Esas No: 2021/2662
Karar No: 2022/6831
Karar Tarihi: 10.10.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/2662 Esas 2022/6831 Karar Sayılı İlamı
11. Hukuk Dairesi 2021/2662 E. , 2022/6831 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada Ankara 4. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 30.05.2018 tarih ve 2017/82 E. - 2018/214 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi'nce verilen 05.02.2021 tarih ve 2019/893 E. - 2021/98 K. sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin “ETİ BENİM’O” ibareli markanın tescili için 2015/78477 sayı ile başvuruda bulunduğunu, bu başvurunun ilanına davalı tarafından 2006/43777, 2006/51922 sayılı "benim kaymaklı", "benim şekil" ibareli markalara dayanılarak yapılan itiraz sonucunda 20.01.2017 tarih ve 2017-M-583 sayılı YİDK kararı ile başvurularının nihai olarak reddedildiğini, oysa müvekkilinin 1961 yılından beri faaliyet gösterdiğini, müvekkili tarafından tescil edilen ve uzun süredir kullanılan markaların, dava konusu marka başvurusu yönünden tescil hakkı sağladığını, “BENİM O” esas unsurlu markaların müvekkili tarafından 2006 yılından beri aralıksız olarak kullanıldığını, artık tanınmış marka statüsüne ulaştığını, ayırt edicilik kazandığını, müvekkilinin özellikle 30. sınıfta tescilli 2009/26692 sayılı “ETİ BENİMO” markasının iş bu davaya konu markanın serisi niteliğinde olduğunu, taraf markalarının 6769 SMK’nın 6. maddesi anlamında benzer olmadığını, "BENİM" ibaresinin günlük dilde sıkça kullanılan, herkesin kullanımına açık bir iyelik zamiri olması nedeniyle zayıf marka karakterine sahip bulunduğunu ileri sürerek, davalı ... YİDK kararının iptalini talep ve dava etmiştir.
Davalı ... vekili, müvekkili kurum kararının usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Diğer davalı Şirket vekili, taraf markalarının benzer olduğunu, davaya konu markada üstte "ETİ" ibaresinin küçük yazıldığını ve zor göründüğünü, kesme işaretinden sonra "O" harfinin tali unsur bulunduğunu, markanın esaslı unsurunun “BENİM” ibaresi olduğunu, davaya konu marka ile müvekkilinin mesnet gösterdiği markaların aynı sınıfları kapsadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
İlk derece mahkemesince, dosya kapsamına ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davacının "şekil+ETİ Benim'O" ibareli marka başvurusuyla davalı firmanın "Benim Kaymaklı" ve "Benim+şekil" ibareli diğer tescilli markaları arasında, görsel ve sescil olarak ortalama tüketicileri iltibasa düşürecek derecede bir benzerliğin bulunduğu, davacının markasındaki asli unsurun "Benim'O", davalının ise "Benim" şeklinde ön plana çıktığı, davacı başvurusundaki "Eti" ibaresi küçük puntoyla ve gözle fark edilemeyecek şekilde yazıldığından markada asli unsur olarak gözükmediği, davacı önceki markalarının müktesep hak oluşturduğu iddiasını ileri sürmüş ise de 2009/26692 sayılı marka dışındakilerin müddet olmaları nedeniyle müktesep hak oluşturmayacağı, 2009/26692 sayılı markadaki görsel işaretin asli unsurunun "Eti Benimo", başvuru markasının ise "Benim'O" şeklinde olduğundan markaların işaretsel olarak farklılaştığı ve bu açıdan anılan marka yönünden de müktesep hak koşullarının oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
İlk derece mahkemesi kararı davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
Bölge adliye mahkemesince; dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı ve dava konusu 2017-M-583 sayılı YİDK kararı ile davacının marka tescil başvurusunun, davalı şirketin sadece 2006/43777 ve 2006/51922 sayılı markaları esas alınarak reddedildiğinden, esasen davalının itirazında dayanak gösterdiği 97/006623 ve 97/006803 numaralı markalarının işbu davada incelenmesine gerek olmadığı, davalının 2006/43777 numaralı markasının Ankara 3. FSHHM'nin kararı ile işbu davanın konusu emtia açısından hükümsüz kılındığı ve verilen kararın Yargıtay 11. HD'nin 2010/16085 E.-2012/14526 K sayılı kararı ile onandığı, karar düzeltme isteminin de reddedildiği ancak davalının redde mesnet 2006/51922 sayılı ikinci markasının hükümsüzlüğü için açılan davanın, Ankara 4. FSHHM'nin kararı ile reddedildiği ve kararın Yargıtay 11. HD.'nin 2015/5842 E.-2015/13281 K. sayılı ilamı ile onandığı, karar düzeltme isteminin de reddedildiği, dolayısyla davalının anılan markasının halen yürürlükte olduğu ve işbu davada davacının başvurusu ile aynı emtiayı kapsadığı, yine işbu davada davacının "ETİ BENİM'O+ŞEKİL" ibareli marka tescil başvurusu ile benzer nitelikteki başka başvurularının da davalının anılan 2006/51922 sayılı markasına dayalı itirazı sonucunda reddedildiği ve verilen kararların Yargıtay 11. HD'nin 2016/446 E.-2017/3398 K., 2015/1184 E.-2015/5696 K., 2011/15665 E.-2013/16204 K., 2011/15663 E.-2013/10979 K. sayılı kararları ile onandığı, aksi yöndeki kararın da Dairenin 2015/9050 E.-2016/3902 K. sayılı kararı ile bozulduğu, ilk derece mahkemesi kararında belirtildiği şekilde davacının işbu davada kendisine kazanılmış hak yaratacak hiçbir markasının bulunmadığı, mahkemece davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizliğin bulunmadığı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge adliye mahkemesi kararı, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK'nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK'nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 21,40 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 10/10/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.