlerin mülkiyetinin davacıya ait olduğu ve sözleşme davalı tarafın akdi fesh etmesi nedeniyle sona ermesine rağmen menkullerin davacıya iade edilmediği, davacının menkullerin iadesine ilişkin talebinde taraflar arasında düzenlenen sözleşmeler ve dosya kapsamı uyarınca haklı olduğu anlaşıldığından bilirkişi tarafından kıstelyevm hesabına göre belirlenen miktara itibarla davacının ariyet bedellerine ilişkin alacak talebinin kabulüne karar verilmiş, yine taraflar arasındaki sözleşmenin 30/06/2017 tarihinde son bulduğu, ariyet ve emanet sözleşmenin 4.3 ve 4.4 maddelerine göre kararlaştırılan günlük 300 USD üzerinden dava tarihine kadar geçen süre için talep edilen cezai şart tutarı bilirkişi tarafından hesap edilmiş olup, davacı tarafın ıslah talebiyle bağlı kalınarak 15.000 USD'ın dava tarihi üzerindeki kur itibariyle karşılığı olan 92.167,50 TL cezai şart alacağına hak kazandığı kanaatine varılarak cezai şart bedeline ilişkin talebinin kabulüne karar verilmiştir.
Davalı ..... Gıda Hay. Nak. İnş. San. Ve Tic. Ltd Şti.'nin yetkilisinin sözleşmenin feshedildiği 30/06/2017 tarihi itibariyle ..... olduğu, 29/03/2017 tarihinde bayilik sözleşmesine konu akaryakıt istasyonunun ..... . Noterliği'nin ...... yevmiye no'lu işletmenin devri sözleşmesi ile alıcı diğer davalı ..... Ürn. Hayv. Yem. San. Ve Tic. Ltd. Şti'ne devredildiği bu şirketin yetkilisinin.... olduğu, davalı ..... Gıda Hay. Nak. İnş. San. Ve Tic. Ltd Şti.'nin yetkilisinin ise ..... olduğu, devir bedelinin 10.000,00 TL olarak gösterildiği, uyaptan alınan nüfus kaydında.... ve .....'ın karı koca oldukları, faaliyet alanlarının ortak olduğu, devir bedelinin çok düşük olduğu, dosyada bulunan ticaret sicil kayıtları, haciz tutanakları ve tebligat evrakları dikkate alındığında davalılar arasında organik bağ bulunduğu kanaatine varılarak hükmedilen alacaklardan davalıların müştereken ve müteselsilen sorumlu olduklarına karar verilmiştir.
Mahkememiz dosyası ile birleşen mahkememizin ..... esas sayılı dosyası ile ariyet bedellerinin aynen iadesine ilişkin taleplerin feragat nedeniyle son bulduğu ve feragat davaya son veren taraf işlemlerinden olup, davacı vekilinin vekaletnamesinde feragat yetkisi bulunduğu anlaşılmakla, bu talepler yönünden feragat nedeniyle reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Mahkememiz dosyası ile birleşen mahkememizin ..... esas sayılı dosyasının feragat nedeniyle reddine,
Ariyet bedellerinin aynen iadesine ilişkin talebin feragat nedeniyle reddine,
Davacının ariyet bedeli ve cezai şarta ilişkin talebinin kabulü ile 108.576,82 TL ariyet bedelinin bayilik sözleşmesinde belirlenen temerrüt faizi oranında (aylık %6 üzerinden) dava tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
92.167,50 TL cezai şart bedelinin dava tarihinden itibaren bayilik sözleşmesinde belirtilen temerrüt faiz oranı üzerinden işleyecek faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
Alınması gerekli 13.712,84 TL harçtan davacı tarafça yatırılan 233,71 TL peşin harç ve 3.195,00 TL ıslah harcının mahsubuyla bakiye 10.284,13 TL harcın davalılardan alınarak hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından yapılan 35,90 TL başvurma harcı, 233,71 TL peşin harç ve 3.195,00 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 3.464,61 TL'nin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafça posta / tebligat / bilirkişi gideri olarak yapılan (ayrıntısı uyapta kayıtlı) 2.332,30 TL yargılama giderinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
AAÜT gereğince hesap edilen 17.994,66 TL ücreti vekaletin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair,6100 sayılı HMK'nun 342 ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzünde açıkça okunup, usulen anlatıldı. 03/12/2019
Katip ...
Hakim ...
