Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2016/7083 Esas 2020/727 Karar Sayılı İlamı

14. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/7083
Karar No: 2020/727
Karar Tarihi: 03.02.2020

Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2016/7083 Esas 2020/727 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, on dört yaşındaki mağdureyle cebir, tehdit, hile olmaksızın cinsel ilişkiye girdiği suçundan mahkum edilmiştir. Ancak, Adli Tıp Kurumu raporunda mağdurenin ruh sağlığındaki bozulmanın suçtan kaynaklanmadığı, psikososyal stres veya erken yaşta yaşanan cinsel deneyim sebebiyle olabileceği belirtilmiştir. Bu nedenle, sanık hakkında uygulanan cezanın fazla olduğu ve Kanunun belirlediği koşulların bulunmadığı tespit edilmiştir. 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 103/6. maddesi bu koşulları belirleyen kanun maddesidir. Hüküm, 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca bozulmuştur.

14. Ceza Dairesi 2016/7083 E. , 2020/727 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı
HÜKÜM : Mahkumiyet

İlk derece mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle başvurunun muhtevası ve inceleme tarihine kadar getirilen kanuni düzenlemeler nazara alınarak dosya tetkik edildi, gereği görüşüldü:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Dosya içeriğine göre sanığın, suç tarihinden önce tanışıp arkadaş olduğu on dört yaşındaki mağdureyle cebir, tehdit, hile olmaksızın cinsel ilişkiye girmesi eyleminden dolayı sanıktan şikayetçi olmayan mağdureyle ilgili Adli Tıp Kurumu 6. İhtisas Kurulunca düzenlenen 18.03.2013 tarihli raporda ruh sağlığındaki bozulmanın olay sonrası gelişen psikososyal stres ve çatışmalardan veya erken yaşta yaşanan cinsel deneyimden kaynaklanabileceğinin belirtilmesi ve duruşmada hazır bulunan psikolog bilirkişinin mağduredeki üzüntünün sanığın tutuklu olmasından kaynaklandığını ifade etmesi karşısında, sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nın 103/6. maddesinin uygulanma koşullarının bulunmadığı nazara alınmadan yazılı şekilde tatbiki suretiyle fazla ceza tayini,
Kanuna aykırı, sanık müdafisinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 03.02.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.