20. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/5084 Karar No: 2015/9252 Karar Tarihi: 15.10.2015
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2015/5084 Esas 2015/9252 Karar Sayılı İlamı
20. Hukuk Dairesi 2015/5084 E. , 2015/9252 K. "İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Tüketici Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat istemine ilişkin davada ... Asliye Ticaret Mahkemesi ile ... Tüketici Mahkemesi Mahkemesince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Dava, trafik kazası sonucu oluşan maddi zararın, sigorta sözleşmesi nedeniyle, sigortacısı olan davalı şirketten tahsili istemine ilişkindir. Asliye Ticaret Mahkemesince, “taraflar arasında, 6502 sayılı Kanunun 3/1-(l) maddesi anlamında tüketici işlemi bulunduğu ve aynı Kanunun 73. maddesi uyarınca tüketici mahkemesinin görevli olduğu” gerekçesi ile görevsizlik kararı verilmiştir. Tüketici Mahkemesi ise, “davacı adına 20 adet araç kaydı bulunduğu, davacının bu araçları kiralamak suretiyle gelir elde ettiği, mesleki amaçla hareket eden davacının tüketici sayılamayacağı ve TTK"da düzenlenen sigorta sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlığın çözümünde, TTK"nın 4 ve 5. maddeleri uyarınca asliye ticaret mahkemesinin görevli olduğu” gerekçesiyle karşı görevsizlik kararı vermiştir. 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 2. maddesi uyarınca "her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamalar" bu kanun kapsamındadır. Kanunun 73/1. maddesi uyarınca, bu kanun kapsamından doğacak uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemeleri görevlidir. 6502 sayılı Kanunun 3. maddesinde tüketici, "ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden" gerçek veya tüzel kişi; tüketici işlemi ise, "mal veya hizmet piyasalarında ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına hareket eden kişilerle tüketiciler arasında kurulan her türlü sözleşme ve hukuki işlem" olarak tarif edilmiştir. Bu nedenlerle, mal veya hizmet alımına dair bir ilişkinin Tüketici Kanunu kapsamında kabul edilebilmesi için, satıcı/sağlayıcı kişinin "ticari veya mesleki amaçla hareket eden" bir kişi olması, mal veya hizmet alan kişinin ise tüketici sayılan, yani ticari veya mesleki amaçla hareket "etmeyen" bir kişi olması ve taraflar arasında bir sözleşme ya da hukukî işlem bulunması gerekmektedir. Somut olayda, davacının, adına kayıtlı araçları kiralamak suretiyle gelir elde ettiği anlaşılmaktadır. Yukarıda açıklanan kanun hükümleri karşısında, ticari amaçla hareket eden davacı, tüketici olarak kabulü edilemeyeceğinden 6502 sayılı Kanun kapsamında olmayan uyuşmazlığın çözümünde tüketici mahkemesi görevli değildir. 6102 sayılı TTK"nın 4/1-a maddesi, TTK"nda öngörülen hususlardan kaynaklanan davaların mutlak ticari dava olduğunu belirtmektedir. Aynı Kanunun 5. maddesi uyarınca da ticari davalarda görevli mahkeme, asliye ticaret mahkemesidir. Somut olayda uyuşmazlık, davacı ile davalı şirket arasında düzenlenen kasko sigortası sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Sorumluluk sigortaları TTK"nın 1473 vd maddelerinde düzenlenmiştir. Davacı, tüketici sıfatına haiz bulunmadığına göre, TTK"nın 4/1-a maddesi uyarınca mutlak ticari dava niteliğindeki uyuşmazlığın asliye ticaret mahkemesi tarafından incelenip sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ... Asliye Ticaret Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 15/10/2015 gününde oy birliğiyle karar verildi.