Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/10000
Karar No: 2016/5278
Karar Tarihi: 11.04.2016

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2015/10000 Esas 2016/5278 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2015/10000 E.  ,  2016/5278 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :İş Mahkemesi

    Davacı, 20.04.1982-22.03.1985 tarihleri arasında 1479 sayılı Kanun kapsamında isteğe bağlı sigortalı olduğunun tespitine, 1998 yılı prime esas kazançlarının aylık hesabında gözetilerek, 4847 sayılı Bakanlar Kurulu kararı ve 2007 yılı Bütçe Kanunu kapsamında eksik ödenen yaşlılık aylığı miktarının tespitine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece, hükümde belirtildiği şekilde isteğin reddine karar verilmiştir.
    Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
    2-Dosya içeriğinden, davacı Kurumca, 20.03.1973-08.12.1994 tarihleri arasında kesintisiz 1479 sayılı Kanun kapsamında sigortalı kabul edilmekte iken yaşlılık aylığı tahsisi öncesi 20.04.1982-22.03.1985 tarihleri arasında sigortalılık şartlarının bulunmadığı gerekçesi ile iptal edildiği ve kalan sigortalılık süreleri de gözetilerek davacıya 01.10.1998 tarihinde itibaren 506 sayılı Kanun hükümleri gereğince yaşlılık aylığı bağlandığı, davacının 1992 ve 1997 yıllarındaki prim afları kapsamında prim ödemelerinin bulunduğu ve prim borcu nedeni ile icra takibine maruz kaldığı anlaşılmaktadır. Davanın yasal dayanağı, 1479 sayılı Yasanın 79. maddesidir.
    14.09.1971 tarihli resmi gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren 1479 sayılı Yasanın 79. maddesinde, en az 2 tam yıl bu Kanuna göre sigortalı bulunanların, kendilerine, daha önce malullük veya yaşlılık aylığı bağlanmamış olmak şartiyle, 24 üncü maddede belirtilen sigortalılık niteliğini kaybettiklerinde, Kuruma yazılı olarak istekte bulunmak suretiyle, malullük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına isteğe bağlı olarak devam edebilecekleri hüküm altına alınmış iken, 19.04.1979 gün ve 2229 sayılı Yasa ile yapılan değişiklik ile 24 üncü madde kapsamına girmeyenlerin aynı maddenin a, b, c fıkralarında sayılanlar dışındakiler ile ev kadınları ve Türkiye’de ikamet eden Türk asıllı yabancı uyrukluların, Kuruma yazılı olarak başvurmak suretiyle isteğe bağlı sigortalı olabilecekleri belirtilmiş, 22.03.1985 tarihinde yürürlüğe giren 3165 sayılı Yasa ile yapılan değişiklikle, bu kez, İsteğe bağlı sigortalılığın, sigortalının tescil talebinin Kuruma intikal ettiği tarih itibariyle başlayacağı, terk talebinin Kuruma intikal ettiği tarihte veya diğer sosyal güvenlik kanunlarına tabi olarak çalışmaya başlama ile sona ereceği, 02.08.2003 tarihinde yürürlüğe giren 4956 sayılı Yasa ile
    getirilen düzenlemede de;    bu Kanunun 24 üncü maddesinin (I) numaralı bendi kapsamına girmeyenlerden, aynı maddenin (II) numaralı bendinin (a) ve (c) alt bentlerinde sayılanlar dışında kalanların, ev kadınları ve Türkiye"de ikamet eden yabancı uyrukluların talepleri halinde isteğe bağlı sigortalı olabilecekleri, isteğe bağlı sigortalılığın, sigortalılık tescil talebinin Kuruma intikal ettiği tarih itibariyle başlayacağı ve terk talebinin Kuruma intikal ettiği tarihte veya diğer sosyal güvenlik kanunlarına tâbi olarak çalışmaya başladığı tarihten bir gün önce veya sigortalının toplam borcunun üç aylık prim ve ceza tutarından fazla olması halinde sigortalının daha önce ödediği primlerin tam olarak karşıladığı ayın sonu itibariyle sona ereceği hüküm altına alınmıştır.
    Anılan yasal düzenlemeler çerçevesinde, davacının isteğe bağlı sigortalılık yönünden Kuruma yazılı başvurusu yok ise de, Kurumca kabul edilen 20.03.1973-20.04.1982, 22.03.1985 -08.12.1994 tarihleri arasındaki sigortalılık dönemleri haricinde 1992 ve 1997 yıllarındaki af kapsamında geçmişe yönelik prim ödemelerinin varlığı ile icra yolu ile tahsil edilen prim ödemelerinin varlığı araştırılarak, karşıladığı süre belirlenerek, anılan ödemelerin, Medeni Kanunun 2. maddesinde düzenlenen iyiniyet kuralları çerçevesinde, Kurumun geçmişe yönelik prim borçlarını tahsil edip uzun süre nemalandırmasından sonra, anılan döneme yönelik sigortalılığın iptalinin iyiniyetle bağdaşmayacağı gözetilerek, davacının 1479 sayılı Yasa kapsamında isteğe bağlı sigortalı olarak kabul edilmesi gereken süre belirlenmeli, sonrasında davacının isteğe bağlı sigortalı olarak kabul edilmesi gereken dönem de gözetildiğinde, tahsis tarihi itibariyle prim borcunun bulunup bulunmadığı Kurumdan sorularak, bulunmaması halinde ihtilaf konusu dönemde gözetilerek başlangıçtan itibaren davacıya bağlanması gereken aylık miktarı Kurumdan sorulup belirlenmeli, prim borcunun varlığı halinde, usul ekonomisi gözetilerek davacıya ödemesi için makul süre verilerek, ödeme tarihini takip eden ay başından itibaren ihtilaf konusu dönem de gözetilerek belirlenecek aylık miktarının davacıya ödenmesi gerektiği göz önünde bulundurularak, varılacak sonuca göre karar verilmelidir.
    Mahkemece, açıklanan maddi ve hukuki esaslar göz önünde tutulmaksızın, eksik araştırma ve hatalı değerlendirme sonucu, yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O hâlde davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 11.04.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi