Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/9861
Karar No: 2019/4893
Karar Tarihi: ...04.2019

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2016/9861 Esas 2019/4893 Karar Sayılı İlamı

13. Hukuk Dairesi         2016/9861 E.  ,  2019/4893 K.

    "İçtihat Metni"

    ......

    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

    KARAR

    Davacı, davalılardan ... ile 2009 yılında boşanma davası için anlaştıklarını ve davalı ..."ın 8.5.2009 tarihli vekalet ile kendisini vekil tayin ettiğini, boşanma davasında davalılar arasındaki anlaşmazlığın taşınmaz paylaşımını da kapsaması nedeniyle müvekkili ..."ın talebi üzerine 28.2.2011 tarihinde davalı ... aleyhine katkı payı davası açıldığını, katkı payı davası için müvekkili ..."la bir sözleşme yapılmadığını, ... 1.Aile Mahkemesi"nin 2011/186 Esas 2012/857 Karar sayılı dosyasında görülen davada müvekkilinin talebi doğrultusunda karar verildiğini, kararın ... ... 18.İcra Müdürlüğü"nün 2012/2442 Esas sayılı dosyası ile takibe konulduğunu, tebligat işlemleri tamamlanınca bankalara haciz ihbarnameleri gönderilip karşı tarafın taşınmazına haciz konulduğunu, bu aşamadan sonra müvekkilinin eski eşi Güler Kara ile anlaştığını, kendisine dava konusu evde kalmaya devam edeceğini, bir miktar da para alacağını ve 10.000,00 TL vekalet ücreti verebileceklerini söylediğini, sonrasında davalı ..."ın dosyalardan feragat ettiğini öğrendiğini ancak tarafına vekalet ücretlerinin ödenmediğini, bunun için de davalılar aleyhine dava dosyasında ... gereği akdi vekalet ücreti olarak 14.000,00 TL, dava dosyasında ilam-karşı taraf vekalet ücreti olarak 14.000,00 TL ve icra dosyası karşı taraf vekalet ücreti olarak 14.679,00 TL vekalet ücreti için takip başlattığını, davalıların takibe itiraz ettiklerini beyan ederek; fazlaya ilişkin tüm dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla ... 25.İcra Dairesi"nin 2013/10681 Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptaline ve taraflardan ayrı ayrı %20"den az olmamak kaydı ile icra inkar tazminatı alınmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalılar, davanın reddini dilemişlerdir.
    Mahkemece, davalı ... yönünden davanın reddine, ......sayılı dosyasında; davalı ... yönünden isteğin kabulü ile; 42.679,96 TL asıl alacak için itirazın iptaline, takibin devamına, işlemiş faize ilişkin talebin reddine, takip tarihinden itibaren asıl alacağa faiz yürütülmesine, davacının inkar tazminatı talebinin reddine, davalının kötü niyet tazminatı talebinin reddine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafça temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
    2-Davanın dayanağını teşkil eden Avukatlık Kanunu"nun 165.maddesinde, “sulh veya her ne suretle olursa olsun taraflar arasında anlaşma ile sonuçlanan ve takipsiz bırakılan işlerde her iki taraf, avukatlık ücretinin ödenmesi hususunda avukata karşı müteselsilen sorumludurlar.” hükmü mevcut olup, davanın sulh ile sonuçlanması halinde, avukat müvekkilinden aralarındaki ücret sözleşmesinde kararlaştırılan vekalet ücretinin tamamını isteyebileceği gibi davada sulh olunan miktara göre karşı tarafa yükletilen vekalet ücretini de isteyebilir. (Bkz. HGK.’nun 16.2.1994 T. 1993/13-810 E. 1994/60 K. sayılı kararı). Bunun yanında, müvekkille sulh anlaşması yapan karşı taraf için Avukatlık Kanununun 164/son maddesinde düzenlenen (hasma tahmili gereken) vekalet ücretinden ise müvekkil ile sulh olan karşı tarafın müteselsilen sorumlu olduklarının kabulü gerekir. Sulhun, anlaşmanın duruşmada olması veya yazılı bir metne dayanması gerekmez. Olayların gelişiminden böyle bir sonucun olduğunun anlaşılması dahi yeterlidir.
    Somut olayda davalı ..."ın davacı avukatı vekil olarak tayin ettiği, bu vekaletname ile davacı tarafından davalı ... adına davalı ..."e karşı ... 1.Aile Mahkemesi"nin 2011/186 Esas sayılı dosyası ile katkı payı alacağı davası açıldığı, davanın kabulü üzerine eski ... 1.İcra Müdürlüğü"nün (... 18.İcra Müdürlüğü) 2013/375 Esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığı, sonrasında davalı ..."ın davadan feragat ettiği ve feragat nedeniyle davanın reddine karar verildiği, icra dosyasında da davanın feragatle reddine karar verilmesi üzerine hacizlerin fekkinin talep edildiği anlaşılmıştır. Mahkemece bilirkişi raporu doğrultusunda sadece davalı ... açısından davanın kabulüne, davalı ... yönünden ise; ""..her ne kadar davacı vekili her iki eski karı kocayı katkı payı davasında kendisinden habersiz sulh yaptıkları ve bu sebeple kendi müvekkilinin davadan feragat ettiğini belirterek, Avukatlık Kanunun"un 165 maddesine dayalı olarak müşterek sorumlulukları bulunduğunu iddia etmiş ise de bu hususu ispat edemediğinden davalı ... Kara"nın davacının ücreti vekaletinden sorumlu olamayacağı.."" gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de yukarıdaki açıklamalar ve Yargıtay İçtihatları Birleştirme Büyük Genel Kurulu"nun 20.03.2019 tarih ve 30720 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan 2017/6 esas, 2018/9 karar ve 05.10.2018 tarihli İçtihadı Birleştirme Kararına göre tarafların sulh olması halinde akdi vekalet ücretinden yalnızca müvvekilin sorumlu olacağı kabul edilmekle birlikte, kanuni(karşı yan) vekaleten ücretleri yönünden her iki tarafın da birlikte sorumlu olduğu ve Avukatlık Kanunu"nun 165. maddesinin uygulanması gerektiği açıktır. Davalı ..."ın kabul kararı üzerine icraya konulan davadan feagat etmesi dikkate alındığında diğer davalı ile aralarında bir anlaşma olmadan feragat ettiğinin kabulü hayatın olağan akışına aykırıdır. Hal böyle olunca, mahkemece, yukarıda açıklandığı şekilde davalı ... Kara hakkında 1136 sayılı kanunun 165. maddesi göz önünde bulundurularak davacı avukatın dava ve icra dosyası sebebiyle talep ettiği kanuni(karşı yan) vekalet ücretlerinden sorumlu olduğu kabul edilerek sonucuna göre verilmesi gerekirken, hatalı değerlendirme ile bu davalı hakkında davanın reddi yönünde hüküm tesis edilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
    SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davacının sair temyiz itirazlarının reddine, 2.bentte açıklanan nedenlerle davacının temyiz itirazının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren ... gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, .../04/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.
    ......


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi