5846 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2021/3474 Esas 2021/5883 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Ceza Dairesi
Esas No: 2021/3474
Karar No: 2021/5883
Karar Tarihi: 27.05.2021

5846 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2021/3474 Esas 2021/5883 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, 5846 sayılı Kanuna aykırılıktan suçlu bulunan sanığın temyiz başvurusunu incelerken, hüküm açıklanmasının geri bırakılması kararına atıf yapılarak gerekçesiz hüküm kurulmasını ve savunma hakkının kısıtlanmasını eleştirdi. Ayrıca, sanığın eylemi için TCK'nın 44. maddesi aracılığıyla 5846 sayılı Kanun'un 81/9. maddesi yerine 81/4. maddesi uyarınca cezalandırılmasını ve hak yoksunluklarına hükmedilmesinde Anayasa Mahkemesi kararı nedeniyle yeniden değerlendirme yapılması gerektiğini belirtti. Ayrıca, suça konu eşyaların müsaderesine karar verilmesine rağmen, hüküm açıklandığında suça konu ürünlerin müsaderesi hususunda olumlu veya olumsuz bir karar verilmediğini vurguladı. Hüküm, bu nedenlerle bozuldu. Kanun maddeleri: 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'nun 81/4. madde, 81/9. madde; Türk Ceza Kanunu'nun 44. madde, 5237 Sayılı TCK'nin 53. madde, Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 141., 230., 321. ve 326. maddeleri.
19. Ceza Dairesi         2021/3474 E.  ,  2021/5883 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : 5846 Sayılı Kanuna Aykırılık
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    1-Anayasanın 141, CMK’nin 34 ve 230. maddeleri uyarınca mahkeme kararlarının sanıkları, mağdurları, Cumhuriyet Savcısını ve herkesi inandıracak ve Yargıtay denetimine imkan verecek biçimde olması gerekir. Yargıtay’ın gerekçelerde tutarlılık denetimini yapabilmesi için; kararın dayandığı tüm verilerin, bu veriler konusunda mahkemenin ulaştığı sonuçların, iddia, savunma ile mağdur ve tanık anlatımlarına ilişkin değerlendirmelerin, hangi anlatımın ne gerekçeyle diğerine üstün tutulduğunun açık olarak hükmün gerekçesine yansıtılması ve mahkemece ulaşılan vicdani kanı sonucunda sanığın hangi fiillerinin suç sayıldığı açıklandıktan sonra kabul edilen bu fiillerin hukuki nitelendirilmesinin yapılması, cezada artırım ve indirim gerektiren nedenlerin kanuni bağlamda tartışılması gerekirken, açıklanan bu hususlara uyulmayarak, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına atıf yapılarak gerekçesiz hüküm kurulması,
    2-Hakkında daha önce hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilen sanığın denetim süresi içinde işlediği kasıtlı bir suçtan dolayı mahkum olması üzerine dosyayı ele alan mahkemece duruşma açılarak, sanığa CMK"nın 195/1 maddesine göre yokluğunda karar verilebileceği ihtarını içeren usulüne uygun meşruhatlı davetiye çıkarılarak duruşmaya çağırılması ve sanığın savunması alınarak CMK"nın 231/11. maddesine uygun olarak hükmün açıklanması gerektiği halde, usulüne uygun duruşma günü tebliğ edilmeden mahkumiyetine karar verilmek suretiyle savunma hakkının kısıtlanması,
    Kabule göre de;
    1-5237 sayılı TCK"nun 44. maddesinde “işlediği bir fiil ile birden fazla farklı suçun oluşmasına sebebiyet veren kişi, bunlardan en ağır cezayı gerektiren suçtan cezalandırılır” hükmüne yer verilmesi, bir fiilden kastedilenin sanığın hareket veya hareketlerinin bir sonucu elde etmeye (bir suçu işlemeye) yönelik olması, bu nedenle de fiilde birden fazla hareketin bulunabilmesi karşısında; 10 adet sahte bandrollü ve 10 adet bandrolsüz kitap sattığı tespit edilen sanığın eyleminin TCK"nun 44. maddesi aracılığıyla 5846 sayılı Kanun"un 81/9. maddesine uyduğu gözetilmeden, aynı Kanun’un 81/4. Maddesi uyarınca cezaya hükmolunması,
    2- Kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesi uyarınca hak yoksunluklarına hükmedilmiş ise de, 24/11/2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı ile anılan maddenin bazı hükümlerinin iptal edilmiş olması nedeniyle yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu,
    3- Açıklanması geri bırakılan hükümde suça konu eşyaların müsaderesine karar verilmesine rağmen, denetim süresi içinde yeniden kasıtlı suç işlenmesi nedeniyle hüküm açıklandığında, suça konu ürünlerin müsaderesi hususunda olumlu veya olumsuz bir karar verilmemesi,
    Bozmayı gerektirmiş ve sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca, tebliğnameye uygun olarak, BOZULMASINA, yeniden kurulacak hükümde CMUK’nin 326/son maddesi uyarınca kazanılmış hakkın korunmasına, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 27.05.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.





    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.