8. Hukuk Dairesi 2011/4895 E. , 2012/1198 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Tescil
... ile Hazine ve ... aralarındaki tescil davasının reddine dair Manavgat Sulh Hukuk Mahkemesinden verilen 11.05.2011 gün ve 1489/607 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davacı tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:
KARAR
Davacı, mevkii ve sınırları dava dilekçesinde açıklanan 818.87 m2 civarındaki taşınmazın tapulama çalışmaları sırasında tescil harici bırakıldığını, bu yerin 40 yılı aşkın zamandan beri zilyetliği altında bulunduğunu ileri sürerek adına tescilini istemiştir.
Davalı Hazine, dava konusu taşınmazın 1964 yılında yapılan tapulaması sırasında tescil harici bırakıldığını, 5841 sayılı Yasanın 3. maddesiyle eklenen ve 3402 sayılı Kadastro Kanununun 10. maddesindeki hükmü uyarınca 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiğini açıklayarak ve dava konusu yerin imar planı kapsamında bulunduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı ..., davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, çekişmeli taşınmazın tapulama harici olarak bırakıldığı, ayrıca Mal Müdürlüğünün 3.3.2011 tarihli ecrimisil ihbarnamesinden anlaşılacağı üzere davacının fuzuli şagil olduğundan söz ederek davanın reddine karar verilmiştir.
Hüküm, süresi içerisinde davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Toplanan deliller, tüm dosya kapsamından; Kadastro Müdürlüğünden gelen yazı cevabına göre, bu yerin paftasında boşluk olarak bırakıldığı bildirilmiştir. Davacıya ait 562 nolu parselin hükmen 22.12.1982 tarihinde tescil edildiği görülmüştür. 6831 sayılı Yasada değişiklik yapan 1744 sayılı Yasa ve 3302 sayılı Yasalara göre 2/B çalışmalarıyla ilgili belge suretleri dosya içerisindedir. Ayrıca, 3.3.2011 tarihli ecrimisil ihbarnamesi fotokopisi dosyadadır. Yapılan incelemede: 1.1.2006 tarihinden itibaren 5 yıl süreli olarak ecrimisil tahakkuk ettirildiği anlaşılmaktadır. 562 nolu parselin hükmen tesciline ilişkin dava dosyası ya da infazı yapılan hüküm getirtilerek incelenmemiştir. Açıklanan olgular mahkemenin ve tarafların bilgisi dahilindedir. Uyuşmazlık, kadastro çalışmaları sırasında boşluk olarak tescil harici bırakılan yerin zilyetlikle iktisap edilip edilemeyeceğinde toplanmaktadır.
Bilindiği üzere ve kural olarak; tespit harici bırakılan bu gibi yerlerin dava tarihinden önceki 20 yıllık aralıksız çekişmesiz zilyetlik süresi ilgilisi lehine gerçekleştiği taktirde TMK.nun 713/1 ve 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14. maddesi uyarınca tescil kararı verilebileceği kuşkusuzdur. Ancak, ecrimisil ihbarnamesi; ilgili kamu kurumunun tek yanlı olarak düzenlemiş olduğu belgelerdir. Somut olayda, davacı aleyhine delil olarak dikkate alınamaz. Kaldı ki, davacı taraf bu işlemin iptali için idari yargıya dava açtığını bildirmiştir.
Hal böyle olunca, taraflara tüm delillerini bildirmesi için süre ve imkan tanınması, çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde keşif yapılması, yaşlı ve yansız kimseler arasından seçilen mahalli bilirkişiler huzuruyla ve taraf tanıklarının da keşif mahalline çağırılarak (HUMK. m. 258, 259, 265; HMK. m. 243, 244, 259, 290, 261) dava konusu yerin önceki durumu, şimdiki durumu, komşuları, kim ya da kimler tarafından zilyet edildiği konusunun kapsamlı bir şekilde duraksamaya mahal vermeyecek biçimde belirlenmesi, refakate alınacak ziraatçi bilirkişi vasıtasıyla niteliğinin tespit edilmesi, tüm bu bilgi ve saptamaların keşfi izlemeye, infazı sağlamaya elverişli tapu fen memuru yetki ve yeteneğine haiz uzman bilirkişiye rapor ve ölçekli kroki düzenlettirilmesi, yasal ilanların yapılması, sürelerin beklenmesi (TMK. m. 713/3 ve 4. fıkralar), senetsizden edinilen taşınmaz malların bulunup bulunmadığının araştırılması, hasıl olacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu gerekçelerle red kararı verilmesi doğru olmamıştır.
Davacının temyiz itirazları tüm bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulüyle hükmün 6100 sayılı HMK.nun Geçici 3. maddesinin yollamasıyla 1086 sayılı HUMK.nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA ve 18,40 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine 27.02.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.