MAHKEMESİ : Asliye Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasında görülen itirazın iptali davası sırasında davalı vekili tarafından reddi hâkim yoluna başvurulmuştur.
Red talebini inceleyen merci tarafından verilen kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmiş olmakla, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Taraflar arasında görülen itirazın iptali davası sırasında; davalı vekili tarafından 29.04.2015 tarihli duruşmada sunulan dilekçede özetle; "...15.04.2015 tarihli duruşma öncesinde davacı vekili ile görüşülerek duruşma çıkışı yazılı olarak ibralaşılacağı ve bu yönde mahkemeye dilekçe verileceği konusunda anlaşmaya varıldığı ve duruşmada bu yönde beyanlarda bulunulduğu, duruşmada uzlaşmaya yönelik beyanları duyan hâkimin duruşma sonrası davacı vekiline "Tüm gece bu dosya üzerinde çalıştım Yargıtay kararları çıkardım takas mahsup talebi süresinde değil davanızı zaten kabul edecektim" şeklinde beyanda bulunarak hâkimin görüşünü açıkladığını, bu duruma mahkeme kâtibi ve davacı vekilin şahit olduğu, hâkimin bu beyanları üzerine davacı vekilinin uzlaşma metnini imzalamadığını ve davaya devam edeceğini bildirdiği, hâkimin davranışının HMK"nın 36/1 maddesine aykırı olduğu...” gerekçesiyle reddi hâkim yoluna başvurulmuştur.
Reddedilen hâkim tarafından, istemin reddinin gerektiği yönünde görüş belirtilmesi üzerine, reddedilen hâkimin katılmadığı mahkeme heyetince red sebebi sabit değil ise de; her iki taraf için her türlü şüpheden uzak yargılamanın gerekli olduğu dikkate alınarak hâkimin reddi talebinin kabulüne ilişkin verilen karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
İncelenen dosya kapsamına göre, hakimin reddi için ileri sürülen hususlar HMK’nın 36. maddesinde tanımı yapılan sebeplerden değildir. Açıklanan nedenlerle yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 15/10/2015 günü oy birliği ile karar verildi.