18. Ceza Dairesi 2015/17768 E. , 2016/4287 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hakaret
HÜKÜM : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede:
Sanığa yükletilen hakaret eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı;
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
Cezanın kanuni bağlamda uygulandığı,
Sanık hakkında tekerrüre esas alınan Konya 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 31/12/2007 gün ve 2007/352-2007/369 E-K sayılı ilamında TCK"nın 58. maddesinin uygulandığı dikkate alındığında ve 5275 sayılı Yasanın 108/3. maddesine göre sanık hakkında ikinci defa tekerrür hükümlerinin uygulanmaması aleyhe temyiz olmadığından bozma sebebi yapılamayacağı,
Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükümleri etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.
Ancak;
1-Sanık hakkında hükmedilen hak yoksunluklarından, TCK"nın 53/1-c maddesinde yer alan kendi alt soyu üzerindeki yoksunluğun, şatla tahliye tarihine kadar, aynı bentteki ve fakat diğer kişiler üzerindeki yetkileri açısından ve aynı Kanunun 53/1-a, d, e bentlerinde yer alan yoksunlukların ise cezanın infazına kadar geçerli olacağının gözetilmemesi,
2-TCK"nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesi"nin, 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararıyla, iptal edilmiş olması nedeniyle, uygulanma olanağının ortadan kalkmış olması,
Kanuna aykırı ancak; bu aykırılık, yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bir yanılgı olduğundan, 5320 sayılı Yasanın 8/1. madde ve fıkrası aracılığıyla 1412 sayılı CMUK"nın 322. maddesi uyarınca, tebliğnameye uygun olarak, hüküm fıkrasından, TCK"nın 53/1-b maddesinin uygulanmasına ilişkin kısmın çıkarılması ve hak yoksunluklarına ilişkin hüküm fıkrasının, TCK"nın 53/1-c maddesinde yer alan kendi alt soyu üzerindeki yoksunluğun, şartlı tahliye tarihine kadar, aynı bentteki ve fakat diğer kişiler üzerindeki yetkileri açısından ve aynı Kanunun 53/1-a, d, e bentlerinde yer alan yoksunlukların ise cezanın infazına kadar geçerli olacağı biçiminde değiştirilmesi suretiyle HÜKMÜN DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 07/03/2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.