Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklı kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile borçlu aleyhine Ankara İcra Dairesinde icra takibine geçmiş bulunmaktadır. Takipten önce Ankara 4.Asliye Ticaret Mahkemesinden 4.6.2009 tarihinde almış bulunduğu 2009/789 D. İş sayılı ihtiyati haciz kararının uygulanmasından  ise takibe geçmeden önce vazgeçtiği görülmektedir.
Takibe dayanak yapılan çekte, muhatap banka Maslak/İstanbul; keşide yeri İstanbul ve borçlunun ikametgahı ise Kavacık/Beykoz"dur.
Borçlu süresinde yapmış bulunduğu yetki itirazında; muhatab bankanın bulunduğu yere ve keşide yerine göre İstanbul İcra Dairelerinde, ikametgahına istinaden ise Beykoz İcra Dairelerinde takibin başlatılması gerektiğini öne sürmüştür.
HUMK.nun 23/son maddesi hükmüne göre davalının (borçlunun) birden ziyade yer mahkemesinin (icra dairesinin) yetkili olduğunu ileri sürmesi mümkündür. Bunlardan ikisinin de yetkili olması durumunda bu kez tercih hakkının davacıya (alacaklıya) geçeceği Dairemizin ve Yüksek Yargıtay Hukuk Dairelerinin yerleşik uygulamalarıdır.
Bu durumda mahkemece alacaklıya Beykoz veya İstanbul İcra Dairelerinden hangisini tercih ettiği sorularak yetkili icra dairesinin tesbiti gerekirken, anılan husus yerine getirilmeden yazılı gerekçe ile İstanbul İcra Dairesinin yetkili olduğu yönünde hüküm kurulması isabetsizdir.   
SONUÇ :Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 07/06/2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.