12. Ceza Dairesi 2014/11379 E. , 2015/586 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Sulh Ceza Mahkemesi
Suç : Cinsel taciz, Kişiler arasındaki konuşmaların dinlenmesi ve kayda alınması
Hüküm : 1- TCK"nın 105/1, 62/1, 52/2-4 maddeleri gereğince mahkumiyet
2- TCK"nın 133/1, 62/1, 50/1-a, 52/2-4 maddeleri gereğince mahkumiyet
Cinsel taciz ve kişiler arasındaki konuşmaların dinlenmesi ve kayda alınması suçlarından sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
1- Cinsel taciz suçundan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Anayasa Mahkemesinin 07.10.2009 gün ve 27369 sayılı Resmi Gazete"de yayınlanıp, yayımından itibaren bir yıl sonra 07.10.2010 tarihinde yürürlüğe giren, 23.07.2009 gün ve 2006/65 Esas, 2009/114 karar sayılı iptal hükmünün yürürlüğe girdiği tarihe kadar 5237 sayılı TCK"nın 50 ve 52. maddeleri ve 765 sayılı TCK hükümleri uyarınca doğrudan hükmedilip, başkaca hak mahrumiyeti içermeyen 2000 TL"ye kadar (2000 TL. Dahil) adli para cezalarına ilişkin mahkumiyet hükümleri 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı Kanunun 305. maddesi gereğince kesin nitelikte olup, 07.10.2010 ila 6217 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği 14.04.2011 tarihine kadar ise mahkumiyet hükümlerinin hiçbir istisna öngörülmeksizin temyizinin mümkün olduğu, 14.04.2011 ve sonrasında ise, doğrudan hükmedilen 3000 TL’ye kadar (3000 TL. Dahil) para cezalarının 5320 sayılı Kanunun Geçici 2. maddesi uyarınca kesin nitelikte olduğu, 20.03.2012 tarihinde verilen 1.500-TL."den ibaret mahkumiyet hükmüne karşı suç niteliğine ilişkin de herhangi bir temyiz istemi bulunmadığından sanığın temyiz isteminin 1412 sayılı CMUK"un 317. maddesi uyarınca isteme uygun olarak REDDİNE,
2- Kişiler arasındaki konuşmaların dinlenmesi ve kayda alınması suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Gerekçeli karar başlığında suç isminin gösterilmemesi, uygulama ve gerekçe karşısında mahallinde giderilebilir yazım hatası kabul edilmiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın, sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Sanığın, mağdur..."la arasındaki aleni olmayan konuşmayı, mağdurun rızası olmaksızın ses alma cihazı ile kasete kaydettiği olayda; sanığın konuşmanın tarafı olması nedeniyle atılı kişiler arasındaki konuşmaların dinlenmesi ve kayda alınması suçunun yasal unsurlarının oluşmadığı, eylemin, TCK"nın 134/1-2. cümlesi maddesine uyan özel hayatın gizliliğini ihlal suçu kapsamında değerlendirilmesi gerektiği, bu suçun, aynı Kanunun 139/1. maddesi uyarınca soruşturulması ve kovuşturulması şikayete bağlı olup, mağdurun, duruşmadaki 15.11.2011 tarihli ifadesinde, sanıktan şikayetçi olmadığı, sanığın da vazgeçmeden haberdar olduğu halde vazgeçmeye karşı çıkmadığı anlaşıldığından, sanık hakkında açılan davanın düşmesi yerine sanığın mahkumiyetine hükmedilmesi,
Kanuna aykırı olup; hükmün 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, yeniden yargılama gerektirmeyen bu hususta aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, sanık hakkındaki davanın şikayetten vazgeçme nedeniyle TCK"nın 73, 139 ve CMK"nın 223/8. maddeleri uyarınca DÜŞMESİNE, 19.01.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.