Abaküs Yazılım
13. Ceza Dairesi
Esas No: 2014/18471
Karar No: 2015/3408
Karar Tarihi: 03.03.2015

Hırsızlık - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2014/18471 Esas 2015/3408 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Mahkeme, suça sürüklenen çocuğun müştekinin cep telefonunu çalması nedeniyle hırsızlık suçu işlediği ve 141. maddesi yerine 142/1-b. maddesi ile mahkumiyetine karar verilmesi gerektiğini belirtmiştir. Ayrıca, suçun gündüz vakti işlendiği kabul edilmediği için TCK'nın 143. maddesi ile fazla cezaya hükmedildiği ve bu nedenle kararın bozulması gerektiği belirtilmiştir. Dosyadaki kayıtlara göre suça sürüklenen çocuğun pişman olduğunu beyan ettiği ve müştekinin zararının bulunmadığına dair beyanın olduğu belirtilmiştir. Ancak mahkeme dosyaya yansıyan olumsuz kişilik özelliklerinin açıklanmadığı, denetime olanak verecek şekilde karar yerinde tartışılmadan 5271 sayılı CMK'nın 231/5. maddelerinin uygulanmadığı belirtilerek hükmün bozulması gerektiği vurgulanmıştır. Ayrıca, 18 yaşından küçük suça sürüklenen çocuğun savunmasını yapmak üzere zorunlu müdafii görevlendirilmesi nedeniyle müdafiiye ödenen ücretin, suça sürüklenen çocuğa yargılama gideri olarak yükletilmesinin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 6/3-c maddesine aykırı olduğu belirtilerek kararın bu yönde bozulması gerektiği ifade edilmiştir.
Kan
13. Ceza Dairesi         2014/18471 E.  ,  2015/3408 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Çocuk Mahkemesi
    SUÇ : Hırsızlık
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
    Suça sürüklenen çocuğun, müştekinin müşteri olarak bulunduğu restoranda masanın üzerinde bıraktığı cep telefonunu çalması şeklinde gerçekleşen eylemin TCK"nın 142/1-b. maddesine uyan suçu oluşturduğu gözetilmeden aynı kanunun 141. maddesi ile hüküm kurulması aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamış; oluşa ve dosya içeriğine göre eylemin saat 17.20 sıralarında işlendiği, olay tarihinde ise güneşin saat 17.12"de battığı sabit olmasına rağmen, eylemin gündüz vakti işlendiğinin kabul edilmesi gerekirken TCK"nın 143. maddesiyle hüküm kurularak sanık hakkında fazla cezaya hükmolunmuş ise de; aksi hal suça sürüklenen çocuğun; önceki yanılgılı uygulama nedeniyle ortaya çıkan hafif sonuç cezadan, ikinci kez mahkumiyetin sonuçlarını da kapsayacak şekilde yararlandırılmasını sağlayacak, suça sürüklenen çocuğa daha önce bir kez tanınmış olan atıfet genişletilmek suretiyle hakkaniyete aykırı sonuçların doğmasına, adalet ve eşitlik ilkelerinin zedelenmesine yol açılmış olacağından, yapılan uygulama suça sürüklenen çocuk lehine kabul edilmiş ve bozma nedeni yapılmamıştır.
    Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun suça sürüklenen çocuk tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    1-Sabıka kaydına göre sabıkası bulunmayan suça sürüklenen çocuğun gerek hazırlık gerek de mahkemesince talimat vasıtası ile alınan tüm aşamalardaki savunmalarında pişman olduğunu beyan ederek suçunu ikrar ettiği ve müştekinin, suçtan kaynaklı zararının bulunmadığına dair beyanı karşısında; suça sürüklenen çocuğun dosyaya yansıyan olumsuz kişilik özelliklerinin neler olduğu açıklanıp, sanığın yeniden suç işleyip işlemeyeceğine dair mahkemede oluşan kanaat, denetime olanak verecek şekilde karar yerinde tartışılmadan, yasal ve yeterli olmayan gerekçeyle 5271 sayılı CMK"nın 231/5. maddelerinin uygulanmamasına karar verilmesi,
    2-5271 sayılı CMK"nın 150/2. maddesi uyarınca, 18 yaşından küçük suça sürüklenen çocuğun savunmasını yapmak üzere zorunlu müdafi görevlendirilmesi nedeniyle, müdafiiye ödenen ücretin, suça sürüklenen çocuğa, yargılama gideri olarak yükletilmesine karar verilmesi suretiyle Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi"nin 6/3-c maddesindeki düzenlemeye aykırı davranılması,
    Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 03.03.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi