1. Hukuk Dairesi Esas No: 2012/16563 Karar No: 2013/4155 Karar Tarihi: 25.03.2013
Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2012/16563 Esas 2013/4155 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Dava, bir taşınmazın gaipliği ile iptal-tescil isteği üzerine açılmıştır. Taşınmazın kayyım tarafından 10 yıl boyunca yönetildiği ve dava hasımsız olarak görülüp reddedildiği belirtilmiştir. Kararın gerekçesi olarak, kayyımın atanmasıyla ilgili hükümler gözetilerek, iptal-tescil isteği içeren davanın kayyıma yönlendirilmesi zorunluluğunun olduğu, bu nedenle husumetin kayyıma yöneltilmediği için davanın reddine hükmedildiği ifade edilmiştir. Kararda, Türk Medeni Kanunu'nun 588. maddesi ve 3561 sayılı yasa hükümleriyle kayyımın görev ve sorumlulukları detaylı bir şekilde açıklanmıştır.
1. Hukuk Dairesi 2012/16563 E. , 2013/4155 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : GAİPLİĞE KARAR VERİLMESİ VE TESCİL
Taraflar arasında görülen davada; ..., dava konusu 62 ada 3 parsel sayılı taşınmazın ... adına kayıtlı olduğunu, bu kişinin menfaatlerinin korunması amacıyla ... Sulh Hukuk Mahkemesinin 1997/1077 Esas, 1998/1112 Karar, sayılı kararıyla kayyım tayin edildiğini ve taşınmazın 10 yıl boyunca resmen kayyım tarafından idare edildiğini ileri sürerek bu kişinin gaipliği ile taşınmazın ... adına tescilini istemiştir. Dava hasımsız olarak görülmüştür. Mahkemece, gaipliği istenen kişinin kim olduğunun belli olduğu ve mirasçılarının bulunduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ..."ın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü. -KARAR-
Dava; Türk Medeni Kanununun 588. maddesine dayalı gaiplik, iptal ve tescil isteklerine ilişkindir. Mahkemece, gaipliği istenen kişinin kim olduğunun belli olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Dosya içeriği ve toplanan delillerden, dava konusu 63 ada 27 parsel sayılı taşınmazın 1997 yılından beri kayyım ile yönetildiği, davanın hasımsız olarak görülüp karara bağlandığı anlaşılmaktadır. Bilindiği üzere, kayyımın atanması, görev ve sorumluluklarını düzenleyen Türk Medeni Kanunundaki ilgili hükümleri ile 3561 sayılı yasa hükümleri dikkate alındığında; ilgililerin hak ve menfaatlerinin korunması amacıyla iptal-tescil isteğini içeren bu tür davaların kayyıma yöneltilmesinde zorunluluk bulunduğu açıktır. Bu durumda husumetin kayyıma yönetilmediği, yargılamanın görülebilirlik koşulu olan taraf teşkilinin sağlanmadığı gözetilmek suretiyle davanın reddi gerekeceği kuşkusuzdur. Yerel mahkeme kararı bu nedenle yerinde olup sonucu itibariyle doğru olan kararın açıklanan gerekçe ile ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13. maddesinin j. Bendi gereğince Hazineden harç alınmasına yer olmadığına 25.03.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.