1. Ceza Dairesi 2021/11492 E. , 2021/15168 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇ : Kasten öldürme, kasten yaralama
HÜKÜMLER : 1) Elbistan Ağır Ceza Mahkemesinin 16/05/2019 tarih ve
2018/299 Esas, 2019/150 Karar sayılı kararı ile,
Sanık ... hakkında,
a- Maktul ..."ü kasten öldürme suçundan TCK"nin
81, 53. maddeleri gereğince müebbet hapis cezası,
b- Mağdur ..."ye yönelik kasten yaralama suçundan
TCK"nin 86/2,3-a, 53. maddeleri gereğince 9 ay hapis
cezası,
2) Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin
31/12/2019 tarih ve 2019/2198 Esas, 2019/2441 Karar
sayılı kararı ile "istinaf başvurularının esastan reddine"
dair;
TÜRK MİLLETİ ADINA
Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin 31/12/2019 tarih ve 2019/2198 Esas, 2019/2441 Karar sayılı kararının sanık müdafii ve katılan Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı vekili tarafından 5271 sayılı CMK"nin 291. maddesinde belirtilen süre içinde temyiz edildiği anlaşılmıştır.
Dosya incelendi.
Gereği görüşülüp düşünüldü;
Katılan Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının sanık ... hakkında maktul ..."ya yönelik kasten öldürme suçunu temyiz etmeye hak ve yetkisi olmadığından temyiz isteminin CMK"nin 298. maddesi uyarınca REDDİNE karar verilmiştir.
Mahkemenin kabul ve uygulamasına göre, haksız tahrik hükümlerinin uygulanmamasında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan tebliğnamedeki bozma görüşü benimsenmemiştir.
1- Sanık hakkında mağdur ..."ye yönelik kasten yaralama suçundan kurulan hüküm yönünden,
Hükmolunan cezanın türü ve miktarı gözetildiğinde, 5271 sayılı CMK"nin 286/2-a maddesi uyarınca, ilk derece mahkemelerinden verilen beş yıl veya daha az hapis cezaları, miktarı ne olursa olsun adli para cezalarına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddine dair bölge adliye mahkemesi kararlarının temyizi mümkün olmadığından, katılan Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı vekilinin temyiz isteminin 5271 sayılı CMK"nin 298/1. maddesi uyarınca REDDİNE,
2- Sanık hakkında maktul ..."ya yönelik kasten öldürme suçundan kurulan hüküm yönünden,
Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin 31/12/2019 gün 2019/2198 Esas ve 2019/2441 Karar sayılı "istinaf başvurularının esastan reddine" dair hükmünün tüm dosya kapsamına göre hukuka uygun olduğu anlaşıldığından; sanık müdafinin haksız tahrik hükümlerinin uygulanması gerektiğine yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz sebeplerinin reddiyle, 5271 sayılı CMK’nin 302/1. maddesi gereğince, isteme uygun olarak TEMYİZ İSTEMİNİN ESASTAN REDDİ ile HÜKMÜN ONANMASINA,
Dosyanın, 28.02.2019 tarihinde Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7165 sayılı Kanun"un 8. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nin 304/1. maddesi gereğince "Elbistan Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay İlamının bir örneğinin ise Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesine gönderilmek üzere" Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 21/12/2021 gününde Üye ..."in asgari oranda haksız tahrik hükümlerinin uygulanması gerektiğine ilişen karşı oyu ile oy çokluğuyla karar verildi.
KARŞI OY:
Sanık ...’ın maktul ...’ü kasten öldürdüğü sübuta eren dosyada sanık hakkında verilen cezadan TCK’nin 29. maddesi gereği asgari oranda haksız tahrik indirimi yapılması gerektiğini düşündüğümden haksız tahrik indirimi yapmayan yerel mahkeme kararını onaylayan BAM Daire kararına karşı temyiz talebi üzerine BAM Dairesi kararını onaylayan Dairemizin çoğunluk görüşüne katılmıyorum.
Şöyle ki;
Sanık ... ve anne ile babasından oluşan ailesi maktul ...’nın köydeki bazı işlerini yapmaları karşılığında maktul ...’nın evinde ücretsiz yaşamaktadırlar. Dosyada mevcut HTS kayıtlarına göre sanığın annesi ...’nin (2282) ile sona eren telefon hattı ile maktul ile maktulün kullandığı (8609) ile sona eren hattın takılı olduğu telefondan karşılıklı olarak birden çok kez görüşmüşlerdir. Bu tespit sanığın annesi ... ile maktul ... arasında rızaya dayalı bir gönül ilişkisini göstermektedir.
Sanık ..., tanık ... beyanı, HTS raporları ve dosya kapsamından ... ile maktulün olay günü saat: 14.02’de 239 saniyelik bir görüşmesi olmuş, ...’nin bu görüşme sırasında maktule canım, cicim, aşkım şeklindeki sözleri oğlu olan sanık ... tarafından duyulunca sanık ... annesine kiminle konuştuğunu sormuş ve annesi de herkes hata yapar diyerek maktul ile görüştüğünü, maktulün kendisine zorla bunu yaptırdığını söyleyip itirafta bulununca önce kendisi annnesini darp etmiş sonrada o sırada evde olmayan babasına haber vererek çağırmış, babasına durumu anlatmış ve babası ... de eşi ...’yi dövmüştür.
Dosyada bulunan HTS kayıtlarına göre sanık ...’nin (5383) babası tanık ...’in (8971) veya annesi ...’nin (2282) ile sona eren hattından maktulün (8609) ile biten hattı arasında olay günü saat: 14:02’deki 239 saniyelik görüşme başka bir görüşme bulunmamaktadır.
Sanık ... olaydan sonraki ilk savunmasında annesinin canım cicim şeklindeki konuşmalarından şüphelenince annesi ile konuştuğunu ve durumu anlayınca annesini önce kendisinin, sonrada eve çağırdığı babasının dövdüğünü, bu olaylar sırasında maktul ... kendi evleri önündeki aracının yanına gelmiş olacak ki evdeki bağrışmaları duyunca eve geldiğini ve kendilerine karşı sinkaflı küfürler ettiğini, elinde demir çubuk olduğunu kendisinin de gözü döndüğü için evdeki tüfekle onu vurduğunu söylemiştir.
Sanık ...’nin beyanını destekler mahiyette ifade veren tanık ... ... aynı gün kollukta verdiği ifadesinde; maktul ...’nın kendi ablasının oğlu olduğunu, maktulün Elbistan ilçe merkezinde ikamet ettiğini, maktul ...’nın evinde de ... ... ve ailesinin 5 yıldır yaşadığını, olay günü maktul ...’nın otomobili ile olay yeri olan ... mahallesine geldiği sırada kendisininde evinin balkonunda olduğunu, evinde oturan ... ...’a hitaben "Antep"li neden buraya ... düşmedi mi" şeklinde seslendiğini yaklaşık 10 dakika sonra ... ...’ın evinden bağrışma sesleri geldiğini, evinden çıkarak baktığında evin ön tarafında Hacı’nın kafasından kanlar aktığını sonra yere düştüğünü ...’ın da yeğenine sıktığını gördüğünü söylemiştir.
Yerel mahkemece haksız tahrik hususunda değerlendirme yaparken ...’nin resmi nikahlı eşi ...’e yönelik sadakat yükümlülüğü olduğunu ancak oğlu ...’ye yönelik böyle bir yükümlülüğü bulunmadığını gerekçe göstererek sanık ... hakkında tahrik hükümleri uygulanmamıştır. Halbuki sanık ... ilk savunmasında maktul ile gönül ilişkisi yaşayan annesine önce kendisi sonra babası ...’in vurduğunu, evdeki kavga dövüş sırasında kendiliğinden sanığın yaşadığı evin önüne gelen maktulün evdeki tartışmanın kendisinden kaynaklandığını anlayınca maktulün kendilerine küfrettiğini bunun üzerine olayın müsabbibi olup bir de küfür eden maktulü tahrik altında öldürdüğünü savunmuştur.
Dosyadaki HTS kayıtlarına bakılırsa ...’nin yakalandığı konuşma olay günü saat: 14.02 de olmuş, bu saatten sonra maktul ile sanığın ailesi arasında hiç bir telefon görüşmesi yapılmamıştır. Maktulün yakın akrabası olan tanık ... da maktulün öldürme olayından 10 dakika kadar önce sanığın yaşadığı evin önüne gelerek sanığın babasına seslenmiş "Antep"li buraya ... düşmedi mi" demiştir. Yani maktul, ... ile arasındaki konuşmaların öğrenildiğinden habersiz sanığın evi önüne gelince sanık ve ailesiyle karşılaşmıştır.
Sanık ...’nin olaydan sonraki ilk savunmasında maktul "biz evde bağrışırken eve geldi, olayı öğrendi bize küfretti elinde demir çubuk vardı" savunması (olay yerinde demir çubuk bulunmasa bile) maktulün kendisine küfrettiği savunmasının aksi ispatlanamamakta ve bu savunması aşılamamaktadır, bu nedenle sanık lehine asgari haksız tahrik indirimi yapılması gerekir iken farklı gerekçe ile (...’nin oğlu olan sanık ...’ye karşı sadakat yükümlülüğü yoktur, bu nedenle haksız tahrik olmaz.) haksız tahrik indirimi yapılmayıp fazla ceza tayinine dair kararı onaylayan Dairemizin çoğunluk görüşüne katılmıyorum.