16. Hukuk Dairesi 2015/12573 E. , 2015/12059 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucunda....Köyü çalışma alanında bulunan 209 ada 27 parsel sayılı 246.022,57 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz kadim mera olması nedeniyle sınırlandırılarak özel siciline kaydedilmiştir. Davacı .. tapu kaydı ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedenine dayanarak çekişmeli taşınmazın bir kısmının tapu kaydının iptali ile adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulü ile çekişmeli taşınmazın fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 26.540,343 metrekarelik kısmının davacı adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, çekişmeli taşınmazın fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen bölümü üzerinde davacı taraf yararına zilyetlikle iktisap şartlarının gerçekleştiği ve davacı tarafından sunulan tapu kaydının taşınmazın (A) bölümünü kapsadığı kabul edilmek suretiyle yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de; yapılan araştırma, inceleme ve uygulama karar için yeterli bulunmamaktadır. Davacının dayandığı 28.11.1966 tarih 85 sıra numaralı tapu kaydının geldisi olan ve hükmen oluşan 15.06.1954 tarih 11 sıra numaralı tapu kaydının tescil ilamı ve tescil haritasının bulunup bulunmadığı ilgili yerlerden sorulmadığı gibi, mahkemece yapılan keşifte tapu kaydı kapsamı yöntemince uygulanmamış ve tapu kaydının revizyon durumu araştırılmamıştır. Doğru sonuca varılabilmesi için; davacının dayandığı tapu kaydının kadastro sırasında başka taşınmaza revizyon görüp görmediği araştırılarak varsa kaydın revizyon gördüğü taşınmazların kadastro tutanak suretleri ile tapu kaydının tescil ilamı ve tescil haritası getirtilip dosya ikmal edildikten sonra mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan komşu köylerde ikamet eden şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler, aynı yönteme göre tespit edilecek taraf ve zilyetlik tanıkları, fen bilirkişi ve 3 kişilik uzman ziraat mühendisleri kurulu katılımı ile keşif yapılmalıdır. Yapılacak keşifte davacının dayandığı tapu kaydının bulunabilirse tescil haritası zemine uygulanarak tapu kaydının kapsamı, 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 20/A maddesi uyarınca haritasına göre belirlenmelidir. Tescil krokisinin bulunamaması veya uygulama kabiliyetinin bulunmaması durumunda tapu kaydının güneyinde dere, doğu ve batısında ark bulunduğuna göre bu sınırların bilirkişilerce gösterilmesi istenilmeli,
bilirkişilerin gösteremediği sınırların tesbiti için taraflara tanık dinletme imkanı sağlanmalı, teknik bilirkişiye yerel bilirkişi ve tanıkların gösterdiği sınırlar haritasında işaret ettirilmeli, taşınmazın kısmen ya da tamamen tapu kaydının dışında kalması halinde bu bölümler yönünden yöntemince mera araştırması yapılmalı, yerel bilirkişi ve taraf tanıklarından taşınmazın (A) bölümünün geçmişte ne durumda bulunduğu, kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği, kim tarafından ne zamandan beri ne suretle kullanıldığı, taşınmazın öncesinin kadim mera olup olmadığı, taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olması halinde imar-ihyaya konu edilip edilmediği, imar-ihyaya konu edilmiş ise ihyanın hangi tarihte başlayıp ne zaman bitirildiği etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, 3 kişilik uzman ziraat bilirkişi kurulundan; çekişmeli taşınmaz bölümünün toprak yapısı, eğimi, bitki deseni ve diğer yönlerden taşınmazın kalan bölümü ve komşu taşınmazlardan nasıl ayrıldığı, taşınmazın meradan açılan bir yer olup olmadığını açıklayıp, tarımsal niteliğini belirten, taşınmazın değişik yönlerden çekilmiş fotoğrafları ile desteklenmiş somut verilere dayalı ayrıntılı rapor alınmalı, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece, bu hususlar göz ardı edilerek eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 19.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.